Hakkında
Tam adı Fatma Gülçin Alpöge’dir. 21 Aralık 1935’te Ayşe Neriman Hanım ile Deniz Kurmay albayı Mehmet Saip Caner’in kızı olarak İstanbul’da dünyaya geldi. Üniversite eğitimini 1955’te Amerikan Kız Koleji’nden aldığı diploma ve 1955-1958 yılları arasında İstanbul Üniversitesi’nden aldığı pedagoji sertifikası ile tamamladıktan sonra, 1959’da New York Üniversitesi’nde Özel Eğitim alanında yükseklisans yaptı. 1965-66 yılları arasında George Washington Üniversitesi’nde doktorasına yönelik çalışmalar yaptı ve doktorasını 1983 yılında, İstanbul Üniversitesi Psikoloji bölümünden Psikodilbilimi alanında Prof. Dr. Belma Özbaydar danışmanlığında yazdığı, “Türkçe’de Sıfat Sıralaması ve Gelişim Açısından İncelenmesi” başlıklı tezi ile aldı.
1959-69 yılları arasında Amerikan Kız Koleji ve Amerika’daki çeşitli eğitim merkezlerinde öğretmen olarak çalıştıktan sonra, 1974’te Boğaziçi Üniversitesi’nde ders vermeye başladı. 1987 yılında Paris’e giden ve 1999’a kadar orada kalan akademisyen-yazar, bu süre içerisinde çocuklar için öyküler yazdı. 1989 yılında doçent, 2002’de profesör oldu. 1999-2003 yılları arasında Boğaziçi Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü’nde çeşitli dersler veren ve bu fakültedeki çocuk yuvalarının sorumluluğunu üstlenen Alpöge, 2003-2011 yılları arasında yine aynı üniversitede yarı zamanlı olarak “Çocuk Edebiyatı” dersi vermiştir. Hâla aynı üniversitede yarı zamanlı olarak çalışmakta ve “Beyin ve Eğitim” isimli bir ders vermektedir.
Çocuk eğitimi alanındaki akademik çalışmalarının yanı sıra, Eğitim Fakültesi’nin eğitim dergisinin de editörlüğünü yaptı. International Board of Books for Young People (IBBY), Çocuk ve Gençlik Yayınları Derneği, Çocuk ve İlkgençlik Kültürü ve Edebiyatı Araştırmacıları Derneği üyelikleri bulunmaktadır. Öyküleri Kırmızıfare, Milliyet Çocuk, Bando, Doğan Kardeş, Serena e Jogel gibi yayınlarda yer aldı; bazıları Fransızca, İngilizce ve Arnavutça’ya çevrildi.
1974’te yayımlanan Şıpşıp ile Tıptıp isimli dosyası, Arkın Yayınları tarafından düzenlenen yarışmada birincilik ödülünü aldı. Yazar bu ödülü eşi Atila Alpöge ile paylaştı. Eserlerinde akademik arka planının oldukça ağır bastığı görülen Alpöge, çocuklarda kurmaca üzerinden farkındalık yaratmaya, işlediği konularla onları kardeşin olması, hayvan sevgisi, hayvanların ve insanların yaşam alanları, ölüm gibi kavramlarla tanıştırmaya çalışmıştır. Yine aynı motivasyondan yola çıkarak değerlerin küçük yaştan çocuk dünyasına eklemlenmesinde ebeveynler ve öğretmenlere yardımcı olmak amacıyla 2012 yılında Okul Öncesinde Değer Eğitimi çalışmasını hazırlamıştır. Doğru seçim yapabilme, dürüstlük, sevgi, saygı, cesaret, iyilik, sorumluluk, adalet, arkadaşlık, huzur gibi değerleri ele alan bu çalışmasının amacını Alpöge şöyle açıklamıştır:
“... Kitap değerler eğitimini her ünitede oyunlarla, değişik etkinliklerle, masal, öykü, şiir, şarkı ve drama senaryolarıyla destekleyerek, bu değerleri deneme-yanılma yöntemiyle öğrenmeleri yerine erken yaşta benimsemelerini amaçlıyor.”
