Güven Arsebük

Geçmişe Doğru Bir Bakış author
Author
Translator
9.2/10
7 People
32
Reads
5
Likes
858
Views

Güven Arsebük Posts

You can find Güven Arsebük books, Güven Arsebük quotes and quotes, Güven Arsebük authors, Güven Arsebük reviews and reviews on 1000Kitap.
İnsan, şayet varlığını Descartes'in ünlü özdeyişinde vurguladığı gibi düşünceye borçluysa o zaman düşüncenin oluşum ve gelişimini insanı insan yapan önemli öğelerin başında değerlendirmek zorunlu bir yaklaşım olacaktır. •İki bin küsur yıl önce Aristoteles (MÖ 384- MÖ 322) düşünebilmenin insanı hayvandan ayıran en belirgin özellik olduğunu vurgulamıştır . •Her şeyden önce kültür öğrenilir; biyolojik olarak kuşaktan kuşağa geçmez; yani kalıtsal değil edinseldir. . •İnsanda konuşma yetisini → Broca kıvrımı sağlar. Ayrıca konuşmak için uygun gırtlak, uygun yutak ve dil yapısı gereklidir.
59 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 7 days
Kitapta insanın düşünce olgusu ele alınıyor. Bu olguyu ele alabilmek için Neandertal atalarımızın davranışları inceleniyor. Neandertaller hakkında kitaptan öğrendiğim bazı bilgiler: Neandertallerin bazılarında hocker tarzı ölü gömme biçimi gözlemlenmektedir. Bazı zamanlar insan da yedikleri düşünülmekte bu doymak için değil daha çok simgesel( ölen insanın gücünün ona geçmesi gibi...) bir anlamdadır. İlk müzik aletini Neandertallere borçlu olduğumuz düşünülmekte ve bu müzik aleti kavaldır. . Kitapta mızrak yapımından da bahsedilmektedir. Laboratuvar çalışmaları, yapıştırmak için doğal asfalttan elde edilen kara sakızın( bitumen) ve özellikle Avrupa'da huşu ağacı kabuğundan elde edilen bir çamsakızı türünün(pitch) yapıştırıcı olarak kullanıldığını göstermiştir. . Kitabın son kısmında Olmek kültüründen bahsedilmektedir.
Tarihöncesi Dönemden Bazı Yansımalar
Tarihöncesi Dönemden Bazı YansımalarGüven Arsebük · Ege Yayınları · 20129 okunma
Reklam
Pongid'lerin asıl gelişimini Senozoik'in bir sonraki dönemi olan Miosen'de izlemek mümkündür. Miosen yalnızca Hominoid'lerin (İnsanımsılar) evrimsel gelişmeleri açısından değil, aynı zamanda dünyamızın biçimlenmesi yönünden de önemli olan bir çağdır.
İri kuşlara ait bazı ince-uzun kemiklerin üzerlerine sıra ile küçük deliklerin açıldığı ve bu kemiklerin kaval türü bir müzik aletine dönüştürüldüğüne işaret eden bulgular ele geçmiştir. Başka bir deyişle, ilk müzik aletini Neandertal'lere borçlu olduğumuz söylenebilir. Bu ilkel müzik aletlerinin (kavalların) tinsel ayinlerde kullanılmış olması akla yakın gelmektedir. İlkel de olsa böyle bir kavalı çalarak bazı seslerin (melodilerin) çıkartılması Neandertal'lerin ulaşmış olduğu düşünsel düzeyin uygulamaya yönelik bir başka kanıtıdır.
YAMYAMLIK
Antropolojik anlamda, simgesel olarak ele alındığında, yamyamlık olgusuyla ilgili iki farklı yaklaşımın olduğu bilinir. Bunlardan biri "içe dönük" yamyamlıktır ve içe dönük yamyamlık akraba veya sevilen bireylerin ölümlerinden sonra onların cesetlerinin belirli kurallar çerçevesinde yenilmesi, o ölen kişiye gösterilen saygının bir ifadesi olarak tanımlanır. Yamyamlık ile ilgili diğer yaklaşım ise "öteki" kişilerin (yani düşmanların) yenildiği durumlarda, öldürüldükten sonra yenen söz konusu kişilerin gücünün, kuvvetinin, cesaretin veya onda olduğu kabul edilen her hangi başka bir özelliğin bunları yiyen kişilere doğrudan geçtiğine inanılmasıdır.
Neandertal erkeklerinin ortalama boylarının 1.70 m, ağırlıklarının 65-70 kg, kadınların ise boylarının 1.60 m, ağırlıklarının ise 50-55 kg dolayında olduğu ve her iki cinsin de tıknaz ve sağlam bir bedensel yapıya sahip oldukları anlaşılmaktadır.
Reklam
İnsan-ateş ilişkisinin 1.800.000 yıl öncelerine kadar gittiği, ancak ateşin insan tarafından kontrol altına alınmasının (başka bir deyişle, istenildiği zaman söndürülüp, istenildiğinde de tekrar yakılabilmesinin) 1.600.000 yıl öncelerine rastladığı anlaşılmaktadır.
Proto Language
"Ön-dil", işaret ve tek tek sözcüklerden oluşur. Ön dil'in, birey sayısının çok fazla olmadığı, az sayıdaki kişiden oluşan küçük sosyal topluluklar halinde yaşamaya başlayan Homo habilis veya Homo ergaster/erectus dönemlerinde ortaya çıkmış olması akla yakın gelmektedir; bu aynı zamanda, en basit konuşma şeklinin H.habilis-H.ergaster/erectus aşamalarında (zaman dilimlerinde) başlamış olduğu anlamına da gelir.
Aztek dininde kurbanın özel bir yeri vardır ve bu bağlamda da Tanrı’lara insan kurban edilmesi (bağışlanması) yaygın bir davranıştır. Kurban edilenler genelde savaş sırasında alınan esirlerdir. İnsan kurban edilmesinin en yaygın biçimi piramit tapınakların en üstünde kurban edilecek kişinin göğsünün yarılması, kalbinin çıkartılması ve bunun Tanrı’lara sunulmasından sonra kurban edilen kişinin piramitin merdivenlerinden aşağı atılmasıdır (
Aztek’ler ülkelerine Doğu yönünden Veracruz kıyılarına gelen İspanyol’ları, ana yurtlarına nasıl olsa geri gelmeleri zaten beklenen Tanrı’lar olarak algılamış ve onları insan üstü ilahi güçler olarak kabul ederek boyun eğmişlerdir.
33 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.