Danimarkalı komünist yazar. Balıkçı romanıyla ünlendi. Nazi işgali sırasında iki yılı aşkın süre tutuklu kaldı, cezaevinden kaçtı. Hapishanede yazdığı Köle’nin el yazmaları ele geçtiği için Nazilerin yenilgisinden sonra kitabı yeniden yazdı.
- Seni niye kırbaçladılar?
Kızılderili başını salladı.
- Bana iradelerini kabul ettirebilmek için kırbaçladılar beni ve sırtım iyileştiğinde, aynı şeyi tekrar deneyecekler. Beni bir nesne haline getirmek istiyorlar, diğer herkesi nesneleştirdikleri gibi.
Eğer birisi bir atı uçurumdan atlayana dek kamçılarsa, o zaman buna atın kendi suçu denir mi? Aynı şekilde, birisi bir insana, aklını kaçırana, ölümü arayana dek işkence ederse o insan kendi hayatına mı kıymış olur ?
Bu kitap bir sorunun cevabıdır: "Mücadele etmeli miyiz, yoksa boyun mu eğmeliyiz?"
Hans Kirk, Danimarka kominist partisi üyesi ve aynı zamanda bir edebiyatçıdır. Danimarka naziler tarafından işgal edilince kendisi de tutuklanmıştır. Dönemin amerikan gazetelerinde bahsedilen bir olaya denk gelir: Güney Amerikada yaşayan Kızılderililerin
2022/82. Kitap: Köle.
Hans Kirk'ten okuduğum ilk kitap.
Köle; 18 bölümden ve 190 sayfadan oluşan güzel bir roman.
Köle'de; San Salvador isimli bir hazine gemisinde yaşanan bir takım olaylar anlatılıyor. İktidarı elinde bulunduran egemen güçler ile kölelerin yer aldığı gemide bambaşka hayatlar yaşanmaktadır.
Köle, sahip, güç, otorite
Boyun eğmemenin romanı.
1940’lı yıllar Nazi Almanya’sı Danimarka’yı işgal eder. Danimarka aydınları işgale karşı direnir ve zindana atılır. Yazar Hans Krik Danimarka Komünist yazarlar birliği başkanıdır. O sıra hapishanedeki aydınlar arasında Nazilere teslim mi olalım, yoksa direnelim mi tartışmaları sürmektedir. Hans Krik bu tartışmaya cevap olarak bu romanı yazmıştır.
Roman 14. Yüzyılda merkantalizm döneminde, Latin Amerika’dan kalkıp, İspanya’ya giden bir gemide geçer. Gemi ağzına kadar altın ve değerli madenle doludur.
Geminin üst katında soylular vardır. Subaylar, tüccarlar, savcılar, toprak sahipleri, aristokratlar vb. Alt katta ise gemi mürettebatı, köleler ve uşaklar yer alır.
Toplumun her sınıfından her düzeyinden insan yolculuk yapar. Yazar eserini yaratırken Nuh tufanı metaforundan esinlendiği belli oluyor.
Gemideki herkes dünyaya kendi penceresinden ve kendi toplumsal konumundan bakar. Yaşanan olayları hakkında herkesin kendi varoluşsal perspektifinden yorumu vardır.
En sonunda bir kızılderili köle çıkar ve herseyi alt üst eder.
Gemi bir sistemdir. Bir düzenin metaforudur.
İlkel bir köle bu sistemin dibine bir delik açar ve sistem su almaya, batmaya başlar.
Gerisini kitaptan okuyun.