H. A. R. Gibb

H. A. R. GibbOrta Asya’da Arap Fetihleri yazarı
Yazar
7.6/10
8 Kişi
31
Okunma
3
Beğeni
968
Görüntülenme

H. A. R. Gibb Sözleri ve Alıntıları

H. A. R. Gibb sözleri ve alıntılarını, H. A. R. Gibb kitap alıntılarını, H. A. R. Gibb en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Çin İmparatoru güzel sözlerin ötesinde hiçbir girişimde bulunmamış, kendi istekleriyle bağlılıklarını belirten Mâverâünnehir hükümdarlarının ısrarlı ricalarına rağmen hiçbir Çin kuvveti Seyhun'un batısında görünmemiştir.
Sayfa 85 - Ankara Okulu Yayınları
Halk çok hızlı bir şekilde "Araplaşıyor"…
Sayfa 120 - Ankara Okulu Yayınları
Reklam
Haristan Savaşı, Müslüman medeniyetinin Soğdiyana'da üstünlük kurmasına yol açtı.
Sayfa 114 - Ankara Okulu Yayınları
Batılı öğrenci için klasik Arapça okumayı öğrenmek hatırı sayılır bir maceradır. Arapça kelime hazinesinin, hem erken hem de geç devirlerinde, zaten çok sayıdaki anlamsal (semantic) cilveleri baş döndürücüdür, düşünceleri dillendirmenin alışıldık olmayan yöntemleri de bundan aşağı kalmaz; ta ki bunların ilişkilerini belirleyen içsel mekanizmaları sıkıca kavrayabilene dek. Üstelik bunların tümünü büyük bir sanatsal yelpazeye sahip bükümlü bir yazı olan, fakat dikkatsiz kişi için tuzaklarla dolu Arap yazısı halinde çözmek zorunda olmasıda cabasıdır. (ihmalkar ya da dikkatsiz katip ve matbaacılardan kaynaklanan metin hatalarından bahse gerek bile yoktur). Anlamı belirlemek için sözcüklerin sessiz harf yapısı ve genel sözdizimsel düzeni yeterli görüldügünden, yazımda seslilerin kullanılması gereksiz bulunmuştur. Böylece, ifade edildiği üzere, Arapça bir metin, anlamın sadece yüzde yetmiş beşini içerir ve geriye kalan yüzde yirmi beş ise okuyucu tarafından çıkarılmak zorundadır,
Sayfa 24 - doğu batı
Doğu Horasan'da sık sık çıkan dinî görünümlü isyanlar, halk kitlesinin, bölgeyi fethedenlere karşı amansız düşmanlıklarını sürdürdüğünü göstermektedir.
Sayfa 126 - Ankara Okulu Yayınları
Birkaç ay içinde Muhteşem Hakan, Türgişlerinin başına geçerek isyancılarla birleşmiş ve Arapları Ceyhun Nehri'nin diğer yakasına sürmüş; Buhara bile kaybedilmişti.
Sayfa 95 - Ankara Okulu Yayınları
Reklam
Bütün milletlerin erken dönem tarihlerinde baştan sona bu seferlerin tümünde karşıt kuvvetlerin durumlarını ve sayılarını abartma konusunda ortak bir eğilim görülür.
Sayfa 55 - Ankara Okulu Yayınları
Çevirmenin Notu
İçinde yaşadığımız kültür coğrafyasının edebi geçmişine Arapça ve onun kullanıcıları üzerinden ışık tutan Gibb'in bu çalışması, başta şiir ve nesir olmak üzere dini yazından tarihe ve zaman içinde evrilerek romandan tutun da hikaye türüne dek pek çok edebi biçimin gelişimine özlü ve sade bir yaklaşım sergilemektedir. Bu nedenle, Türkçe edebiyat ve edebiyat tarihi alanında kalem oynatanlar için temel bir başvuru eseri niteliği taşıyacağı düşünülmüş, Türkçeye de bu ümitle çevrilmiştir. Ayrıca, üniversitelerin Dogu dilleri ve edebiyatları, Türk dili ve edebiyatı, tarih ve özellikle de İslam tarihi öğrencileri için temel bir. kaynak olacağı ümit edilmektedir. Biz eserin aynı zamanda İslam felsefesi tarihi için de kaynak olacağı düşüncesindeyiz. ...... Onur Özatağ Ankara,2O17
Sayfa 9 - doğu batı
giriş
Arapçanın doğum yeri, kısmen bozkır kısmen de çöl olan Orta ve Kuzeydoğu Arabistan'ın kumlu düzlükleriydi. Ender vahalar dışında çıplak, yeknesak, şiddetli sıcak, soğuk, kurak ve sel değişimlerine maruz kalan ülke, yerleşik hayata uygun değildir; hala da öyledir. Burada yaşayanlar zorunluluktan dolayı göçebe idiler, hayatlarını develeri ve koyunlan ile hayvancılık yaparak idame ettirmek ve taze otlak arayışı içinde hiç durmaksızın bir yerden bir yere hareket etmek zorundaydılar.
