Ingrid Chabbert, 1978 yılında Aveyron, Fransa'da doğdu. Çocukluğundan beri yazı yazan, sözcüklerle oynamayı ve çocuklarla hayat hakkında konuşmayı seven yazarın ilk kitabı La fête des deux mamans 2010 yılında yayımlandı. Chabbert’in bugün altmıştan fazla kitabı bulunmaktadır.
Pantolonlarında,elbiselerinde kuşlar var.
Saçlarında kuşlar var.
Defterlerine ve dosyalarına çizilmiş kuşlar var.
Konuştuğu zaman da tatlı tatlı şarkı söyleyen
bir kuşa benziyor.
Şiir gibi bir kitaptan bahsedeceğim sizlere… Sevgi yüklü ve sevgiyi size sözcükleriyle armağan eden bir kitap... Ali, çölün sınırında yaşayan Ali… Geceleri küçük kerpiç evlerinin damından yıldızlı gökyüzünün sonsuzluğunu izleyen ve mutlu olan Ali… Büyük büyükannesi yaşlı ve yürümekte zorlanıyor. Ali merakla soruyor. “Söylesene büyük büyükanne, tüm hayallerini gerçekleştirdin mi?” İç geçiriyor büyük büyükanne ve gerçekleştiremediği tek hayalini söylüyor. “Denizi göremedim.” Ali de cevap karşısında iç geçiriyor. Sabah şafak sökerken büyük büyükannesine “Gidiyorum. Sana denizi getireceğim.” diyor Ali. Kadın şaşırıyor. Ali kararlı. Ali, elinde bir kova, sırtında azığı ve su dolu çantasıyla yola koyuluyor. Büyük büyükannesinin hayalini gerçekleştirmek isteğiyle denize gidiyor.
Bundan sonrasını mutlaka kitaptan okuyun. Umut dolu, naif ve naif olduğu kadar da insanın kalbinin derinliklerinde hissedilen bir öykü... Kuşakları birbirine bağlayan sevgi… Hep olması ve hep hissedilmesi gereken bir duyguya hizmet ediyor kitap. Benim gönlümün en derini sızladı ve dilime “Offf! Ne güzel bir kitapmış.” sözcükleri dizildi. Ben edinin ve bu naifliği yaşayın derim. Fransız yazarın ve İspanyol illüstratörün bu naif kitabıyla tanışın.
Bir Damla DenizIngrid Chabbert · Uçanbalık Yayınları · 201826 okunma
Bazı kitaplar vardır, daha siz hikâyeyi okumadan görür görmez sizi etkisi altına alır. Bir Damla Deniz’i rafta ilk gördüğümde de çok seveceğimi hissetmiştim, yanılmadım.. Guridi’nin yalın ama bir o kadar da dokunaklı çizimleri ilmek ilmek işleniyor içimize. Yüz yaşındaki bir palmiyenin az ilerisinde yaşayan Ali’nin ve büyükannesinin hikâyesi, Bir Damla Deniz.
Birlikte yaşadıkları zaman diliminde günden güne nefes almakta ve yürümekte zorlanan babannesinin durumu Ali’yi endişelendirir.
Bir şeyler yapmak ister, ama ne yapacağını da bilemez. Bir gün yanına giderek büyükannesine sorulabilecek en güzel soruyu sorar: “Söylesene büyük büyükanne, tüm hayallerini gerçekleştirdin mi?” der. Büyükanne, aslında tüm hayallerini gerçekleştirdiğini; ancak çok istemesine rağmen denizi hiç göremediğini söyler. Babannesinin yanıtına o an cevap veremese de o gün aslında bir karar verir. Büyükannesinin tek hayalini gerçekleştirecek, yaşlandığı için gidemeyeceği denizi elinde kovası, sırtında çantası ile ona getirecektir.
Kaç yaşına gelmiş olursa olsun hayallerinden vazgeçmeyen büyükannelerden hayallerinin peşine düşen torunlara…
Bir Damla DenizIngrid Chabbert · Uçanbalık Yayınları · 201826 okunma
Bir torun ve babaanne hikayesi.
Ama size bütün hayatınızı sorgulatacağına inanıyorum.
Bir yanda hayata yeni başlayan bir torun, diğer yanda yürümek zorunda olduğu bütün yolları yürümüş bir babaanne.
Peki babaanne, hep yürümek zorunda olduğu yolları mı yürüdü? Yürümek istediği yolları yürüyebildi mi? Torunun bir sorusu ile, babaanne kendi hayatına dönüp bakıyor okuyucu kendi hayatına.
Baştan sona, çocukluğumdan bugüne kurduğum bütün hayalleri aldım, tek tek hallerini hatırlarını sordum. Hangisi eksik ettim, hangisini gerçekleştirdim baktım. Bir babaanne olsaydım şimdi, ne cevap veririm? Ölçtüm biçtim.
Babaanne, hiç deniz görmediğini söylüyor, bu hayalinin gerçek olmadığını söyleyince hikaye başlıyor.
Baştan sonra hikayenin vuruculuğunu tamamlayan sade görseller arkadaş oluyor bize.
Sonunda derin bir yürek burkulması, gözlerin yaşla istilası ile bitiyorsunuz kitabı.
Bir babaanne olacak kadar yaşayacağımızın garantisi yokken, babaanne olduğumuzda nasıl olacağımı düşünmeyi unutmayalım olur mu?
Bir Damla DenizIngrid Chabbert · Uçanbalık Yayınları · 201826 okunma