Tanrı tarafından yaratılmış bir evrende dünya ve üzerinde eyleşenler ister istenez olmak zorunda oldukları gibiydiler. Doğa sanki ahlak üzerine kaplanmış gibiydi.
Bugün yeryüzünde bakteri varsa, bu, zaman içerisinde, belki daha yalın başka bakterilerin, hiç ara vermeksizin, umutsuzca üremeye çalışmış olmasındandır. Yineleme makinası şaşmaz olmadığına göre, dizgeyi değiştirebilecek, iyileştirebilecek ya da bozabilecek bir sürü fırsat çıkar. Evrim beklenmedik kazalara, ender olaylara, yanlışlara dayanır. Kıpırtısız bir dizgeyi ortadan kaldıracak şey, canlı dizgede bir yenilik ve karmaşıklık kaynağı olabilir. Burada kaza yenileşmeye, yanılgı başarıya dönüşebilir.
Bakterinin öylesine büyük ustalıkla işleyişi, atalarının tam iki milyar yıl, kazanılan her başarının reçetesini büyük bir titizlikle bir köşeye yazarak söz konusu kimya üzerinde çalışmış olmasındandır.
Niels Bohr biyolojide, bulunacak yeni doğal yasaların kaynağını görür. Biyolojinin, özellikle de kalıtım alanında büyük yenilenme ve coşku saatlari yaşayacağını önceden haber veren Scrödinger de öyle. Nicel biyolojinin babalarından birinin kendi kendine: "Canlı nedir" sorusunu yönelttiğini işitmek ve kalıtımı molekül yapısı, atomlararası bağ, ısıl devinimsel kararlılık gibi terimlerle betimlemek kimi genç doğabilimcilerin coşkusunu biyolojiye yöneltmeye ve ona bir tür yasallık kazandırmaya yeter.