Hasibe Çerko

Hasibe ÇerkoLeyla yazarı
Yazar
7.5/10
14 Kişi
55
Okunma
14
Beğeni
2.415
Görüntülenme

Hasibe Çerko Sözleri ve Alıntıları

Hasibe Çerko sözleri ve alıntılarını, Hasibe Çerko kitap alıntılarını, Hasibe Çerko en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Babamı sevdim ben. Çok sevdim babamı. Üff, susun artık! Siz ne bilirsiniz. Gitmiş bir babanın kalanı olmadınız.
Sayfa 47
Zaten insanın mekanla ilişkisi "ben"in iç dünyasının ta dipsiz derinliklerine dayanıyor. Çünkü dokumacının dokunmasına attığı düğümler gibi içimizde örülüyor; mekan, olay, zaman içimizden geçiyor.
Sayfa 64
Reklam
Çünkü yalnızca değişimin gücü herhangi çalıyı manasız durgunluğun ve şeklin geçiciliği içinde bırakmaz; yeni, çam kokulu umudun dünyasına yerleştirirdi.
Sayfa 58
Ölürken bile haksızlık ve kötülükle savaşabilmeli insan!
Sayfa 91 - Hece YayınlarıKitabı okudu
Acaba bilme arzusu uğruna sanatın oyuncağı olup bir sürü belalara göğüs germenin tasvir edilemez mutsuzluğunu nasıl ve ne yaparsam bertaraf edebilirim. En azından bunu dillendirmenin bir yolunu bulsam...
Şu kutlu akşamın yatıştırıcı soluğunda yıkanalım gel, acele karışalım damlacıklar hâlinde, sevginin hüznüyle iç geçiren ve durmadan tüten kokuya.
Reklam
Kafamın içi uğul uğul. Kollarımda karayağız bir atın boynu. Sarılmışım, al beni götür beni atçık diyorum. Ve ben, doludizgin, benim olmayan bu garip atla geceye dalıyorum. Gecenin koyu rengi açılıyor, birden güneşin batmakta olduğu bir denizin kıyısındayım. Elimde sımsıcak ipekten bir bohça var. Beceriksizce kırdığım yıldızı bu bohçaya koyup dürmek zorunda kaldım. Kıymıklar gözümden, göğsümden çıkmış, yakıyor. Elimi göğsüme götürüyorum, parmaklarım yanıyor. Kopmuşlar gibi bir acı, parmaklarımı rüzgâra tutuyorum.
Ve zeytinin okunaksız ama çağlayanlar kadar güçlü alfabesini geride bırakmak üzereyiz. Sessizleşiyor, sarkıtıyor gümüş kollarını, ışık kumsalına gömülüp kalıyor. O zeytin pencereleriyle zırhlı evden bir daha görür müyüm?
"Hiçbir şey dindirilemezdi, özlemek dindirilemezdi..."
Sayfa 67 - Büyüyenay YayınlarıKitabı okudu
Şimdi ne iyi olurdu çardaklar, teraslar altındaki kahvelerin renk renk masalarının oraya gitmek, kaleden, mutlak bir sessizlik içersinde görünen çevreyle kucaklaşmak, sevişmek, dertleşmek renkli doğayla ve unutmak eşiği, kapıları, insan kokan kemerleri, onlara coşkuyla sarılan asma yapraklarını, seven, alçalıp küçülen latif pencereleri, çiçekleri.
Sayfa 26 - Hece YayınlarıKitabı okudu
Reklam
iyisi mi sen yazmaya sancılı bir uykudan başla
Bir kadın yavrusuna şevkat gösterirse, yeni bir eve yabancılık çekmiyor gerçekten.
Sayfa 19 - Buyuyen Ay Yayınları
Ipıl ıpıl , sessizce kanat çırpıyor kelebekler. Sessizliğe gömülüyor her şey. Dilsizlik büyüyor, büyüyor, çelikten gecenin yarattığı bu topraklarda sahilden sahile çarpıyor. Kalbimin sahillerine çarpıp parçalanıyor.
Dokunulamaz, erişilemez saflıktaki şeylerin zamanı hep eziyet verici bekleyiş ardından sökün eden gecelerde olgunlaşırdı.
Yolun sonu vardı. Ve gecenin sonu yoktu anne. İyisi mi sen, yazmaya sancılı bir uykudan başla...
57 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.