Kitap, Asım Kocabıyık ve Borusan Vakfı Müdürü Nihal Alptekin sponsorluğunda tüm okul öncesi öğretmenlerine ücretsiz olarak dağıtılmıştır.
Tam adı:
Fatma Gülçin Alpöge
Unvan:
Yazar, Akademisyen, Öğretmen
Doğum:
İstanbul, 21 Aralık 1935
Okurlar
5 okur beğendi.
172 okur okudu.
2 okur okuyor.
45 okur okuyacak.
Kitaplar
Bütün Çocuklar Dondurma Sever
7.7/10
İdil Biret: Dans Eden Parmakla...
8.5/10
Şaşkın
7/10
Televizyoncu Ali
8/10
Şakacı Kaya
9.5/10
Derekuşu ve Çiçekler
9/10
Uğraşlar
9/10
Ah Şu Su
8/10
Işıkları Seven Böcek
10/10
Aslı Pazarı Bekliyor
0/10
Aya Tutkun Uçurtma
0/10
Şıpşıp ile Tıptıp
10/10
Okul Öncesinde Değer Eğitimi
0/10
Masallarla Dünya Gezisi
10/10
Dedemi Özlüyorum
3/10
Kozalı Konak - Kazalı Konak
1/10
Tembel Keloğlan
0/10
Okula Başlarken
0/10
Anne-Baba Olmak
0/10
Keloğlan 4-7 Yaş Çocukları İçi...
0/10
Birkaç Masal Birkaç Şiir
0/10
Okul Öncesi için Çocuk ve Müzi...
0/10
Çocuk ve Dil
0/10
Sözler ve Alıntılar
Kimi insan fakirdir, kimin insan zengin.
Kimi güzeldir, kimi çirkin.
Ama hepsi soluk alır, verir;
hepsi nefes alır yaşamak için..
İşte gördünüz. İnsanlar başka başka. Ama gene de benzer yanları çok. Bizim gibi, öteki insanlar da!
Anneler, babalar, bazen kızarlar.
Yorgun onlar; hoş görsün çocuklar.
Küçükler de yaramazlık yapınca, kızmasın analar.
Çünkü herkes üzülünce ağlar..
İnsanların kimi beyaz tenli, kimi koyu.
Kiminin gözü mavi, kiminin kara.
Ama kara gözlüsü de, beyaz tenlisi de sevinince güler..
Kızlar babalarını..
İnsanların kimi erkek, kimi kadın.
Kimi dede, kimi nene.
Örneğin çocuklar annelerinin sever, dedeler ise torunlarını. İnsanlar birbirlerini sever..
İletiler
Henüz kayıt yok
Yorumlar ve İncelemeler
24 syf.
·
Puan vermedi
Kitap tüm insanları kapsayıcı, birleştirici bir amaçla yazılmış fakat bu amacı yerine tam anlamıyla getirdiğini düşünmüyorum. Uyumak, acıkmak, yorulmak, duygular gibi insanı ihtiyaç ve durumlar müstesna; şahsi ilgi ve beğeniler herkesçe aynı olmayabilir. Hayır her çocuk dondurma sevmeyebilir. Herkes şarkı söylemeyi sevmeyebilir.
Ve evet insanların farklı, kültürleri ve değerleri vardır. Farklı şeyleri sevselerde, farklı özelliklere de sahip olsalar sonuçta hepimiz insanız.
Giydiği ayakkabı farklılık gösterse de tüm insanların yürüdüğü sonucu yanlıştır. Her insan yürümez. Engeli olan insanlar da var. Bu engeli olan çocukların üzülmesine veya herhangi bir çocukta yanlış bir yargı oluşmasına sebebiyet verebilir. 
Bütün Çocuklar Dondurma Sever
