Aslında, fırçanızı sürdüğünüzde, cila moleküllerini hizalarsınız; bu yüzden, ışığın kırılma açısı her yerde aynı hale gelir, o zaman da parlar! Cila yapmak, bilimde, molekülleri hizalamaktır. Anlıyor musunuz? 
“Bilimde, imgeler hem test edilir hem de hiç sevilmezler. İlk imgeler çoğu zaman ilk hatalardır. Kaldı ki, okul kitaplarınıza her zaman şüpheyle yaklaşın” diye sürdürüyor bir parça alaycılıkla, “ doğru sayılan hatalarla doludur bu kitaplar!”
Ateşin şiir hâli, ateşin aşk hâli, ateşin ten hâli, ateşin edebiyat hâli, ateşin bilim hâli, ateşin teknoloji hâli, ateşin düşünce hâli, ateşin hayal hâli, ateşin öldürücü hâli, ateşin günlük kullanım hâli, ateşin mitolojik hâli, ateşin sembolizm hâli, ateşin metafizik hâli...
Tarihsel hafızamızı şöyle bir yokladığımızda, bütün medeniyetlerin kültüründe, mimarisinde, dinî inançlarında, edebiyatlarında, eğlencelerinde, sanatlarında, kutsallarında ateşin ciddi bir yeri olduğunu görürüz. Yazar da bu kitabında Gaston Bachelard' ın Hülyası üzerinden varlığın (ateşin) farklı boyutlarını gözönüne sermiş. Meşhur fil metaforunda olduğu gibi, varlığa tek boyutla bakılmadığı ve varlık tek boyuta indirgenmediği zaman çok boyutlu bir görme biçimi ortaya çıkacaktır.
Kitabın, üzerine konuşulacak derin meseleler taşıdığını düşünüyorum.
Tavsiye ederim.