"Seni hiç bırakmayacağım. Yolumuz üstünde doktor ve ilaç buluruz, sen onu dert etme! Yarın sabah buradan çıkalım. Burası iki grubun arasında bir yer ve her an bombardıman altında kalabiliriz. Anlıyor musun dostum?"
#okudumbitti
#beyruttansevgilerle
#ismailalaca
#parsyayınları
1975,den 1990,a kadar beyrutta müslümanlarla hrisyanlarin arasında olan iç savaşı ele alıyor...Nadia ,nın kızı #k
İsmail Alaca :370548 leyla,nın anlatımıyla Nadia,nın yasadiklarını başına gelenleri okuyoruz... lakin ilahi adalet geçde olsa sahibini buluyor....
📚Benden herşeyimi alan Beyrut, söylesene bütün acılarını bana mı saklamıştın?...
Ben kitabınızı Gözyaşlarımla beğenerek okudum... Yazarımızın kalemi daim olsun okuduğum ikinci kitabı ve akıcıydı muhteşem bir kitabın sonuna geldim ...
#kitapyorumu
#okudumbitti
Aşk, ayrılık, savaş, özlem ve pişmanlık... Başta kitabın isminin neden Hurmalı Kurabiye olduğunu merak etmiştim. Bu merakımı tamamen tatmin etmek için okurken kendimi çok farklı olayların içinde buldum. Kapağına göre kendimce aşk kitabı olduğunu düşünmüştüm, fakat bir aşk konusunun ötesinde derin bir savaş konusu da
Kitap, iki farklı tarihte gerçekleşen konulardan oluşmaktadır. Konu, yakın tarihte gerçekleşen ve hâlâ devam etmekte olan Suriye savaşıdır. Kitapta savaş öncesi ve savaş sonrası geçişler çok güzel aktarılmış. Savaş öncesi dönemde, doksanlı yıllarda, kitabın karakterlerinden Tarık, antik kent Palmira'da turist rehberliği yapmaktadır. O yıllarda annesiyle birlikte Palmira'ya gelen Lia ile tanışır ve hikâye başlar. Tarık ve Lia, çıkan bütün engellere rağmen evlenirler ve ikiz çocukları olur. Lia, gün gelir ikiz çocuklardan birini yanına alarak Tarık'ı terk eder.
2000'li yıllarda en üzücü konu olan savaş başlar. Savaşın tüm gerçek yüzü, açlık, sefalet, ölüm ve umuda kaçış.. Her bir konuyu yüreğinizin en derininde hissediyorsunuz.
Kitap, konusu ve anlatımı itibariyle çok güzeldi. Çok akıcı, merak uyandırıcı ve sade bir dille anlatılmış. Tek üzüldüm nokta kitapta yer alan imlâ hatalarıydı. Okurken illaki rahatsız ediyor ve yazarın emeğine üzüldüm. Konusunun ve anlatımının bu kadar güzel olduğu bir kitapta bu gibi hataların olmaması gerektiğini düşünüyorum. İşte burada gerçekten yayınevinin ve editörün rolü çok önemli oluyor..
Tarık ve ailesi savaştan kaçabilecekler mi? Tarık'ın en yakın arkadaşı Zafir'e neler oldu? Lia, ikiz çocuğuna kavuşabilecek mi? Emani, Alya, Bahira ve Yaser neler yaşadı? Tüm bunların cevabı kitapta. Kitap 459 sayfa ama bir solukta okunacak akıcılıkta bir kitaptı.
Okumayan herkese tavsiye ederim
Başka kitaplarda görüşmek ümidiyle, okuma sevgisiyle kalın
HURMALI KURABİYE
“İnsan kaderinden kaçamıyor unutmak istediği ne varsa aslında unutmuyor sadece unutmuş rolü yapıyoruz ve bu role o kadar alışıyoruz ki zamanla gerçekten unuttuğumuzu sanıyor ve hiç aklımıza getirmiyoruz. Ama en önemli şeyi atlıyoruz, insan geçmişi ile vardır iyi veya kötü yaşanmış bir geçmişimiz var. İnsan geçmişini unutmasa,