Gyula Hay

Gyula HayAt yazarı
Yazar
9.2/10
6 Kişi
28
Okunma
2
Beğeni
982
Görüntülenme

Hakkında

Gyula Hay, 5 Mayıs 1900'de Macaristan'ın bir köyü olan Abony'de doğdu. Yüksek öğrenimi mimarlıktır. 1919 yılında Macar İhtilali olunca mimarlığı bıraktı ve bir süre sonra Almanya'ya gitti. 1920'de Almanya'nın Dresden kentinde Güzel Sanatlar Akademisi'nde, Baranowski'nin yanında sahne tasarımı öğrenimi gördü, sonra da Devlet Tiyatrosu'nda Linnebach'ın yanında sahne tasarımcısı ve mimar olarak çalıştı. 1925'te Macaristan'a geri dönen Hay, 1929'a kadar ülkesinde kaldı, burada roman, öykü yazarı olarak tanındı. 1929'da Berlin'e giden yazar, bundan sonra bir bölümü kaybolmuş olan sahne eserleri yazdı. 1932 yılında ilk oyunları Almanya'nın birkaç ciddi tiyatrosunda oynanmaya başladı. İlk oyunu olan Yeni Cennet, Berlin "Halk Sahnesi'nde ünlü yönetmen Heinz Hilpert tarafından sahnelendi. Bu oyunun prömiyeri yapıldığı anda Breslau" Lobe tiyatrosu"nda da Paul Barnay'ın oyun düzeni ile ikinci oyunu Tanrı, İmparator ve Köylü sahnelendi. 1933'te Hitler'in başa geçmesi ile Almanya'yı terk eden Hay, önce Prag'a sonra da Viyana'ya geçti. Bu kentlerde yeni oyunları büyük başarı kazandı. Savaştan sonra Macaristan'a dönen yazar, Budapeşte'de Sahip Olmak adını verdiği oyunla daha da ünlendi. Budapeşte'deki Sanat Akademisi'ne öğretmen eğitmen olarak girdi. Romanya'da , Almanya'da, Fransa'da Macaristan'da arka arkaya oyunları oynanan Hay, 1956'da Sovyetlerin tanklarına karşı direnişçilerle birlikte oldu, kısa bir süre sonra da tutuklanarak hapse atıldı. Altı yıl ağır hapis cezası yedi. Hapiste Mohaç adlı oyunu yazdı. Gyula Hay'in hapisten çıkarılması için uluslar arası yazar birlikleri harekete geçti. 1960 yılında , Hitler ile Stalin'i düşünerek, devlet terörünü eleştiren At adlı persiflajını yazdı. Bu oyunda, baş oyun kişisi Roma İmparatoru Caligula idi. Hapisten 1963'te çıktığında Macaristan'da durum biraz daha düzelmişti. PEN Kulübün de girişimleriyle Batı'ya geçebilmek için pasaport izni aldı. 1964 yılında Atilla'nın Geceleri, Viyana " Burgtheater"de , At da Salzburg'da sahneye koyuldu. Bundan sonra da İsviçre'de yaşamaya başlamıştır. Mayıs 1975 tarihinde öldü. Yazarın en tanınmış oyunları: Yeni Cennet ( 1931), Tanrı, İmparator ve Köylü( 1932), Sahip Olmak( 1934-6), Hayat Köprüsü ( 1950- Macaristan'ın en büyük ödülü olan Kossuth Ödülü'nü kazandı. Atilla'nın Geceleri ( 1961-3), Gaspar Varro'nun Hakkı ( 1955 ), Hindi Çobanı ( 1954), At ( 1964), Mithridates ( 1965 ), Gyula Hay ayrıca yirmiye yakın tek perdelik oyun, öykü ve roman yazmıştır. ÇEVİRMEN : ÖZDEMİR NUTKU OYUNUN TÜRÜ: KOMEDİ
Unvan:
Yazar
Doğum:
Abony, Macaristan, 5 Mayıs 1900
Ölüm:
Ascona, İsviçre, 7 Mayıs 1975

