... Eğer düşünür, düşünür ve düşünürsen, bu seninle diğer herkes arasında bir duvar gibi olur. Hiçbir şeyin tadını çıkaramazsın. Tek odaklandığın, bunun ne kötü bir his olduğudur. Ne kadar çok başka bir yerde olmak istediğindir...
“Eğer hayatından lezzet almak istiyorsan olup biten her şeyin içine dalmalısın. Çünkü bunu bir kere yaparsan, sonra buna kendini adarsan ve sahiplenirsen o senin olur. Etrafında senin için olmayan hiçbir şey yok. Sadece dünyaya bir şans vermen gerekiyor.”
Hanson başını salladı. Yeri iyi biliyormuş ve navigasyonuna hemen yazıp aratmayacakmış gibi yaptı. İşe başlayalı iki hafta olmuştu ve esasen sadece evden polis merkezine ve süpermarkete giden yolu, oradan da birtakım potansiyel kaçakçılık işleri için gittiği rıhtımı biliyordu... Yetişip büyüdüğü ve her yanını karış karış bildiği, ardından da iki yıl boyunca polis memuru olarak çalıştığı Birmingham çevresinde olmanın rahatlığına sahip değildi artık. Yine de, New Forest’in çok daha güzel olduğunu kabul etmek zorundaydı.
"Sanki hiçbir şeyin parçası değilmişim gibi.Tamamen yalnız ve fark edilmiyor gibi ve bunu ne kadar fazla düşünsem o kadar yalnızlaşıyordum.Aslında, bana sık sık oluyor bu."