Jonathan Westphal

Jonathan WestphalZihin-Beden Problemi yazarı
Yazar
0.0/10
0 Kişi
9
Okunma
1
Beğeni
563
Görüntülenme

Hakkında

Jonathan Westphal zihin felsefesi, metafizik, bilim felsefesi, dil ve estetik felsefesi ve mantığı üzerine çalışan akademik bir çalışmadır. Son zamanlarda zaman felsefesi ve insan özgürlüğü anlayışı ile ilgilenmeye başladı. Felsefe tarihinde çoğunlukla Wittgenstein ve Leibniz üzerinde çalıştı.
Unvan:
Yazar ve Akademisyen
Doğum:
14 Ocak 1951

Okurlar

1 okur beğendi.
9 okur okudu.
1 okur okuyor.
11 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Nagel bizden şunu istiyor: Bir yarasa olmanın nasıl bir şey olduğunu anlamaya çalıştığınızı hayal edin. Nagel'in iddiasına göre, tamamen dışarıdan bakarak bildiğimiz haliyle, bir yarasa olmanın öznel deneyimi bize kapalıdır. Şimşek, gök gürültüsü gibi bir nesnel olgu, tam ve nesnel olarak anlaşılabilir. Bize yabancı bir karakterde olan yarasanın bilincinin öznel deneyimi ne tam ne de nesnel olarak anlaşılabilir.
Sayfa 122Kitabı okudu
Kollarımın arasında perdelerin olduğunu, bunların günbatımından şafağa kadar uçmamı ve ağzımla böcek avlamamı sağladığını, görme duyum çok zayıf olsa da, yüksek frekanstaki ses sinyallerinin etraftaki nesnelere çarpıp geri dönmesiyle çevreyi algıladığımı veya gün boyunca bir tavan arasında ayağımdan asılı olarak baş aşağı yaşadığımı hayal etmek işe yaramayacaktır. Bunları hayal edebildiğim kadarıyla (ki pek fazla hayal ede miyorum) anlayabildiğim ancak bir yarasa gibi davranmanın benim için ne gibi bir şey olduğudur. Ama mesele bu değildir. Benim anlamak istediğim, bir yarasa için yarasa olmanın nasıl bir şey olduğudur.
Sayfa 122Kitabı okudu
Reklam
Filozoflar ve diğer bazı kişiler bu "Nasıl bir şeydir/ Neye benzer?" sorusuna Latince bir isim vermişlerdir: quale (teki|, "kua-le" olarak okunur) ve qualia (çoğul, "kua-lia" şeklinde okunur). Bir fincan kahve gördüğümde veya diğer bir deyişle fincanı algıladığımda, deneyime bağlı kualenin farkındayımdır; ama aynı bilgiyi taşıdığı halde bir video kaydında bu farkındalık herhalde hiç bulunmamaktadır. Video görüntülerinin bilinci yoktur. Bilincin söz konusu olabilmesi için birisinin video filmine bakması gerekir.
Sayfa 23 - Mitt Press - Pan Yayıncılık, Birinci Baskı: Haziran 2020Kitabı okudu
Bu yüzden, fiziksel ile psikolojik araştırmaların arasındaki büyük uçurum, ancak bizler alışageldiğimiz basmakalıp anlayışlarımıza boyun eğdiğimiz müddetçe var olmaktadır. Bir renk, biz onun ışık kaynağı, diğer renkler, sıcaklıklar, uzamlar ve benzeri ne olan bağımlılıklarını dikkate alırsak, fiziksel bir öğedir. Ama rengin retinaya (veya bedenin diğer bölümlerine) bağımlılığını göz önüne aldığımızda, renk psikolojik bir öğedir, bir duyumdur. Bu iki alanda, konu edilen şey değil ama bizim inceleme yönümüz farklıdır. Mach, The Analysis of Sensations, (Duyumların Analizi) 17-18.
Sayfa 209Kitabı okudu
Tarafsız tekçiliğin görüşü şöyledir: Esas olan ne zihin ne de maddedir ve her ikisi de daha temel, tarafsız ve bazı yönlerden kualiaya çok benzeyen öğelerden oluşmuştur. Dünya veya insan beyinleri kualiayı üretmez, kualia benzeri şeyler veya olgusal nitelikler dünyayı oluşturur. "Bedenler duyumları üretmez, fakat duyum blokları (öğe blokları) bedenleri oluşturur."42 Son zamanlarda, panpsişizm ve panprotopsişizme olduğu gibi bu görüşe karşı da ilgi yeniden artmıştır, Tarafsız tekçilik de dahil, tarafsız görüşlerin tekrar canlanmasının sebeplerinden biri, olgusal niteliklerin fiziksel olmamayı inatla sürdürmesidir, Bu inatçı özellikleı; 20. yüzyılda onları analizle bertaraf etmeye yönelik en güçlü girişimlere bile direnmiştir, Ancak, şimdilerde tarafsız görüşlerin destekçileri, tarafsız tekçiliğin renkler sesler gibi olgusal öğelerini, fizik biliminin tanımladığı dünyadaki somut dinamik olaylar olarak yorumlama eğilimindedir. Mesela, Eric Banks "Özellikler basitçe, ister görülsün ister görülmesin, etrafimızda daima cereyan eden olayların güçlerinin somut dışavurumudur''aa diye yazmıştır, Bu, Locke'un temsili gerçekçilik görüşüyle neredeyse aynıdır, Locke'a göre farkında olduğumuz şey, dışımızdaki gerçek dünya değil, o dünyanın bir temsili, bir zihinsel görüntü, bir duyum veya algılamadır. Bu zihinsel görüntü, duyu veya algı, Banks'a göre beynin içindeki dinamik ve fiziksel bir olaydır. 42: Ernst Mach, The Analysis of Sensations (Duyumların Analizi), çev. C.M.
Sayfa 201 - Mitt Press - Pan Yayıncılık, Birinci Baskı: Haziran 2020Kitabı okudu
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
Henüz kayıt yok