Okurlar

2 okur beğendi.
28 okur okudu.
1 okur okuyor.
7 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Bu ülke - Bu ülke
Şu Roma, görülmemiş bir kent! Köyde böyle bir şeyi kimse hayalinden bile geçiremez. Şu Romalıların yaşayışını kısa zamanda öğrendim, ama hâlâ da anlamış değilim. Burada tatmin olmuş gibi davranan hiç kimse içten değil, çünkü kuşkudalar. Sonra hiç kimse kendi kendine karşı doğru değil, tatmin olmamış gibi görünmeleri başkalarını kuşkulandırmak için. Burada, insanlar korkmak için korkuyorlar... Aslında hiçbir şey korku kadar aldatıcı değil! Korkmamak için hep korku içindeler; en kuşkulanacak olanlar da kendilerinden emin olanlar! Biri arkadaş canlısı ve seviliyor mu; hemen bir kuşku: İmparatora karşı bir komplo hazırlıyor... Biri yalnız dolaşıp insanlardan mı kaçıyor-yine bir kuşku: şu herkesten kaçan acaba ne gizliyor? Biri neşeli mi, yine herkes ondan kuşkulanıyor: Yoksa onların bilmediği bir şeyi mi biliyor! Kuşku! Kuşku! Zenginse, parasını imparator çalacaktır! Fakir mi, daha kötü, kaybedecek hiçbir şeyi olmayan herkesten tehlikelidir! Burada şöyle doğru dürüst, efendi gibi, insan gibi yaşamak imkânsız. İleri fikirlerin mi var, imparatorun gözünde tehlikeli bir toplum düşmanısın. Günah, elbise giydirilen bir yüksek mevkidir! Onun için de o yükseklerden kaçınmak gerekir! Bu ülkede en büyük suç, suçsuz olmak. Erdemli ve dürüst bir insan mısın, olmaz! Hemen Brütüs'ün kamasını alıp, Sezar'ı öldürmelisin! Kuşku! Kuşku! Kuşku!
kendi önümde inler, sızlanırım ... ahlayıp oflarım ... Ama yine de kendi sınırsız büyüklüğümün görüntüsüne ulaşamam ... Görüntüsüne mi? Hiç bir şey görmem ki.
Reklam
Bu ülkede en büyük suç suçsuz olmak. Erdemli ve dürüst bir insan mısın olmaz! Hemen Brütüs'ün kamasını alıp, Sezar'ı öldurmelisin! Kuşku! Kuşku! Kuşku! Şsssst! Kimse duymasın, son zamanlarda Roma'da yatağında ölen biri var. Herkes bir araya geldi fısır fısır konuştular; hayret ettiler bu işe. Ne yatağında mı öldü? Demek yatağında öldü? Ha, bir iş var bu işin içinde!
Ben ben değilim ben de ben değilim öyleyse ben benim. Ben olmaya yalnızca ben layığım çünkü ben olmak için be­ni vareden benim ya da bunun tersi... Benim varlığım ikiz! .... Ben kendimin ikiz kardeşiyim. Pollux'da bir Castor ya da bunun tersi Cas­tor 'da bir Pollux'um.
Erdemli ve dürüst bir insan mısın, olmaz! Hemen Brütüs'ün hançerini alıp, Sezar'ı öldürmelisin!
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
110 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
Çarpıcı Bir Totaliterizm Eleştirisi
Gyula Hay, 1960 yılında At isimli kara mizah oyununu hapishanede yazmış. Bu oyunda Hitler ve Stalin’i düşünerek bir kurgu oluşturmuş. Bir totaliter devlet eleştirisi olan bu oyun üç perdeden oluşuyor. Önsözde Özdemir Nutku’nun da dediği gibi yazar, her türlü totaliterizme karşı duruşunu bu oyunla dile getirmiş. Tanrı kompleksi içindeki Caligula, konsüllüğe bir atı getiriyor. Olaylarda bu çevrede ilerliyor. Caligula’nın kendini üstün görüşünü ve bu üstünlüğüne zeval gelmesinden korkusunu da görüyoruz. Tabi etrafında bir de bu imparatoru ve hastalıklı bu kibrini destekleyip yaltaklananlara da oyunda yer verilmiş. Hiçbir şeyden haberi olmayan bu at yine Özdemir Nutku’nun dediği gibi oyundaki tek suçsuz yaratık, olup bitenden haberi olmayan bir yaratıktır. İnsanlar bu oyunda gülünç şekilde hayat bulsalar da aslında çıkarcılıklarıyla mide bulandırıyorlar maalesef.
At
AtGyula Hay · Kabalcı Yayınevi · 199130 okunma
110 syf.
10/10 puan verdi
Oyun gibi oyun... Daha tiyatro sahnelerinde yeni nefes almaya başlamışken, tiyatromuz sahneye bu oyunu koymuştu. Rejisör oyunu biraz bozarak bize uygun hale getirdi. Bir şekilde oynadık! Roma'da İmparator Caligula bir atı konsül yapar ve olaylar gelişir. At da attır hani... "Ben Selanus, babamın adı da Marcus. Taşrada, şerefli bir ailedenim. Roma'ya talihimi denemek için geldim..."
At
AtGyula Hay · Kabalcı Yayınevi · 199130 okunma