Zaten insanın mekanla ilişkisi "ben"in iç dünyasının ta dipsiz derinliklerine dayanıyor. Çünkü dokumacının dokunmasına attığı düğümler gibi içimizde örülüyor; mekan, olay, zaman içimizden geçiyor.
Çünkü yalnızca değişimin gücü herhangi çalıyı manasız durgunluğun ve şeklin geçiciliği içinde bırakmaz; yeni, çam kokulu umudun dünyasına yerleştirirdi.