Ruhumu tanıma bahanesiyle beni mutsuz eden şeyleri, zaaflarımı soranlara kendi hakikatimi sansürsüz anlatıyorum hâlâ. Korkularımı yumurta gibi dikkatle taşıyacaklarına olan naif inancım baki. Ayrılma vakti geldiğinde bisküvinin ambalajı gibi çöpe atıyorlar ama.
Maydanoz, dereotu, nane gibi dolapta çabuk bozulan Otlar için bir yöntem su dolu bardağı koyarak dolapta bekletmek diğeri de yıkayıp temizledikten sonra beze sarmak.
Beklemek benim için, gelecek kötü haberler için boşuna zaman kaybetmek, umutlanmak anlamına geliyor. Biraz (ölümü, ayrılmayı, sonlanmasını, üzülmeyi, dertlenmeyi, kederlenmeyi) bekle!