Kutadgubilig Dergisi Sözleri ve Alıntıları
Kutadgubilig Dergisi sözleri ve alıntılarını, Kutadgubilig Dergisi kitap alıntılarını, Kutadgubilig Dergisi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Heidegger
Her varolan, mekanda yer almak zorunda olup sürece mahkumdur. İnsansa, mekanını kendine ve ötekilere belirlemek suretiyle irdeler. Kendisi ile birlikte mekanının tabi olduğu süreçliliği çözümleyerek zamana ulaşır. Zamana malik olup onda var olan, bir tek, insandır. Zamanına göre, kişi, mekanını tayin eder; mekanına bakarak zamanını ayarlar. Aklıyla, duygularını da ayar vererek, yürüttüğü bahse konu işlem, insana bilincini kazandırır. Söz konusu işlemi yürüten kim? sorusuna aklımla duygularıma da ayar vererek yürütülen işlem bana ait, benimdir cevabı, özbilinci tevlit eder. Akıl da duyguda yürütülen işlem de ben de olup bendendir düşünüşü özbilinçtir.
Sayfa 224Kitabı okudu
İnsan sadece dil aracılığıyla insandır; fakat insan dili icat etmek için önceden insan olmak zorundadır.
Sayfa 76Kitabı okudu
"Kuzey ve Orta Asya dinleri Şamanizm'i her yönden aşarlar."
Sayfa 268 - Ekim: 2005, VII. ve VIII. Yüzyıllarda Orhun Türklerinin Dini İnanışları, Jean-Paul Roux, çev. Aykut Kazancıgil, Alıntı: EliadeKitabı okudu
Kant'ın Görüşünde Hürriyet ve Hukuk Devleti
"Nietzsche; 19. yüzyılın, yürürlükteki yönetimi haklı çıkaracak teoriler arama gayesi güttüğünü ve bunun sebebinin isteme güçsüzlüğü ya da gelecek korkusu olduğunu gösterdi."
Sayfa 75 - Kutadgubilig DergisiKitabı okudu
Kaba kuvvetle gözetlensek bile
Riayet etmemiz gereken tek şey
Çobanı olmamız gerektiği
Uzun zamandır bizden esirgenen özümüzün.
Sayfa 168Kitabı okudu
Tahribat, varlıktan ortaya çıktığı kadar, yeryüzünü saran bir dünya olayı olduğundan, insanlar onun üzerine yargıda bulunmaya asla cüret edemiyorlar: Çünkü sadece bireyler ve gruplar arasında günlük fikir yürütme kavramı her zaman çok dar olmakla kalmıyor, aynı zamanda çok kolay yargıda bulunan kişi burada onu yiyip bitiren tartışma ve sıkıntının tuzağına düşüyor; ya da kendi etrafına alelacele inşa ettiği ön cephenin ardını artık göremeyip kendini üstün görmenin kölesi haline geliyor.
Sayfa 152Kitabı okudu
"İbn Sinâ'nın tıbbıyla sıtmayı kesmeğe muktedir olmayacağımız gibi Câhız'ın kimyası ve İbn Rüşd'ün hikmetiyle de ne demiryolu lokomotifiyle vapuru yürütebiliriz, ne telgraf kullanabiliriz. Bunun için biz, ulema-yı İslâmın âsârıyla uğraşmağı tarih ve âsâr-ı atîka ulemasına bırakarak, temeddün etmek ister isek ulûm ve fünûnu Avrupa medeniyet-i hâzırasından almalıyız."
Sayfa 279 - Kutadgubilig DergisiKitabı okudu
Ölebilen varlık olarak insan, bekleyen varlık.
Sayfa 158Kitabı okudu
Biz genç olmaktan men edildik.
Sayfa 155Kitabı okudu
Dil sadece kavramın giysisidir.
Sayfa 75Kitabı okudu
Kant'ın Görüşünde Hürriyet ve Hukuk Devleti
"Devleti temsilcisi; bağımsız düşünme ve açık eleştiride bulunmanın devleti tehlikeye sürükleyeceğinden kaygı duyuyorsa, bu; onun, kendi mevkiinden emin olmadığı, hatta kendi halkına karşı nefret duymaya başladığı anlamındadır. Bu türden devlet yöneticilerinin en kısa zamanda değiştirilmeleri gerekir."
Sayfa 76 - Kutadgubilig DergisiKitabı okudu
Kant'ın Görüşünde Hürriyet ve Hukuk Devleti
"Kant'ın devlet anlayışı şu görüşten hareket eder: Kendi türündekilerle birlikte yaşayan bir 'tek' olarak insanın kendisini akıl varlığı olarak gerçekleştirmesi, ancak bir devlet topluluğu kurmasıyla mümkündür."
Sayfa 71 - Kutadgubilig Dergisi, yazar: Karl-Heinz, Volkmann-Schluck, çev. Osman Akın EtanKitabı okudu
Varlık’la ilişkisini kaybetmiş olan insan, evsizliğini, yeryüzünde hakimiyet kurmaya çalışarak telafi etmeye çalışır.
Sayfa 488Kitabı okudu
İçimizde bütün pencerelerin dışarıya açıldığını zannettiğimiz anlar vardır ki o zaman her şeyi sezer gibi oluyoruz; fakat dilimiz takatsiz kalıyor. Şiirin hususi kombinezonlarıyla bu takatsizliğe karşı çıkmak istiyoruz, yahut musiki gibi bizi kelimenin darlığından kurtarabilecek seyyal ifade sembolleri arıyoruz, resim tonlarını, heykelin ve mimarinin hacimlerine koşuyoruz. Bütün güzel sanatlar, kelimelerin kifayetsizliği, hatta bazen meramımıza ihanetle mücadeleden başka nedir?
Sayfa 243Kitabı okudu
Biz her yerde Aynının içinde akıp gideriz. Bu yüzden akış karanlık ve sersem bir kışkırtma değildir ama daha çok aynının sadeliği içinde yatar, düşünme kendisini özellikle Aynı içinde serbest bırakılmış halde bulduğunda, böylece her şey aynı anda parlak ve geniş hale gelir.
Sayfa 96Kitabı okudu