People dergisinin “Yüreğin Kraliçesi” adını verdiği, New York Times’ın Çok Satanlar listesinin değişmez yazarı Judith McNaught, 1944 yılında Amerika’da doğdu. Daha önce radyoda program yapımcılığı yapan ünlü yazar, 1978 yılında yazmaya başladığı aşk romanlarıyla büyük bir hayran kitlesi oluşturdu. Öykü kurmada, masalsı atmosferler yaratmada ve aşkı anlatmadaki ustalığıyla tüm eleştirmenlerden tam not alan McNaught vazgeçilmez eserlerini Houston’daki evinde yazmaya devam etmektedir.
Judith McNaught ülkemizde de en çok sevilen yabancı yazarlardandır ve çok geniş bir okuyucu kitlesine sahiptir.
Unvan:
Amerikalı Yazar
Doğum:
San Luis Obispo , California , Amerika Birleşik Devletleri, 10 Mayıs 1944
(ÇIKIN ÇIKIN GELİN #42027708 )
Sevgili muhterem 1K ailem, 😊
Bir etkinlik düzenlemek istiyorum. Kadınlığa, kadın olmaya, kadın olmayı anlamaya dair…
Dünya kadınlar gününe 10 gün kalmışken "emeği" daha çok anlayalım istiyorum ve kadın yazarlarımızı daha çok okumaya davet ediyorum sizleri. Umarım bu
Meredith ve Matt arasında geçen sevgi, ihanet, acı, özlem, korku, ümit gibi duyguların yer aldığı, başkalarının engeli ile yıllarca birbirinden uzak kalan iki insanı anlatan bir aşk roman. Aşk romanları sevenler için okumasını tavsiye ettiğim güzel bir roman .
Bütün seriyi bitirip yorumumu öyle yapacağım çünkü tüm aileyi tanımış oluyorum hiç birini atlamadan ... Hem karşılaştırmalı daha güzel olacağını düşünüyorum hepsi tek yorumda ve önümüzde olacak şekilde :)
Judith McNaught benim en sevdiğim yazarlardan biridir. Ne yazsa okurum diyebileceğim ender yazarlardandır. Genelde tarihi aşk romanları unutulmayacak gibidir ama güncel romanları da bir o kadar kaliteli. Artık kitaplarının çevirisinin yapılmaması bizler için gerçekten büyük kayıp. Yayınevleri böyle kaliteli yazarlar yerine iki kelimeyi bir araya zor getiren, kelime dağarcığı bir elimin parmaklarını geçmeyen, sosyal platformlarda ergen çocukların okuma oranına göre yazan insanların kitaplarını basmayı tercih ediyorlar. Belki bu kitapta da bilim, sanat veya kültür anlamında kendinizi gelişirecek bir şey bulamazsınız ancak, düzgün davranış, önyargının kötülüğü, hiç bir şeyin görüntüden ibaret olmayacağı gibi insanı değerlerin önemini öğrenir veya tekrar hatırlamış olursunuz. Bu da kaliteli zaman demektir...