Hasan Taşkıran

Selçuklu Devletlerinde Suikastlar author
Author
6.7/10
9 People
18
Reads
1
Likes
1,025
Views

Oldest Hasan Taşkıran Quotes

You can find Oldest Hasan Taşkıran quotes, oldest Hasan Taşkıran book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Selçuklu devletlerindeki bu iki suikast modelinden birisi, Batini grupların devlet adamlarına yönelik suikastlarıdır ki, bazen aşikar bir şekilde yapılırken bazen de gizli yapılmaktaydı. Bunlar adeta devletin en üst kademelerindeki idareci ve yöneticileri ya kendi direktifleri neticesinde emirlerine sokuyorlar ya da onları zehirli hançerleriyle ve planlı bir şekilde iyi hazırlanmış suikast eylemleriyle yaralamakta veya kesin sonuç elde etmek için öldürmekteydiler.
Sayfa 16 - Selenge Yayınları
Ortadoğu Sünni İslam dünyasını tehdit eden ve başlangıçta Şii Fatimi halifeliğinin propagandacısı olarak ortaya çıkan bir suikast örgütü kuruldu. Ortadoğu'da kurulan bu ilk terör örgütü, Hasan Sabbah ve Haşhaşiler olarak bilinen suikast örgütüydü. İslam dünyasında ilk kez görülen ve kurulduğu andan itibaren kendilerine has propaganda faaliyetleri ve suikast girişimleri ile dönemin devletleri ve toplumları üzerinde büyük etki yapan bu örgüt Ismaili mezhebine bağlı Hasan Sabbah tarafından kurulmuştur.
Sayfa 48 - Selenge Yayınları
Reklam
Hasan Sabbah, Fatımiler'in, Batıni anlayışının doktrin, teşkilat yapısı, propaganda usullerinde bir takım değişiklikler yaparak "ed-da'vetü'l-cedide" (yeni davet, yeni propaganda) adı verilen Nizari Ismaili/Batinilik hareketine öncülük etmiştir. Bu davet ile Hasan Sabbah, Bâtiniliğe yeni bir kimlik kazandırmış, bu kimlik doğrultusunda Batıniliği daha çok siyasi bir forma dönüştürmüştür.
Sayfa 52 - Selenge Yayınları
Yusuf, 20 Kasım 1072'de sultanın huzuruna çıkarıldı ve suikast planını devreye sokmaya başladı. Nitekim asi kale komutanı, huzurdayken sultanın ayaklarını öpmek bahanesi ile yere kapanmış ve çizmesine gizlemiş olduğu bıçağı çıkararak Alparslan'a saldırmıştır. Hatta sultanın yanında bulunan Gevher Ayin'i de yaralanmıştır.
Sayfa 64 - Selenge Yayınları
Abu'l-Faraç'a göre; "Yusuf, tutuklanarak huzura getirilip elleri ve kolları bir ağaca bağlanmıştı. Yusuf kendisi sultana küfreder ve Alparslan buna dayanamaz eline aldığı bir ok ile onu vurmaya çalışır. Bu sırada asi kale komutanı sultana bağırarak küfür etti. "Seni muhannes, benim gibi adamlar bu şekilde mi öldürülür" diyerek sultanın ok atması ve bu okun kendisine isabet etmemesi üzerine çözün bunu demesi ile Yusuf sultanın üzerine atlayarak eline geçirdiği bir bıçakla onu yaralamış ve Sultan altı gün geçmeden ölmüştür."
Sayfa 65 - Selenge Yayınları
Sultan Alparslan'a suikast düzenlenmesi
Osman Turan gibi Selçuklu tarihçileri bu ok ve saldırı rivayetin masal mahiyetinde karşılamaktadırlar. Kale komutanını Batini olarak gösterenlerin yanı sıra Yusuf'un Deylem'li olduğunu ve Selçuklu tahtına göz dikmiş olan Kavurd'un kendisi ile temas halinde bulunduğunu, onun Yusuf vasıtasıyla planlı şekilde Alparslan öldürtüp Selçuklu iktidarını ele geçirmeye çalıştığını belirterek, kendisini feda eden bir düşmanlığın sebebini ortaya koymaya çalışmışlardır. Nitekim Yusuf'u Karahanlılara mensubiyetine dair kayıtlar bu nispetin ailevi değil, siyasi ve dini olduğunu gösterir ve Bâtini kimliğini değiştirmez. Zira Selçukluların, Islam dünyasını aşırı Şiilikten temizlemeleri Bátınileri daha erken zamanlarda gizli teşkilat kurmaya ve Türk-Islam düzenine, önemli kademelerdeki devlet adamlarına ve büyüklerine karşı suikastlar tertiplemeye sevk etmiştir. Filhakika Sultan Alparslan da bunların hıyanetine uğramıştır. Sultan birkaç gün sonra 24 Kasım 1072'de hayata gözlerini yumdu. 200 Nâșı Merv'e götürülerek babasının yanına defnedildi.
Sayfa 67 - Selenge Yayınları
Reklam
61 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.