Akış
Ara
Mesajlar
Bildirimler
Kaydedilenler
Ne Okusam?
Profil
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.17
Kızılderililer, fotoğrafların insan ruhunu hapsettiğine inanırlarmış.
Hayır. Bence asıl yazıdır insanın ruhunu hapseden, duygularını yakalayan ve onu çırılçıplak maskesiz ortaya seren.
Hayallerimiz belki de bir sonraki tepenin arkasında bekliyordur.
Mehmet Paşa’nın, Venedik elçisine dediği gibi: Kurtulmaya çalıştığımız şey, her seferinde daha güçlenerek karşımıza çıkıyor.
"Dün geçti, yarın yok ve bugün de her an son bulabilir."
“Başkalarının gürültüsünün, kalbimizin sesini duymamızı engellemesine izin vermeyeceğiz.”
Hapishane ya da akıl hastanesi duvarı kadar yüksek duvarlar. Bedeni değil, beyinleri hapseden sözde eğitim kurumları.
İnsanlar meğer iki dil konuşuyormuş; Almanca, Hintçe, Rusça, Türkçe falan değil. Destekleyen dil. Köstekleyen dil.
"Kızılderililer, fotoğrafların insan ruhunu hapsettiğine inanırlarmış. Hayır. Bence asıl yazıdır insanın ruhunu hapseden, duygularını yakalayan ve onu çırılçıplak maskesiz ortaya seren."
Aşk, iki kişinin gerçekleştirdiği, muazzam manzaralı, heyecanı anlatılmaz, doruk noktası olmayan ve sizi bulutlara dokunduran bir yolculuk değil mi?
...24 yaşındaydı ve 24 yıl onu nitelikli olgun, ahlaklı, bilinçli yapmaya yetmemişti, hala mutsuzdu, belki bu mutsuzluktan daha bir coşkulu bağırdı...
Kurtulmaya çalıştığımız şey, her seferinde daha güçlenerek karşımıza çıkıyor.
Kızılderililer, fotoğrafların insan ruhunu hapsettiğine inanırlarmış. Hayır. Bence asıl yazıdır insanın ruhunu hapseden, duygularını yakalayan ve onu çırılçıplak maskesiz ortaya seren.
Aşk, iki kişinin gerçekleştirdiği, muazzam manzaralı, heyecanı anlatılmaz, doruk noktası olmayan ve sizi bulutlara dokunduran bir yolculuk değil mi?
Sırılsıklam, bisiklete sırılsıklam aşığız.