Hüseyin Nadir, hakkında yapılan tüm araştırmalara rağmen esrarını koruyan bir polisiye yazardır. Hüseyin Nadir ismine sadece ilk kitabı 1922 yılında Cemiyet Kütüphanesi'nin Cinayet Koleksiyonu içinde yer alan Fakabasmaz Zihni serisinde rastlanır. Altı yıl boyunca kesintisiz devam eden serinin bazı kitaplarında ise yazar ismini H. Nadir olarak kullanmıştır. Yazarın hayatı hakkında herhangi bir bilgiye ulaşılamamış olması ve Fakabasmaz Zihni serisi dışında herhangi başka bir eserine rastlanmamış olması bu imzaların müstear olma ihtimalini yükseltmektedir. Erol Üyepazarcı, Amanvermez Avni serisinin yazarı Ebüsüreyya Sami’nin, serinin onuncu ve sonuncu kitabı İskeletler Arasında’nın son sayfasında “Şarkın Arsen Lüpen’i Fakabasmaz Zihni” başlıklı bir mektupla okurlarına meşhur hırsız ve cani Fakabasmaz Zihni’nin sergüzeştlerini yayımlamak emelini açıkladığını belirtir (Üyepazarcı 2008: 163). Ancak elde kesin bir veri olmaması Ebüsüreyya Sami’nin Hüseyin Nadir ile aynı kişi olup olmadığı konusunun bir muamma olarak kalmasına neden olmaktadır.
1930 yılında Umumi Kütüphane neşriyatından çıkan bir başka Fakabasmaz Zihni kitabı daha vardır ki, bu kitabın yazarı Rakım Çalapala olarak görünür. Bununla beraber Cemil Cahit takma adıyla Pire Necmi serisini yazan Çalapala’nın Hüseyin Nadir ile özdeşleştirilmesi düşünülemez. Çünkü ilk Fakabasmaz Zihni kitabı çıktığında o henüz on üç yaşındadır.
Hüseyin Nadir ilki 1922 yılında yayımlanan ve altı yıl kesintisiz devam eden polisiye serisiyle döneminde çok ilgi görmüştür. Yazar “milletin refâh-i hâli ve saâdet-i âtîsi” için çalışan bir anti- kahraman yaratmıştır. Fakabasmaz Zihni Arsène Lupin kadar kibar, Fantoma kadar acımasız bir hırsızdır. Ancak bozuk olan adaleti sağlamak amacıyla bu yola başvurmaktadır. Halkı soyan namussuzların cezasını o verir, bu noktada kendini bir adalet sağlayıcı olarak görür. Çaldığı paraları dullar cemiyetine, fakirlere, yetimlere dağıtır. Dolayısıyla Fakabasmaz adalet koruyucu olmanın yanı sıra aynı zamanda bir adalet sağlayıcıdır. Gerek sempati ve hayranlık uyandıran karakteriyle gerek okuru heyecana ve meraka sürükleyen canlı ve muammalı üslubuyla yazar, 55 hikâyeden meydana gelen bu seriyle okura başarılı bir erken dönem polisiye örneği sunmaktadır.