Fahrettin Bilge Keyvanoğlu

Bir Zamanlar Bir Kadın Sevmiştim author
Author
9.6/10
4 People
19
Reads
2
Likes
540
Views

Featured Fahrettin Bilge Keyvanoğlu Posts

You can find Featured Fahrettin Bilge Keyvanoğlu books, featured Fahrettin Bilge Keyvanoğlu quotes and quotes, featured Fahrettin Bilge Keyvanoğlu authors, featured Fahrettin Bilge Keyvanoğlu reviews and reviews on 1000Kitap.
Hani bazı anlar vardır, insan o anı ilerde hatırlayınca cennetten bir anı yeniden yaşamış gibi hisseder,öylesine sonsuz anlardır. Annemizin kucağında yatışımız, balkonda otururken işten dönen babamızın el sallayarak eve doğru gelmesi,küçük kardeşimizin ilk adımları, rahmetli halamızın pişirdiği patatesli yemekler, daha lisede okurken kaybettiğimiz bir arkadaşımızla omuz omuza çekildiğimiz fotoğrafın anısı,çocukluğumuzun cennet yüzlü yaşlıları,dayımızdan aldığımız bayram harçlığı.....
·
Not rated
·
Liked
"Hangimiz sevmedik çılgınlar gibi?" Bir zamanlar bir kadın seven veya bir erkek seven veya herhangi bir varlığı seven, hâlâ sevgisini devam ettiren, sevmeyi ve sevilmeyi çoktan unutan, bütün bu mevzuların boş olduğunu düşünen, sadece sevmeyi seven, sevince abartan, abartınca eli ayağına dolanan, geceleri uykusuz kalıp düşünmeyi seven, sevgi kelimesini dilinden düşürmeyen, en önemlisi de kitap okumayı hatta öykü okumayı seven herkes gönül rahatlığıyla alıp okuyabilir "Bir Zamanlar Bir Kadın Sevmiştim" öyküseverler için 12 öyküsüyle ... Oğuz Atay'ın dediği gibi, "Ben buradayım sevgili okuyucum, sen neredesin acaba?"
Bir Zamanlar Bir Kadın Sevmiştim
Bir Zamanlar Bir Kadın SevmiştimFahrettin Bilge Keyvanoğlu · Dorlion Yayınları · 20197 okunma
Reklam
Benim zamanımda ne vermeye ne de yırtmaya cesaret edemediğim mektuplarım varken, şimdiki gençlerin kısacık bir mesajı düşünmeden atıp hemen bir ilişkiye başlamaları bana çok ciddiyetsiz geliyor. Aşk,hayatın mazeretiyken başlangıç kısmının bu kadar düşünülmeden, bu kadar hissiyatsız, bu kadar hazırlıksız geçmesi mümkün gelmiyor bana bir türlü.
İnsanlar süslemeyi sevmektedir. Hatta o kadar çok sevmektedirler ki en kötü, en lanetli şeyleri bile süslemekten zevk alırlar. Birbirlerini öldürdükleri, kadınları erkeksiz, çocukları babasız bıraktıkları,yaralandıkları, delirdikleri savaşları kahramanlık öyküleriyle süslerler. Krallıklarına herhangi bir ad vererek halkı hesap vermeden, kitabına uydurarak ezebildikleri siyasetle süslerler. Cinayetlerine aşk, namus gibi süslerle mazaret bulurlar. Tefecilikle, dolandırıcılıkla kazandıkları paraları üstlerine aldıkları pahalı kıyafetlerle,diktikleri devasa köşelerle süslerler. İçlerinde en ufak bir sevgi kırıntısı bulunmayan evlerini yeşil bahçelerle süslerler. En kırıcı, en yaralayıcı sözlerini yalanlarla süslerler. Ölülerini de hayattayken akıllarına bile gelmeyecek nutuklarla süsleyip kendi vicdanlarını rahatlatarak gömerler.
Fakirsen ve kendi iradenle seçmediğin bir hayatın seçmediğin zindanlarında, sen dünyaya gelmeden çok önce örülmüş duvarların arasında yaşiyorsan bu dünyada nefes alıp vermenin bir manasi yoktu. Bunun farkında bile olmadan yıllarca kıyıda köşede ömür çürüten insanlar ne için çekiyorlardı ki bu hayatı? Aşk mı? Kaç kişi aşkın sefasını sürebildi ki bu dünyada?
Hiçbir zaman tam veya tamamlanmış hissetmeyiz. Sadece yanında huzur bulduğumuz insanlar buluruz bazen. O da şanslıysak. Fakat bu huzur da mutluluk da en kötü ihtimalle son nefesimizi verirken yerini yine yalnızlığa bırakır.
Sayfa 109Kitabı okudu
Reklam
69 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.