Jamil Ahmad Sözleri ve Alıntıları
Jamil Ahmad sözleri ve alıntılarını, Jamil Ahmad kitap alıntılarını, Jamil Ahmad en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"...Adamın kucağına oturup bir insanın nasıl bu kadar yaşlanabileceğini sormuştun. ... Yaşlı adamın verdiği cevabı hatırlıyor musun ? ... 'İşin sırrı çiğ soğanda. Ben çiğ soğan yiyerek bu yaşa geldim, 'dedi. Ardından, senin başının üzerinden bana doğru baktı; gözlerimiz buluştuğunda birbirimizi anladık biz. O gün sana söylediği şey hayatın sırrıydı. İnsan acı ve nahoş şeyleri yutabiliyor ve sindirebiliyorsa hayatını sürdürebilir."
Yakamoz Kitap / Sonsuz KitapKitabı okudu
Yüzyıllarca hiç değişmeyen geleneklerin ve aşiretlerin acımasız baskısı altında ezilen insanların öyküsü..
Sayfa 1Kitabı okudu
"Ağlamayı bırak evlat ,"
Ağlamak insan için tıpkı kavanozdaki bal gibidir .
Bal nasıl sinekleri çekerse ağlamak da belayı çeker .
Sayfa 43Kitabı okudu
Vicdan; zengin bir adamın evinde yaşayan fakir bir akraba gibidir.
Sayfa 46Kitabı okudu
Her zaman, ait olduğum halkı ve babamın topraklarını tanımadan kendimi de tam olarak tanıyamayacağımı hissettim. Benim yerimde olsan sen de aynı şeyi yapardın bence."
Ağlamak insan için tıpkı kavanozdaki bal gibidir. Bal nasıl sinekleri çekerse ağlamak da belayı çeker.
Sayfa 44Kitabı okudu
-Nasılsın peki?
-pek iyi değilim, psikiyatrisim intihar etmiş ve mektubunda beni suçlamış.
Sayfa 15 - .
"Mısırlarımın koçanları boş olacaksa bırak da boyları düşmanlarım kadar olsun." Afridi atasözü.
Sayfa 155Kitabı okudu
Umut, bir hayvan gibi hızlıdır ve birden ölmez; daha çok yavaşça kuruyan bir bitkiye benzer.
Sayfa 88Kitabı okudu
İnsan acı ve nahoş şeyleri yutabiliyor ve sindirebiliyorsa hayatını sürdürebilir.
Sayfa 94Kitabı okudu
Yüzyıllar süren aşağılama, bu İnsanlarda bir travma yaratmıştı. Kendileriyle, dilleriyle veya kültürleri ile gurur duyanların sayısı çok azdı
Yüzyıllarca hiç değişmeyen geleneklerin ve aşiretlerin acımasız baskısı altında ezilen insanların öyküsü...
Ağlamak insan için tıpkı kavanozdaki bal gibidir. Bal nasıl sinekleri çekerse ağlamak da belayı çeker.
" -Ben ilerliyorum. Develer ölmemeli. Başımın üzerine Kur'an koyarak yürüyeceğim. Hiçbir şey yapamayacaklar bana." .... Daha 50 metre bile gidememişlerdi ki makineli tüfeklerle ateş başladı ve develeri kurşun yağmuruna tuttu. Ateş ayrım yapmıyordu. Adamlar , kadınlar ve çocuklar öldüler..."