"Bekleneceği üzere, ekonomik güçle bağlantılı diğer etken statüydü. Unvan sahibi kimselerin genellikle diğerlerinden daha zengin oldukları, Seyyid ... Çelebi, el-Hâc ... Ağa gibi çift sıfatlılık durumunda ise farkın daha da belirginleştiği görülüyor. Mesela, 17. yüzyılın sonlarında zengin, yani 1.000 guruşun üzerinde servet bırakan kentli erkeklerin yüzde 91'i unvan sahibiyken yoksulların, yani terekeli 100 guruşun altında kalanların yüzde 10'unun "muteber" olduğunu görüyoruz."