Faik Tonguç (1889-1968), Çorum’da doğdu. Mülkiye Mektebi’ni bitirdikten sonra, ailesi onu dil eğitimi için Fransa ve İngiltere’ye gönderdi. İngiltere’deki öğrenciliği sırasında Birinci Dünya Savaşı’nın çıkması üzerine yurda dönüp savaşa katıldı. Cephede ve esir kampında geçen dört yılının anılarını Birinci Dünya Savaşı’nda Bir Yedeksubayın Anıları kitabında topladı.
" ... Karakolların birinde Üsteğmen Sırrı Efendi adında hain ve soysuz bir subayın yeni elbisesini , kalpağını giyerek düşman tarafına iltica ettiği haberi geldi. Bu gibi haince hareketlerin bedelini memleketin pek ağır surette ödemesi doğaldı..."
"Doğru sözler susmuş, ikiyüzlüler, dalkavukların sesleri her şeyden daha çok yükselmiş; ilim, fen, hiçe sayılmış, maceracılar iktidara geçmiştir. Neticede Türklüğün büyük Kafkas Ordusu bu hataları canıyla ödemiştir."
Aziz Samih
Anı kitabından ziyade bir deneme kitabı olmuş. Bu tür dönem kitaplarını okumayı sevmişimdir. Birinci Dünya Savaşı yıllarında yaşananları ilk ağızdan dinlemek benim için hep etkileyici olmuştur. Ancak bu kitapta askerimizin daha çok bazı konularda kişisel görüşleri ön plana çıkıyor. Özellikle dini konulardaki görüşleri ise kabul edilemez. Hiçkimsenin inancı beni ilgilendirmez; inanır veya inanmazsın ama İslam dininin var olan gerçeklerini kendince yorumlayıp hele de karşındakini aşılamayı kabul edemem. Kitabın çoğunda dini duyguları ağır basan insanlar için sürekli "yobaz , cahil , geri kafalı " gibi hakaretler mevcuttur. Dediğim gibi din hassas bir konudur. Alaya, şakaya, dalgaya kesinlikle yer yoktur. Bana göre mantığıyla da yorumlanamaz. Tabiki bu vatan için canını hiçe sayan atalarımızdan Allah razı olsun onları rahmetle anıyorum. Bu benim yorumum. Kitabı okuduğunuz takdirde beni daha iyi anlayacaksınız.
Nereden başlayım, neyi hangi birini anlatayım bilemedim inanın! 1. Dünya Savaşı sürerken ülkemizin yaşadığı dramı mı, yoksa cephede açlıktan, soğuktan inim inim inleyen kahraman askerlerimizi? Bilmiyorum, bildiğim birşey varsa o da Türk Milleti'nin her zaman zorluklarla mücadele ettiği. Diyordu ya merhum Gazi Faik Tonguç: ''Dünyada Türk askerinden
Mülkiye Mektebini bitiren yazarımız Londra’da öğrenim görmektedir. 1 nci Dünya Savaşının çıkması üzerine, İstanbul’a dönmüş, bir hafta sonra Aksaray Askerlik Şubesine müracaat ederek Harbiye Mektebine yazılmıştır.
1914 Haziran’ında Maçka Talimgahında eğitime başlamıştır. Bu arada gördüğü kıt’a halindeki iki tatbikat onun askerlik hakkında