undefined Jonathan T. Reynolds Sözleri ve Alıntıları
undefined Jonathan T. Reynolds sözleri ve alıntılarını, undefined Jonathan T. Reynolds kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
... Gerçek ise, zorluk karşısında bile Afrika'nın bir yaşam ve çeşitlilik kıtası olduğudur. Yoksulluk vardır, ama aynı zamanda zenginlik de vardır ve bu zenginlik para ve mal şeklinde olmasa da, genellikle aile ve toplum şeklinde mevcuttur. Zorluk karşısında da sevinç ve kararlılık vardır. Afrika'ya ilk kez gelenlerin çoğu, sadece yoksulluk ve zorluktan dolayı şok yaşamazlar. Aynı zamanda bu şartların Afrika ruhunu yenilgiye uğratmak yerine Afrika ruhunun bunları yenilgiye uğratmış olduğu gerçeği de onları şaşırtır. Afrika'da hiç yaşamamış olanlar için bu tanımlanması zor bir paradokstur; ama bu, çok az insanın Afrika'ya sadece bir kez gitmesinin ve kıtadan ayrılan birçok Afrikalının daha sonra geri dönmesinin sebeplerinden biridir. Afrika pasif olarak dışarıdan gözlemlenirse, ölüm imgeleri bombardımanına yakalanılır. Afrika'da bulunulursa, yaşamın canlılığının ta kendisi ağır basar.
Amerikalılar ve Avrupalılar bisiklet ve piyano istedikleri için, buharlı gemiler kauçuk ve fildişi toplayarak ve arkalarında cesetler ve kesilmiş eller bırakarak Kongo havzasını dolaştılar.
Vergilendirmenin birçok çeşidi vardı; bunların bazıları oldukça yaratıcıydı. Erken dönemde Afrikalıları vergilendirmenin en yaygın yöntemlerinden birisi, hane vergisiydi. Vergi tahsildarları bir kasaba veya köyü ziyaret eder, çatıları sayar ve topluma, ev sayısına dayalı bir vergi faturası çıkartırdı. Buna karşı hızlı bir şekilde geliştirilen bir çözüm olarak daha az sayıda ama daha büyük evler inşa edildi ve böylece yetkililer kelle vergisi (kişi başına vergi) ve ölçek değişikliğinden daha az etkilenecek başka şeylere dayalı vergiler gibi diğer türde vergilere geçtiler. Örneğin Zengibar'da adanın balıkçı toplumlarını para ekonomisi ve vergi dünyasına çekmek anlamına gelen bir kano vergisi vardı.
Portekizlilerin on beşinci yüzyılın başında Atlantik'i keşfi, yeniden fethin(reconquista), yani Müslümanların hakimiyetindeki İber Yarımadası'nın Müslümanlardan geri alınmasına yönelik askeri girişimin bir tür denizcilikte uzantısıydı.
"[Biz] bir zincir içinde kendimizi birbirimize bağlamak için bir araya gelmek istiyoruz. Öyle ki herhangi bir devlet, içimizden birini hepimizle mücadele etmeksizin çekip almasın."
Kwame Nkrumah (Gana'nın kurucusu ve ilk devlet başkanı)
Afrikalılar olarak ulusal özgürlüğü elde etmek için birlik olmada oldukça başarılı olurken, ekonomik kalkınma ve siyasi istikrar için birleşmede tamamen başarısız olduk
Herero ulusu ülkeyi terk etmelidir. Eğer bunu yapmazlarsa, onları zorla çıkaracağım... Alman bölgesi içinde silahlı veya silahsız, sürüye sahip olsun veya olmasın, Herero kabilesinden herkes vurulacaktır. Bölgede hiçbir kadın veya çocuğa da izin verilmeyecektir; kendi insanlarının yanına gönderilecek veya vurulacaktır. Bunlar, güçlü Alman imparatorunun büyük Generali olarak büyük Herero ulusuna söyleyeceğim son sözlerimdir...
Bu sözler Alman Generali Lothar von Trotha'ya aittir yirminci asrın ilk soykırım emridir. Güneybatı Afrika'da yaşayan Herero ve Nama halkalarının neredeyse tamamı öldürüldü. Kalan az sayıdaki halk ise toplama kamplarına götürüldü ve daha sonra Nazilerin üstün ırk deneyine maruz bırakıldılar.