En büyük hatalardan biri insanlara güvenmek ve arkadaşlara ihtimam göstermektir. Kuşkusuz en yaman ve en çok eziyet veren düşman, düşmana dönüşen arkadaştır. Çünkü o arkadaş gizli sırlara vakıf olmuştur.
Şair şöyle der:
Düşmanından bir kere sakın
Arkadaşından bin kere sakın
Nasıl zarar vereceğini en iyi o bilir.
Bazen arkadaş düşmana döner.
Ömer Bin Hattab'ın (radıyallahu anh) uyku uyuyacak vakti bile yoktu. Bir gün oturduğu yerde uyuklar haldeyken yanındakiler ona “Ey Mü'minlerin emiri! Biraz uyumayacak mısın?” diye sordular.
Ömer (radıyallahu anh) şu cevabı verdi:
“Nasıl uyuyayım? Şayet gündüz vakti uyursam insanların hakları zayi olur. Geceleyin uyursam Allah katında elde edeceğim fırsatları kaçırırım."
وَمِنَ النَّاسِ مَنْ يَقُولُ اٰمَنَّا بِاللّٰهِ وَبِالْيَوْمِ الْاٰخِرِ وَمَا هُمْ بِمُؤْمِنٖينَۘ
İnsanlardan kimi, Allah'a ve ahiret gününe iman ettik, derler, halbuki onlar inanıcı değiller.
"İnsanlardan kimi Allah'a iman ettik" derler. Bunun kimler hakkında indiğinde iki görüş üzerinde ihtilaf etmişlerdir:
Birincisi: Bu münafıklar hakkında nazil oldu. Bunu Süddi; İbn Mes'ud ile İbn Abbas'tan rivayet etmiştir. Ebu'l-Aliye, Katade ve İbn Zeyd de böyle demişlerdir.
İkincisi: Bu ehl-i kitabın münafıkları hakkında nazil oldu. Bunu da Ebu Salih, İbn Abbas'tan rivayet etmiştir. İbn Sirin de şöyle demiştir: Onlar bu ayetten korkarlardı. Katade de şöyle demiştir: Bu ayet münafığı tarif ediyor; o dili ile inanır, kalbi ile inkar eder. Dili ile tasdik eder, ameli ile muhalefet eder. Sabahleyin bir hal üzere olur, akşamleyin onu değiştirir. Gemi gibi yalpalar, rüzgar hangi tarafa eserse o tarafa gider.
يُخادِعُونَ اللهَ وَالَّذِينَ مَنوا وَمَا يَخْدَعُونَ إِلا أَنفُسَهُمْ وَمَا يَشْعُرُونَ
Allah'ı ve iman edenleri aldatırlar, aslında kendilerini aldatırlar da farkında değiller.
"Allah'ı aldatırlar". İbn Abbas şöyle demiştir: Abdullah bin Übey, Muattib bin Kuşeyr ve Ced bin Kays, mü'minlere rastladıkları zaman, biz de iman ettik, şahadet ederiz ki arkadaşınız (Muhammed) doğrudur, derlerdi. Yalnız kaldıkları zaman da öyle olmazlardı, bu ayet bunun üzerine indi.
"Zürare b. Evfâ nakledilene göre namaz kılarken
"Sûra üfürüldüğü zaman...(Müddessir/8)" ayetini okurken düşüp ölmüştür. Böyle olmasının sebebi, onun bu hâli tasavvur edip çok korkmuş olmasıydı."