Klaus Mann Sözleri ve Alıntıları
Klaus Mann sözleri ve alıntılarını, Klaus Mann kitap alıntılarını, Klaus Mann en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Dans ediyor, gevezelik ediyor, flört ediyorlardı. Kendilerine, birbirlerine ama en çok da güce, böylesine lüks eğlenceleri mümkün kılan güce hayranlık duyuyorlardı.
Sayfa 19 - Everest Yayınları. 1. Basım. Haziran 2019. Çev: Mahmud Sami Türk
Mücevherler mi yoksa rütbeler mi daha çok ışıltı yayıyor, tespit etmek mümkün değil.
Sayfa 18 - Everest Yayınları. 1. Basım. Haziran 2019. Çev: Mahmud Sami Türk
Great Dictator
Fikir sahibi insanların rüyaları, talepleri, ümitleri diktatörlükte gerçekleşir mi?
Sayfa 43 - Everest Yayınları. 1. Basım. Haziran 2019. Çev: Mahmud Sami Türk
Bütün salonlara suni kokular püskürtülmüştü; insanların tüm ülkeye yayılmış o yavan ve tatlı kan kokusunu almaları istenmiyordu. Gerçi bu kan kokusu seviliyordu ama böyle kibar bir toplamtıda ve yabancı diplomatların yanında azıcık utanç verebilirdi.
Sayfa 18 - Everest Yayınları. 1. Basım. Haziran 2019. Çev: Mahmud Sami Türk
“Oyuncudaki tüm insan hatalarını affederim, insandaki hiçbir oyuncu hatasını affetmem.”
Goethe.
Sayfa 9 - Everest Yayınları. 1. Basım. Haziran 2019. Çev: Mahmud Sami Türk
Şu süslü püslü insanların neşesi içimi rahatlatıyor diyemem. Kuklalar gibi tuhaf kasılmalar ve tutuk tutuk hareket ediyorlar. Gözlerine sinmiş bir şeyler var, bakışları iyi değil, bakışlarında çok fazla korku, çok fazla gaddarlık görülüyor.
Sayfa 13 - Everest Yayınları. 1. Basım. Haziran 2019. Çev: Mahmud Sami Türk
İnsan, ruhla nefis arasında titreyen bir varlık olarak, şehvetiyle en yüksek sorumluluklar ikilemi içinde nasıl oradan oraya çekiştiriliyor; sanki içindeki hayvanla içindeki Tanrı savaşıyor; vücutla ruh, hantal olanla kanatlı olan...
Zira meydana gelen herşey,
Layıktır yok olmaya.
Bu yüzden daha iyidir, gelmesin hiçbir
Şey meydana..."
Hepimizin gerçeğe ihtiyacı var, yaşadığımız günlerde pek ender bulunan bir nesne.
Sayfa 43
Ne zaman Tölz'deki bahçeleri düşünsem ağaçların ara sında onun rengarenk örgülü kıyafetlerini görürüm. Annemin bize öyle gelirdi, ki sınırsız sayıda renkli örgülü kıyafeti vardı;
onlara Bulgar ya da Romen işi derdik. Onu, kuşluk vakti, saat on civarında bize, oyun oynadığımız yere, ikinci kahvaltı olarak tereyağlı ekmek ve elma getirirken görüyorum. (Tereyağlı ekmeğin tadı bahçede, hele bir de açsak, kahvaltıdakinden çok daha farklı olurdu; bize gerçekten de bambaşka bir ekmekmiş gibi gelirdi..3
Sayfa 30 - Saltokur Yayınları Mart 2020Kitabı okudu
Hatıralar bazen içine girmek zorunda olduğumuz küçük cehennemler gibidir.
Ah, keşke hatıraları en ince ayrıntısına kadar incelerken bile onların bütün büyüsünü koruyan Proust gibi zarif ve kusursuz bir zihne sahip olabilsek ...
Sayfa 10 - Saltokur Yayınları Mart 2020Kitabı okudu
1914'ten 1918'e kadar hiç silah sesi duymadık. Hay ı r, bir silah sesi duyduk. Savaşın tam ortasında1914'ten 1918'e kadar hiç silah sesi duymadık. Hayır, bir silah sesi duyduk. Savaşın tam ortasında bir zamandaydı.
Sonbaharın ilk günleri ya da yazın son günleriydi. Kesin olan bahçede dökülmüş yapraklar olduğu. Klaus Pringsheim Amca akşam yemeği için bizdeydi, oldukça seyrek gelirdi bize ve biz de onu çok severdik, sürekli bize gaddarca bir tarzda ta kılmasına rağmen. Y emekten önce hepimiz çalışma odasında toplandık. bir zamandaydı.
Sonbaharın ilk günleri ya da yazın son günleriydi. Kesin olan bahçede dökülmüş yapraklar olduğu. Klaus Pringsheim Amca akşam yemeği için bizdeydi, oldukça seyrek gelirdi bize ve biz de onu çok severdik, sürekli bize gaddarca bir tarzda ta kılmasına rağmen. Yemekten önce hepimiz çalışnaı odasında toplandık...
Sayfa 89 - Saltokur Yayınları Mart 2020Kitabı okudu
Fikir sahibi insanların rüyaları, talepleri, ümitleri diktatörlükte gerçekleşir mi?
Sayfa 43Kitabı okudu
Mükemmellik varsa bir yerde doğal olamaz, kurgu olabilir ancak.
Davranışlarındaki şeytani doğruluk yüzünden bütünüyle tekinsiz görünüyordu.