Hakkı Ergök Sözleri ve Alıntıları
Hakkı Ergök sözleri ve alıntılarını, Hakkı Ergök kitap alıntılarını, Hakkı Ergök en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Çok hayal kuruyorum, sayıca fazla olunca bir tanesi gerçek olur mutlaka. Unutmadan şunu da yazayım, şikayetçi ve mutsuz insanlardan da, koşar adımlarla uzaklaşmak lazım.
Ama ne kadar düşersek düşelim
ayağa kalkıp tekrar yürüyeceğiz.
Birinin ölmeden önce gördüğü son insan olmak ne kötü şeymiş meğer.
Kasıtlı olarak cahil bırakılmışız.
Kolay güdülür olmuşuz nihayetinde.
İki kere iki beş eder.
Dört zannedenler parmaklarını saysın.
Galile de yalancının teki aslında.
Dünya düz ve öküzün boynuzlarının üstünde haberi yok.
Bir de unutmadan şunu söyleyeyim, ben seni hiç sevmedim.
"Doğarken önümüze birtakım kağıtlar konmuş, kabul. Bazıları buna kader diyor. Ne zaman, hangi anne babadan olacağımızı bilmiyorduk mesela. Hangi memlekette, hangi dilde gömüleceğimizi bile şimdiden bilmiyoruz. Hiçbirini biz seçmedik. Ama dağıtılan kartları elimize aldıktan sonra, bu kartlarla hangi masalarda, hangi zamanlarda, kimlerle oynayacağımızı biz seçmeliyiz. Bu hayat bizim. Ne işimiz olur başkalarının hayatını yaşamayla, ne lüzumu var mutluluğun tarifini kendi cümlelerimizle yapmak yerine, başkalarından duymaya."
Çocukluğumuz, yetişkinliğimizin hapishanesidir.
Galiba ölümüne çeyrek kalan bütün insanlar gibi, ben de yaptıklarımdan değil, yapabileceğim halde yapmadıklarımdan ötürü pişmanlık duyuyorum şimdi.
Yani özgürlük, kendine karşı dürüst olmayan insanlarda, pek işe yaramıyordu
Ayrılığa hazırlıksız yakalanan kadınlar, ayrılık süreci boyunca, paraşütleri açılmadan aşağı düşerdi. Ancak ne zaman dibi bulurlar, işte o zaman acılar ve korkular dahil her şey arkalarında kalırdı. Şimdi o da aynı süreci yaşayacak, sonra, tek başına kuracağı yeni dünyasının prensesi olacaktı.
Tedavi edilmemiş yaralarımı saklamak ister gibi, kabanımla örtüp kollarımla sardım yorgun çocukluğumu.
Ne ürkütücü bir şeydi, nereye sığınacağını bilememesi.
Şimdi sana söyleyeceğim her şey seninle ilgili, ama seni ilgilendirir mi bilmem.
Ayrılıklar, insanın kendi başına açtığı dertlerin manzumesinden başka bir şey değildi.
"İki yıllık ömrüm kaldığını bilsem, bugün yaptıklarımı yapmaya devam eder miydim? Kendime, sevdiklerime ve yapmaktan haz aldığım şeylere vakit ayırmak yerine, para uğruna, kariyer uğruna bu yaptıklarımı yapar mıydım? Ayıp olmasın diye insanlarla görüşür müydüm? Normal şartlarda selam bile vermeyeceğim insanları, seviyormuş gibi yapar mıydım? Tabii ki bütün cevaplarım hayır."