Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
Jennifer L. Armentrout
En Yeni Jennifer L. Armentrout Yorumları ve İncelemeleri
En Yeni Jennifer L. Armentrout sözleri ve alıntılarını, en yeni Jennifer L. Armentrout kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Karakterleri seviyorum, okurken sıkılmıyorum ama şu tanrıların isimleri ve ne işe yaradıkları hakkında yazılanlar uzuyor da uzuyor. Çok fazla düşman var, tanrıların aile ilişkileri çok karmaşık. Onları görmezden gelirsek seriye devam ederim.
Merhaba yazardan okuduğum ikinci kitap. İlk okuduğum kitabı sonsuza dek sen di onu da çok sevmiştim bu kitabı da çok sevdim.
"Damat" lakaplı bir seri katil, kaçırdığı kızlara türlü türlü işkenceler ederek öldürüyor ve cesetlerini belirli bir yere bırakıyor. Ana karakterimiz Sasha da damat tarafından kaçırılan bu kızlardan biri, onlardan tek farklı Sasha'nın seri katilin elinden sağ olarak kurtulan tek kurban olması.
Uzun bir tedavi süreci yaşayan Sasha, yaşadığı kasabadan ayrılıp kendine yeni bir hayat kuruyor. 10 yıl sonra annesinin, arkadaşlarının ve tabiki ilk aşkının yaşadığı kasabaya geri dönüyor çünkü katilin öldüğünü düşünüyor.
Kasabaya döndüğü andan itibaren başına korkunç olaylar gelmeye başlıyor. Damat öldüğü için başına gelen olayları çok da ciddiye almıyor. Korkusunu, tedirginliğini içinde yaşıyor.
Üst üste kaçırılan ve öldürülen kadın haberleriyle Sasha yeniden alt üst oluyor.Olayların hepsi Sasha geldikten sonra oluyor ve tabi ki Sasha ile bağlantılıdır.
Her şeyin geride kaldığını düşünürken, yeniden başlayan olaylar karşısında tek desteği, yıllar önce kaçar gibi arkasında bırakıp gittiği Cole 'dur. Cole Sasha'yı korumak için elinden geleni yapar.
Acaba öldü sanılan damat yaşıyor muydu yoksa katili taklit eden başka biri mi işliyordu cinayetleri?
Cinayetlerin işlendiği yeri okuyunca şok oldum eminim siz de çok şaşıracaksınız.
Gerilim, polisiye, aşk, korku her şey vardı diyebilirim.Cole 'un aşkına hayran oldum.
Çok güzeldi ben keyifle okudum siz de keyifle okuyun
Hayal kırıklığı...
Her yerde övgülerini gördüğüm bu seri benim için hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benim fantastik bir kurgudan beklediğim en önemli şey yazarın kendini tekrar etmemesi ve yazılan her bölümün konu akışına, işleyişe katkıda bulunmasıdır. Bu kitapta bu ikisi de yoktu. Kitabın yarısı Poppy ve Casteel’ın sevişmesiyle ve grup sekse özendirmeyle doluydu. Olaylar öyle yavaş ve sıkıcı ilerledi ki kitaba elim gitmedi. Ancak Nyktos’un uyandığı sahneden sonrasını keyifle okudum diyebilirim o da takriben son 150 sayfayı kapsıyordu.
Karakterleri de çok benimseyemedim. İkisinin hormonlarını kontrol edemeyen ergenler gibi her fırsatta sevişmesi, Casteel’ın her daim elini Poppy’nın bacak arasında tutması, sürekli aralarında geçen cinsel diyaloglar bana çok itici geldi. Kitaplardaki sevişme sahnelerine karşı değilim dozunda oldukça kitaba zevkte katar ama yazar gerçekten dozunu kaçırmış. Konusu fantastik kurgu değil seksti. Yazarı da tebrik etmek lazım, çok güzel bir konu ancak bu kadar berbat edilebilirdi.
Kitabı çok yerde bırakmayı düşündüm. Ama huyum kurusun okurken işkence çeksem de aldığım serileri bitirmeden rafa kaldıramıyorum. Seri hakkındaki yorumlara aldanıp 4 kitabı birden aldığım için çok pişmanım. 4. Kitabı okumak için ne zaman kendimde bir güç bulurum bilmiyorum ama hemen okuyup bu seriyi kitaplığımın en dip kısımlarına kaldırmakta oldukça cazip geliyor.
İlk kitaba göre çevirisi ve edisyonu çok daha iyiydi. İlk çeyreğini okurken oldukça sıkılsam da yarısına gelince kitap daha akıcı bir hal almaya başladı. Bence yazar olayları oldukça yavaş işliyor, bu da kitabı okurken beni çok zorladı. Ortalamanın üstünde ama beni tatmin edecek derecede sevdiğim bir kitap olmadı. Ama seriye devam edip ilerleyen zamanlarda neler olacağına bakacağım.
