Güneş Demirel

Şimdi Benimsin yazarı
Yazar
7.7/10
740 Kişi
2.459
Okunma
123
Beğeni
14bin
Görüntülenme

Öne Çıkan Güneş Demirel Gönderileri

Öne Çıkan Güneş Demirel kitaplarını, öne çıkan Güneş Demirel sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Güneş Demirel yazarlarını, öne çıkan Güneş Demirel yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
564 syf.
1/10 puan verdi
Kitabı bitirene kadar çok zorlandım, elimde resmen süründü. BEĞENMEDİM kitabı, tecavüze uğrayan gencecik bir kız, tecavüz eden artık benimdir gözüyle bakan evlenme hakkı gören, kızın hayatını karartan ve evlenen, Elif ve Fırat'ın hikayesi.
Şimdi Benimsin
Şimdi BenimsinGüneş Demirel · Ephesus Yayınları · 2015978 okunma
Reklam
"İkisinin yüzüne de bilinen ve bilinmeyen tüm aşk şiirleri çarpmış gibiydi. Sanem'in ya da Ali'nin başka bir şey söylemesine gerek yoktu. Bazen konuşmadan da duyabilirdi insan karşısındakini... Bazen dokunmadan, görmeden de kavuşabilirdi. Tuhaf değildi bu. Öyle ansızın aklına düşer, kalbinden geçerdi sevdiği insanın... Ne malum, o vakit sevdiğinin de onu düşünmediği?
Nazım Hikmet
Günler gitgide kısalıyor. Yağmurlar başlamak üzere, Kapım ardına kadar açık bekledi seni, Niye böyle geç kaldın?
Sayfa 73 - Ephesus ExclusıveKitabı okudu
564 syf.
1/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Tecavüzü bu denli basitleştirerek bir aşk romanına dönüştürmesi ve üstüne üstlük yaşı da küçük kitleye hitap etmesi beni çok öfkelendirdi. 2015 yılında almışım bu kitabı. Benim de yaşım küçükmüş aldığımda. Okuduğumu hatırlamıyorum kitap kutularının içinde buldum... 564 sayfa. Ne anlatıyor? İnanın tam olarak aktaramam hep evde geçen konuşmalarla
Şimdi Benimsin
Şimdi BenimsinGüneş Demirel · Ephesus Yayınları · 2015978 okunma
“İnsan başına geleceklere engel olamıyordu. Ne varsa yaşanacak, onu görüyordu…”
Sayfa 216 - (e-kitap)Kitabı okudu
Reklam
Şiddetle tavsiye ederim..
Peki ben neden hiç kimseye dur diyemiyorum? Yatağa uzanıyorum yine, dizlerimi karnıma çekip yastığıma gözyaşlarımı salıyorum. Umutsuzum artık. Yorgunum. En kötüsü de yaşadıklarıma ve yaşayacaklarıma tutsak. O pis herif aklıma geldikçe hiddetleniyorum. İçimdeki nefreti her geçen gün büyüterek yaşıyorum, buna ne kadar yaşamak denirse…
İşte böyle başlamıştı onların gezintileri. Altı sene kadar gezmişlerdi. Döndüklerinde yüzlerinde tuhaf bir huzur vardı. Elif'in ruhu rahatlamıştı sanki. Sonra hayatlarını İstanbul'da geçirmeye devam ettiler. Ama gün gelmiş her yer bembeyaz olmuştu. Kar taneleri yere düşlerken, başka biri göğe yükselmişti.Fırat kocaman bir boşlukla uyanmıştı. Elif yoktu. Uçuşan bir kar tanesi olmuştu Elif. Uykuda meleklere teslim etmişti kendini.kalbimde ki acının tarifi yoktu. Ali, Melek ve o sıralar on altı yaşında olan Çetin'in yüzünü unutamam. Ama Fırat... O başkaydı. Bir erkeğin böylesine ağladığını hiç görmemiştim. İşin daha da acıyanı neydi, biliyor musunuz? Annem ve babam sağdı. Seksenli yaşlarının ağırlığıyla Elif'in toprağı başındaydılar. Onlara sadece on dokuz yıl evlat olabilmiş yavrularının... Kalp ağrısı her yerdeydi. Ama en çok da Fırat'ın yüreğindeydi. Dayanamadı Fırat buna. Tam on bir ay sonra kavuştu Elif'ine. Yüzünde derin ve sakin bir tebessüm ile... Biz o zamanlar bir kez daha anlamıştık Fırat'ın sevdasını ve dinmeyen kalp ağrısını...
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.