Fatma Nur Kaptanoğlu

Ateşten Atlamak yazarı
Yazar
Editör
7.1/10
96 Kişi
235
Okunma
17
Beğeni
2.368
Görüntülenme

En Beğenilen Fatma Nur Kaptanoğlu Yorumları ve İncelemeleri

En Beğenilen Fatma Nur Kaptanoğlu sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Fatma Nur Kaptanoğlu kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
104 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
Başkasının yerini tam olarak tutabilen şeyler vardır diye tahmin ediyorum. Misal çilek reçeli benim için vişne reçelinin yerini tutabiliyor. Kahve yoksa çay, çay yoksa kahve de keza öyle. Yeşil atkım mavisinin yerini tutuyor çünkü siyah kabanıma ikisi de pek yakışıyor. Ama büyümeyi bekleyen bir bedenle çoktan büyümüş olan birbirini tutmuyor. Acı çekmiş olan ile acı çekiyor olan da aynı değil.. . Fatma Nur Kaptanoğlu on ‘an dökümü’ gösteriyor bize. Ekşi mayalarından yuva kuran adamı, kaküllerini seven küçük kızı, yerde ölü yatan kediyi.. İlk öyküden son öyküye yükselen bir gerilim de var inceden. Bu gerilim sizi çarpacak türden değil. Biraz buruk bir gerilim, anlaması güçleşip hissettirdikleri derinleşiyor. Ve son öykü de şöyle diyor ‘en sona kendimi sakladım’ Bir Birhan Keskin dizesini anımsatıyor : ‘İçimi açtım sana, içini açmak için.' Planlı değil cümleleri, biri bir öncekinden çok ayrı olabiliyor. Deftere alınmış notlar gibi an’a uygun, an ile birlikte. . Öyküleri farklı bir ses algılıyorsam seviyorum. Homologlar Evi’ni sevdiğim gibi. Kaptanoğlu roman yazarsa da seveceğimi hissediyorum. . Sona iliştirdiği spotify listesi de ne güzel!
Homologlar Evi
Homologlar EviFatma Nur Kaptanoğlu · Dedalus Kitap · 201997 okunma
·
Puan vermedi
Kitaba adını veren öyküyle birlikte dışarıdan görünenlerin iç yüzüne doğru bir yolculuğa çıkıyoruz. Yaşamak adım adım ağırlaşıyor. Kendine, hislerine ve ihtimallere yabancı insanların en çok kendilerine duyduğu öfkeyi izliyoruz. Hayal kırıklıklarından korkarak hayata sessiz kalanların kahramanlık hikâyelerinin de olmadığını görüyoruz. Yaz sıcağına bir güzelleme de var öyküler arasında. Yaşamın ağırlığına, havanın sıcağı karışıyor bu kez. "Ufacık bir esinti için nelerden vazgeçebileceğimi düşünüyorum. Saçlarıma dolanacak, parmaklarımı hafifletecek ufacık bir esinti. Bilmiyorum. O an ne olsa vazgeçebilirim gibi geliyor. O an en vazgeçilmezler de sıradan görünüyor. Ne esinti çıkıyor ortaya ne de vazgeçebileceklerim. Sahip olduklarım bir elin parmaklarını geçmiyor. Yazar, öyküler boyunca sesi yazıya taşıyor ve biçimde farklılıklar deniyor. Kısa cümleleri yazının ritmini hızlandırıyor. Sorularla anlatısını derinleştiriyor. Zaman zamansa çok zor yerden soruyor. "Sevgi mi daha ağırdır? Sevgisizlik mi? Bilemiyorum..
Kaplumbağaların Ölümü
Kaplumbağaların ÖlümüFatma Nur Kaptanoğlu · Raskol'un Baltası Yayınları · 201754 okunma
Reklam
96 syf.
8/10 puan verdi
·
82 günde okudu
Homologlar Evi’ni okuduktan sonra şöyle demişim: “Sarı çizginin berisinde dikilip de sınırı geçmeyi düşünenlere göz kırpan bir perspektif.” Makul bir yaklaşım olmuş yanılmadığım için mutluyum. Yine de okur yorumlarına ve yaklaşımlarına baktığımda sınırı geçmeye pek hevesli fazla insan olmadığını görmek üzücü. Dilin daha fazla dönüşmesi için deneme
Ateşten Atlamak
Ateşten AtlamakFatma Nur Kaptanoğlu · Can Yayınları · 202184 okunma
64 syf.
6/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Kaplumbağaların Ölümü yazarın ilk kitabı. Bir ilk olması sebebiyle sanıyorum ki yeri de ayrı. Kitap benim için her bir öyküyü okurken aşama aşama açılmaya başladı. Öykülerin dizilimi ve bir araya gelişleri her bir cümle bitimiyle birlikte tabiri caizse vites artırıyor. Kimi öykü kısa, kimi öykü diğerine göre daha uzun; ama bana göre dili kullanma yolundaki uğraşı doğrultusunda her biri kendi içerisinde tam ve de olay kurgusuna, karakterlere uygun biçimde tasarlanmış, aktarılmış/anlatılmış. Bu değişimler sebebiyle kimi okur yazarın bu kitabını bir arayış olarak görüyor, yani kendi yazım dilini/tarzını ortaya koymakta bir gelişim süreci olarak tanımlıyor. Bu konuya bir noktada katılıyorum. Çünkü bence yazmak başlı başına bir arayış ve yazarın kendi dilini bulmasında bir araç ve de süreç aynı zamanda. Bu bağlamda, yazarın kendine has bir anlatımı oluşturmaya başlamış olduğunu hatta kimi yerde çoktan kendisi olduğunu görmek ve de satır aralarındaki o heyecanı paylaşmak açıkçası keyifliydi benim için.
Kaplumbağaların Ölümü
Kaplumbağaların ÖlümüFatma Nur Kaptanoğlu · Raskol'un Baltası Yayınları · 201754 okunma
96 syf.
·
Puan vermedi
Edebiyat bilgisi 19. ve 20. yy klasiklerinden öteye geçmemiş, modern veya postmodern nedir bilmeyen insanların burda beğenmedim diye gezmesi çok normal. Çok nevi şahsına münhasır bir kalem. Zeval gelmesin
Ateşten Atlamak
Ateşten AtlamakFatma Nur Kaptanoğlu · Can Yayınları · 202184 okunma
64 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
“Yok” diyorum, “kırkıncı gün duası olamaz.” Acı taptaze henüz. Acı, burnun hemen ucunda, mor eşarplı kadın gibi, tir tir titriyor. Acı, okula yeni başlayan, saçları iki yana örgülü, solak ama solaklığını yeni keşfedecek bir kız kadar toy. “Yok Yok. Kırkıncı gün olsa” diyorum, “acı böyle olmazdı.” Yukarıdaki alıntı ile yazar beni cezbetti ve
Kaplumbağaların Ölümü
Kaplumbağaların ÖlümüFatma Nur Kaptanoğlu · Raskol'un Baltası Yayınları · 201754 okunma
Reklam
22 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.