1946'da Dublin'de doğan Fred Halliday, Oxford Üniversitesi'nde politika ve ekonomi öğrenimi gördükten sonra doktorasını London School of Economics'te yaptı. 1983'ten beri London School of Economics, Uluslararası İlişkiler bölümünde profesör olarak ders vermektedir. Uluslararası politika ve Ortadoğu siyaseti üzerine yayımlanmış kitapları vardır. Türkçe'de yayımlanan kitapları İslâm ve Çatışma Miti, Yeni Soğuk Savaş, ABD-Sovyet İlişkilerinin Dünü ve Bugünü'dür. ABC, BBC, CNN kanallarında program yapan Halliday, Prospect ve The Middle East Reseach and Information Project (MERIP) dergilerinde düzenli olarak köşe yazıları yazmaktadır. Aynı zamanda Foreing Policy Enstitüsü'nün danışma kurulunda yeralmaktadır.
SSCB, ne de ABD I. Soğuk Savaştan umdukları biçimde onur ve barış kazanamadılar ama, nükleer çağın bu ilk soğuk savaşından stratejik nüfuz ve güven kazandılar
ABD stratejik gücünün global etkisi sonucu SSCB'ye yönelik açık ve belirgin bir tehdidin' varolduğu dört olay (1956 Süveyş, 1958 Lübnan, 1962 Küba, 1973 Arap-İsrail Savaşı). Bunlardan üçünde ABD'nin eylemi, SSCB'yi herhangi birşey yapmaktan örneğin Orta Doğu'ya doğrudan müdahalede bulunmaktan, caydırmak, yönündeydi; yalnızca bir durumda, Küba olayında, Rusları birşey yapmaya zorlamayı tasarlamışlardı. On olayda ABD stratejik bombardıman uçakları, SSCB ya da Çin yakınlarına sokulmuş, alarmda beklemiş, ya da ABD-Sovyet ve ABD-Çin gerilim anlarında geri çekilişlerini ertelemişlerdi.
İrlandalı bölge uzmanı Fred Halliday'in Orta Doğu'ya dair her kesim ve görüşten ezberleri yerle bir etmeye odaklandığı çalışması, ayrıntılı olmasa da iyi bir panorama sunuyor. Araplar, Yahudiler, tek tanrılı dinlerin geçmişi, Soğuk Savaş boyunca Orta Doğu...
Tarihçi olmadığı için, tarihsel atıflarından ziyade modern döneme dair yorumları daha dikkate alınmalı. Ezberlerden ve önyargılardan arınıp, bütüncül perspektif edinmek için fena bir başlangıç olmayabilir...