Hekimoğlu İsmail kitaplarını, Hekimoğlu İsmail sözleri ve alıntılarını, Hekimoğlu İsmail yazarlarını, Hekimoğlu İsmail yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
üstün fikirler, üstün makam bulamazsa tesirsiz, hatta gülünç olur. Çünkü faziletsiz ve
şerefsiz insanların emrinde çalışan üstün insanlar teneke parçası gibi çöplüğe atılır. İşlerin, ehliyetsiz ellere düşmesi, kıyameti
aratacak felaketlere yol açar.
Sen sosyalist, komünist olsaydın sana böyle bir dükkan verirler miydi? Bu hamalın ekmeğini sana yediren İslamiyettir.
Ben zengin olmanın yollarını bilirim.
Bugün meyhane kumarhane
çalıştırsam veya randevu evi işletsem zengin olabilirim ve bunları yapabilirim. Bana
bunları yaptırmayan kimdir? Ve hamallık kazancı ile bana talebe okutturan kimdir? Her Müslüman en az benim gibi olmalı.
O zaman İslam alemi ne olur bir düşün. Zekatı da buna ilave edersen fakiri bulunmayan, hapishaneleri boş, birbirlerini seven bir cemiyet meydana gelir.
Hem Müslümanlar hem de dünya kurtulur.
İşte bunlar İslamiyetin eseridir.
Yoo.
Adam öldürmek ve ölmek çok basit bir şey, maharet bu değil ! Maharet ilim öğrenmek ve
insanlığa faydalı olmaktır. Beş dakika sabrettin mi bir namlu karşısında can verirsin. Fakat ilim öyle mi? Nokta nokta, parça parça ölmek, hem senelerce.
Kitap almak bir dert, okumak ikinci dert, kitaba yer bulmak üçüncü dert. En büyük dert onu
anlatmak! .. İşte insanlık bu. Öyle
gidip, şahsi düşüncelerle adam öldürmek pek in sanlığa yakışmaz.
Hocam
İslamiyeti bir tarif etsene. Amma benim anlayacağım gibi...
-İslamiyet
başkasını düşünmektir. Yani başkasının iyi olmasına çalışmaktır. O da senin iyi
olmana çalışınca her şey düzelir ve herkes iyi olur.
Şüpheci bir
mizaca sahip olan zayıf, uzun yüzlü mahkum itiraz etti:
-Mısır'da
herkes Müslüman, halbuki gavurluk bizde demiştin; nasıl olur?
-"Hüsün"
konservelerini düşün. Bir kutunun içi boşaltılmış ve çöplüğe atılmı ş. Fakat üstünde
yine "Hüsün" yazılı ... Aynen böyle de içi boş Müslümanlar
çöplük hükmünde olan ahlaksızlık içindeler, fakat yine
adları "Müslüman."
Bu
Müslümanlar Kur'an cevheriyle dolup, O'nun ahlakıyla ahlaklanınca İslamiyetin nasıl
kurtarıcı bir din olduğu o zaman anlaşılacaktır.
Bu uzun düşüncelerinin sonunda mırıldandı:
-Kargalara kalan dünya!..
Sorarlardı:
-Baba,şahinler nerede?
-Avcıyahizmet ediyorlar, derdi.
Nükte ve tefekkür adamı olan hakim; Abdullah'a müdafaa hakkı verdi. Abdullah sakin ve kendisinden emin olarak söze başladı:
-Ben, bir Müslüman olarak inanıyorum ki, Allah'ın izni olmadan bir kuş kanadını kımıldatamaz.
Dolayısiyle beni kader mahkum etti. Ben, sizden tahliyemi,yahut beraatimi istemeyeceğim. Yalnız, bir hususu çok rica edeceğim: Yarın Adl-i İlahide mes'ul olmamanız için, adaletinize zarar getirmeyecek şekilde hareket ediniz. Ben de size bu hususta
yardımcı olacağım. Zira, Mısır'ın bütün müesseseleri tek tek bozulsa, yalnız Adliye adaletini muhafaza etse;
Mısır yine payidar olacaktır. Bütün müesseseler mazbut olsa da sadece Adliye gayesinden inhiraf etse, Mısır tar-u mar olur, temelinde çöker.