Sanki arabadaki trajik varlıklar başlarına geleni en sonunda ve ancak şimdi kavramışlardı: Sevdikleri herkesten, erkeklerinden, doğmuş ve doğmamış çocuklarından koparılıyorlardı. Ve sevdikleri her şeyden; çiçek tohumlarından, en şık şapkalarından ve nikah yüzüklerinden koparılıyorlardı. Bir daha dönmemek üzere.