Sayfa 17
Daha önce değilse bile bu dönemden itibaren Emevi yönetimine bağlı hükümdarlar, Türgişleri kurtuluş vasıtaları olarak gördüler. Türgişler, söz konusu hükümdarların, mücadelelerine destek vermesi için yaptıkları başvuru üzerine Çin İmparatoru tarafından görevlendirilmişti. Aslında bunun, üç yıl sonra Toharistan Yabgusu tarafından gönderilen mektupta belirtildiğini görmekteyiz. Bu Chavannes'in deyimiyle, "uzun bir üzüntü çığlığından başka bir şey" değildir. “Araplar bana ağır vergiler yüklediler; gerçekten onların baskısı ve bizim sefaletimiz dayanılmaz durumdadır (Çin) Kağanı'nın desteğini alamazsam... ülkem kesinlikle harabeye çevrilip parçalanacaktır... Ulu Kağan'ın Türgiş Kağanı'na şu emri verdiği bana söylendi: Sizi Uzak Batı sorunlarıyla ilgilenmekle görevlendiriyorum; askerlerini ivedilikle Arapları bölgeden çıkartmak için göndermelisin."
Sayfa 92 - Ankara Okulu Yayınları
Reklam
Yanıltıcı nokta, fetihlerin temelde inanç için yapılmış savaşlar gibi yorumlanmasıydı. Örneğin isyan, dinden dönme (irtidat) kavramıyla ifade edilmektedir. Bu anlayışın abartılı olduğu sonradan iyice ortaya çıkmıştır. Gerçekten din konuları, uzun süre siyasî ilişkilerle ilgili başlıca kavramlar arasında yer almamıştır.
Sayfa 27 - Ankara Okulu Yayınları
Hepsi hatalı -Müslümanı , Hıtıstiyanı ,Yahudisi ve Mecususi; Şu ikisidir inşa eden insanlığın külli mezhebini: Dini olmadan aklı olan Ve aklı olmadan dini olan
Sayfa 101
Araplar yeni Müslümanlardan vergi koparabilmek için insanlık dışı yöntemlere başvurdu ve inanılmaz bir dar görüşlülükle, gerçekleştirecekleri kötü uygulama için dihkanları hedef kitle seçtiler.
Sayfa 95 - Ankara Okulu Yayınları
Kuteybe'nin en iyi planlarını benimseyip uygulayacak yeterlikte büyük ve güçlü insanlar ortaya çıkıncaya kadar, Mâverâünnehir rahat yüzü görmedi. Bununla birlikte onun, fetihleri sırasındaki acımasızlığı ve vahşeti çok abartılmıştır. Başarı umudu olduğu takdirde o, diplomasiyi kuvvet kullanmaya daima tercih ederdi. Öyle ki, onun bu yumuşaklığı zaman zaman hem düşmanları hem de dostları tarafından yanlış algılanmıştır. Onun cezası ancak ihanet ve isyan durumlarında gecikmesiz ve şiddetli olurdu. Kişisel düşmanlarından intikam almakta tereddüt etmediğini söylemek, (esasında onun) normal bir Arap gibi davrandığını söylemek gibidir (ki bu algı yanlıştır. Çünkü) Sonraki dönemlerde Orta Asya Müslümanlarının Kuteybe'nin adını şehitler arasında sayması ve onun Fergana'daki mezarının en gözde ziyaret yerlerinden biri olması sebepsiz değildir.
Sayfa 80 - Ankara Okulu Yayınları
Arap yozlaşmasına karşı hayatını ortaya koyan Sulu Kağan
Harîstân, Arapların yalnızca Orta Asya'daki kaderinin dönüm noktası olmayıp, aynı zamanda Su-Lu'nun kişisel saygınlığına bağlı bulunan Türgiş iktidarının da yıkılış sinyallerini verdi. Toharistan ve Mâverâünnehir hükümdarları Nevâkes'e dönerken, Su-Lu'ya saygı göstermeyi uygun buldular, fakat Çinlilerce onun ülkesinde uzun süredir gizlice kışkırtılan bölücülük, etkisini gösterdi. Su-Lu, Bağa Tarkan (Kûrsûl) tarafından öldürüldü ve hükümdarlık parçalandı. "Türkler dağıldılar ve birbirlerine saldırmaya başladılar."
Sayfa 112 - Ankara Okulu Yayınları
24 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.