Hakan Urgancı

Mutlu Sonlar Başka Kitapta Bebeğim yazarı
Yazar
7.1/10
57 Kişi
172
Okunma
19
Beğeni
4.114
Görüntülenme

Hakan Urgancı Sözleri ve Alıntıları

Hakan Urgancı sözleri ve alıntılarını, Hakan Urgancı kitap alıntılarını, Hakan Urgancı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
'' İnsanlar niye bana böyle davranıyor? Hep benimle uğraşıyorlar. '' Yok ya! İnsanların işi gücü yok , herkes seninle uğraşıyor , öyle mi? Hanım , bu ne kibir? Bu ne büyüklenme kokan bir sızlanma? Bu ne arzın merkezinde bir konumlanma? Tamam , belli , bir problem var. İşler belli ki pek yolunda gitmiyor. En azından bir imaj sorunun var. Yani , testide olanla dışına sızan aynı değil ya da belki aynı şey , sen farkında değilsin. İşte asıl bu daha büyük bir sıkıntı.
Ne gariptir ki iyilikten hep maraz doğmuştur. İyilik yaptığın birinden umumiyetle kötülük görürsün. Neden? İlk sebep , psikolojiktir ve kolaylıkla açıklanabilir. Zor gününde yanında olduğun biri , gün gelir de konumu değişirse seni görmezden gelebilir. İhtiyaç duyduğunda sana sırtını dönebilir. Çünkü sen , onun için acıyı temsil ediyorsun. Seni her gördüğünde , geçmişin zor günlerine geri dönecek. Seninle her karşılaşması , ona mazi aynasının sırrı olacak ve zaaflarını hatırlatacak. Tuz olacaksın çıplak yarada. Ama anlatacağım asıl sebep , daha evrensel bir sınav yasasına dair.
Reklam
Aşk , ezberlerinin içine sinmemiş tüm tortularını derinlere gömdü. Suyun üzerinde kalan sen , gerçek sen oldun.
Neler düşünmüştün , olmadı. Evdeki hesap çarşıya , sendeki karakter piyasaya uymadı. Hayat seni cümle içinde kullandı.
Sana avans olarak verilmiş süre , yani ömür , kareler ve anlardan ibarettir. Elinden geldiğince doldurmaya , dondurduklarını dondurmaya çalışırsın. Bilirsin , donmuş kareler dondurulmuş yiyecekler gibidir. Tatmak için her çözdüğünde , vitamini kaçar azalır tadı , nefsini köreltirsin.
Siz hiç, yemek yedirmek için çocuğunun peşinden koşan , sinir krizleri geçiren , zaman zaman şaklabanlık yapan bir Avrupalı gördünüz mü? Göremezsiniz. Ona rağmen bizim bebeler ya kara kuru ya da obezken , onların çocukları pespembe sağlıklı ve genellikle arzu edilen kilodadır. Hayır , Avrupa hayranı değilim , ama haktan yanayım ve hak birdir. Hiçbir coğrafyada da değişmez doğrular vardır. Uğraşarak bir çocuğa yemek yedirmeniz mümkün değildir. Belki uzun ve tüketen bir çabayla sonunda istediğinize ulaşırsınız. Ancak çok önemli bir sorunu da başlatmış olursunuz. Her çocuk doğuştan bir birey olarak ve karakteriyle dünyaya gelir. Zorla doğrulttuğunuz ilk kimlik silahı olan kaşık , baş yana çevrilerek ve geri teperek patlar ya da kusulur. Hayır , sizin çocuğunuz bir anda '' The Exorcist ''adlı filmdeki Linda Blair'e dönüşmedi. Aksine , özgür kimliği , aç olsa da bu mütecaviz eylemi reddetti. Beden sahillerine yapılan bu apansız saldırıyı başarılı bir şekilde , hem de kelimenin tam anlamıyla üstünüze geri püskürttü. Ne zaman çocuğunuz sizden yıldı ve zorla da olsa ağzındakini gevelemeye başladı , işte o zaman savaşı kazanmaya başladınız. Kendinizden bir parça yaratmakta başarılı oldunuz , ama kendinizin bir kopyasını mı isterdiniz , yoksa daha özgün ve gelişkin bir varlığı hayata hazırlamayı mı?
Reklam
229 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.