Heinrich Schliemann, Alman tüccar ve amatör arkeologdur. Heinrich Schliemann İliada'yı iyice okuyup inceledikten sonra, Homeros'un anlattığı Troia'nın, yani İlios kentinin, Çanakkale Boğazı'nın güneyinde yer alan, 100x250 metre boyutlarındaki Hisarlık Tepesi’nde aranması gerektiğine inanmıştı.
“Homeros İda’yı canavarlar anası olarak nitelemektedir. Bundan yola çıkarak bir zamanlar burada çok sayıda yabani hayvanın yaşadığı sonucunu çıkarabiliriz. Şimdi bile hâlâ olduklarını söyleyebilirim.”
“Edremit’te çok sayıda leylek yuvası bulunmaktadır. Leylek, gördüğü derin saygı ve hürmet sayesinde bu coğrafyanın fizyonomisinde önemli bir rol oynamaktadır; bu saygı ve hürmet o kadar büyük boyutlardadır ki, bu durum bu hayvana bir dokunulmazlık statüsü vermekte ve varlığı hayırlı alametlere vesile olarak gösterilmektedir. Rosenmüller’e göre, leyleğin İncil’de geçen adı olan “Chasidah”nın anlamı, diyanetlidir. Fakat Rumlar Türklere duydukları nefretin bir parçası olarak, böylesine anlamlı bir yaratık için bile ‘Türklerin kutsal kuşu” demekte ve evlerinin çatılarına bu kuşun yuva yapmasına izin vermemektedirler.”
"Troya'ya çok sık gittim ve beş yıl içinde aylarca süren kazılar yaptım. Buna rağmen buralara her gidişim yeni bir heyecana yol açıyor. Çünkü Troya coğrafyasının sihirli havası burada her yerde hâkimdir; her dağ, her vadi, her nehir, deniz ve Hellespontos burada Homeros'u ve İlyada'yı solumaktadır. Ancak bu seferki yolculuğum
Heinrich Schlieman hepimizin bildiği gibi Troyada 1800lü yılların sonunda çeşitli zamanlarda kazı yapan amatör bir araştırmacıdır. Onu ünlü yapan ise okuduğu antik kaynakları takip ederek hayali olduğunu düşündüğü hazineleri ortaya çıkarmış olmasıdır, her ne kadar birçok insan tarafından hazine avcısı olarak kabul görse de Schliemann arkeolojinin