Vasat
Büyük beklenti ve heyecanla aldığım bir kitaptı ama çokta sevmedim. Belki de sebebi Dex’in amatör çevirisi ve berbat edisyonu olabilir. Şöyle ki, diyaloglar arasında satır bırakılmadan aynı paragraf içinde peş peşe karakterlerin diyaloglarını okudum. Diyalogların arasında herhangi bir betimleme de olmadığı için hangisi ne söyledi hep birbirine karıştı. Ayrıca noktalamalarda da sıkıntılar vardı mesela, diyalog başında tırnak işareti koyulmuş ama diyalog bitmiş gitmiş hala tırnağı kapatmamışlar, diyalog devam ediyor sanıp saf gibi anlamaya çalışıyorum. Bu problemler kitabın sadece ufak tefek kısımlarında değil baştan sona karşılaştığım bir durumdu. Belki de bunun gibi sorunlardan dolayı kitap beni sarıp içine çekmedi.
Tüm bunların yanında ilk 200 sayfayı okumak gerçekten çok zordu. ‘’Bakire’’, ‘’Yükselmiş’’ gibi kavramlar kitabı alırken çok ilgimi çekmişti, bambaşka bir kurgu okuyacağımı düşünmüştüm. Bu yüzden kitabın yarısına kadar motivasyonumu yüksek tutmaya çalışarak okudum. Ama bence kurgu da kuvvetli değildi.
Olaylar bazen çok yavaş bazen de çok hızlı gelişti. Olayın altyapısını oluşturmadan kendimi pat diye olayın içinde buldum. Ana karakterler ile bir bağ kuramadım. Yazarın kalemiyle mi alakalıydı yoksa edisyonla mı alakalı bir sıkıntı mı var bilmiyorum ama güzel olduğunu iddia edemeyeceğim. Ortalama bir kitaptı. Ne iyi ne kötü tam anlamıyla vasat…
Tüm seriyi almış bulunmamdan dolayı ikinci kitaba da şans vereceğim umarım ikinci kitap daha çok ilgimi çeker ve seriyi tamamlayabilirim.
Dikkat spoiler içerir :)
Herkese merhabalar.Bugün sizlere uzun zamandır okuma listemde olup nihayet okuma fırsatı bulabildiğim Kan ve Külden kitabını yorumlamaya geldim.Şimdi öncelikle kitabın konusundan bahsedeyim.Yalnız yorumuma başlamadan önce spoiler uyarısı vermek istiyorum haberiniz olsun.Poppy,yani kısaltma adı bu normalde Penellaphe.Eski zamanlarda bakire ismi
Bu kitabı serinin diğer kitaplarından daha çok sevdim diyebilirim. Harikaydı! Muhteşemdi! Özellikle sona yaklaştığımızda dehşet olaylar oldu ve asıl olaylar bu kitaptan sonra başlayacak hissine kapıldım. Poppy gerçekten her geçen gün gücünün daha çok farkına vardı ve özler onun içerisinde adeta daha fazla güçlenmesine neden oldu. Bu kitabın en
"Bazı şeyler unutulamaz ya da affedilemez."
"Korkuya sahip olmak zayıflık değildi. Sadece aptallar ve sahtekarlar korku hissetmediklerini iddia ederdi."
Ben bu serinin ilk kitabını bir sene beklettikten sonra okumuştum.sonra 2inci kitabı nasıl alayım bir şey yapayım derken, şurada birkaç ay önce aldım ama devamı hâlâ yok. Kim
Uzun zamandır bu kadar kötü bir kitap okumamıştım. Karakterlerinden tutun da olay örgüsüne kadar her şey karman çorman bir hâlde.
Kitapta sürekli olarak bir şeyler oluyor. İlk sayfasından son sayfasına kadar alakalı ya da alakasız sürekli bir aksiyon dönüyor. Her on kelimeden ikisi "bakire". Tamam Jennifer ablacığım anladık, karakterin bakire ve tek özelliği de bu. "Cringe"den öldüm yemin ederim. Krallığı ve dünyayı bakireliği ile kurtarması gereken bir kız var kitapta yahu ve tutmuş buna 4.28 vermiş, 2020'nin kitabı seçmişsiniz. Her koridorda kızı belli başlı vücut parçalarına dokunmak suretiyle taciz etmeye çalışan adamlardan bahsetmiyorum bile.
Sürekli kendini ajite eden, bir misyon yüklenen ama vizyonu bile olmayan, üç cümlesinden biri "insanların bana değil dokunması, bakması bile yasaktı" olan, kişisel özelliklerini asla anlayamadığımız çünkü kişiliği olmayan bir karakter okumak falan istemiyorum ben artık. Böyle saçma kadın karakterleri 1995'te geride bıraktık sanıyordum ama yeniden hortlamışlar belli ki.
Dex yayınevinin fecaat çevirisi ve editörlerinin olmayan Türkçe bilgisinden bahsetmek bile istemiyorum. Umarım tez zamanda Türkiye kitap piyasasından silinirsiniz.