New Brunswick'de doğdu ve Nova Scotia'daki Halifax'daki Kings College'a gitti.
Bilim kurgu dergilerine kısa öyküler yazdı. 1930'da Bilim Harikası "Yaşayan Ölülerin Şehri" ni yazmak için yazar Fletcher Pratt ile biraraya geldi. Quarterly'nin 1932, yaz sayısında "Asteroid'in Yolculuğu" yayınlandı. "Awoke Man" adlı romanından sonra bir dizi hikaye yazdı.
Spoiler içerir.
100 yıl önce yazılmış ve Türkçemize yeni kazandırılan bir eser ilk bakışta ismi biraz korku polisiye kitaplarını anımsatsa da aslında tarihteki bilim-kurgunun ilk örneklerinden desek yanlış olmayacak.
Peki ne anlatıyor bu kitap insanların bir noktadan sonra insan kavramının nasıl değiştiğini refah toplumuyla birlikte her işin robotlara yaptırılmasıyla beraber insana kalan 24 saatte insan ne yapara cevap veriyor.Gerçekten hergün 24 saatiniz olsa ne yapardınız?Önceleri bol kitap okursunuz diyelim film izlerdiniz sonra gezerdiniz,yerdiniz içerdiniz ama bunlar bi yere kadar tekrar etmekten sıkıldınız dünyevi zevkler artık tatmin etmemeye başladı işte yazar burada sanal hayatları devreye sokuyor.İnsanların bir noktadan sonra kendi hür iradeleriyle sırf macera olsun diye sanal yaşamı arzulayacağını ve sonunu hazırlayacağına vurgu yapmış.
100 yıl öncesinde yazılıp belki 1000 yıl ilerisinin akışını 45 sayfaya sığdıran bir bilim kurgu kitabı. Bunu da tadımlık okuyun inanın 400 sayfalık romandan daha etkisi oluyor.
Güney Dağı'nın ardındaki ölü dünyaya doğru gözden kaybol...(dular)... cümlesiyle bitiyor bu efsanevi bilimkurgu eseri...Yazarlar sözü öyle bir noktada bırakmışlar ki hikayeyi artık bizim hayal dünyamızda tamamlamamıza olanak sunmuşlar. Boşuna söylenmemiştir "bilimkurgu özgürlüktür" diye...