Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Liah Greenfeld

Liah GreenfeldMilliyetçilik Moderniteye Giden 5 Yol yazarı
Yazar
4.5/10
2 Kişi
26
Okunma
4
Beğeni
1.022
Görüntülenme

Liah Greenfeld Sözleri ve Alıntıları

Liah Greenfeld sözleri ve alıntılarını, Liah Greenfeld kitap alıntılarını, Liah Greenfeld en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kendini Bil
Depresyona(ve bütün diğer şizofreni biçimlerine) yakalanmamanın tek yolu açık, sarsılmaz bir kimlik sahibi olmaktır -yani, kadim "Kendini bil " ilkesine uymaktır. Modern, anomik bir toplumda böyle bir kimlik geliştirmek eğitim meselesidir.
Sayfa 335Kitabı okudu
"Kıyaslarsak Osmanlı İmparatorluğu'nun yine Müslümanlarla öteki iki tektanrıcı din mensuplarının temel eşitsizliğine dayanan hoşgörü politikası olumlu biçimde asil ruhluydu. Koruma altındaki Hristiyan ve Yahudiler (zımmi) aşağı görülüyor, özel vergilere tabi tutuluyor, önemli kamu görevlerine gelmelerine izin verilmiyor ve Müslümanlara göre belli mevkiler için daha fazla ödeme yapıyor olsalar da, kendi haline bırakılıyorlardı. Bu rejimi yurttaşlık kavramı bakımından değerlendirirsek, Müslüman olmayanlar gerçekten de ikinci sınıf yurttaştı ama onlar ortaçağ boyunca Hristiyan Avrupa'daki Yahudi cemaatleri gibi sürekli korku içinde yaşamıyorlardı."
Reklam
On yedinci yüzyılda Fransa ekonomik meselelerden başka alanlarda da İngilizleri taklit ediyordu; bu taklitçilik biçiminin en bariz örneğini Royal Society'den sadece dört yıl sonra ve kıyaslandığında çok az bir hazırlıkla kurulan Academie des Sciences oluşturur. Ancak en tuhaf taklit ise 1 656 yılında Paris'in güneyindeki Bicetre hapishanesinin bir koğuşunun delilere ayrıldığı bir kamu hastanesine dönüştürülmesiydi. Bu yeni Fransız kurumu, tıbbi bir kurum olarak dünyanın ilk hastanesi olan Londra'daki Bedlam'ı örnek almıştı; Bedlam 1 550 ortalarında, hatasız tanımlanması gereken zihinsel hastalıklardan kaynaklanan kamusal sağlık sorunlarıyla özel olarak ilgilenmek üzere kurulmuştu. Delilik işlevsel bir zihinsel hastalıktı; birkaç yüzyıl sonra biz onu şizofreni ve duygu-durum [afektifl bozuklukları çatısında kabul edeceğiz . On yedinci yüzyılda İngiltere'yi ziyaret eden Fransız seyyahların uğrak yerlerinden biri de tartışmasız Bedlam'dı. O tarihte başka hiçbir yerde görülmeyen ve aslında "İngiliz illeti" adı verilen delilik, İngiltere'de merak edilen şeylerden biriydi. Fransa'da on sekizinci yüzyılın sonuna kadar böyle bir hastalık bilinmiyordu. Bir hapishanenin mevcut olmayan bir hastalığa yakalanmış insanlar için bir hastaneye dönüştürülmesini, ancak İngiliz olan her şeyin ayrım gözetilmeksizin takdir edilmesi açıklayabilirdi. Paris 'in kendi Bedlam'ı olmalıydı. O zamanın Fransızları İngiltere'nin bir hastalığı tek başına sahiplenmesinin haksızlık olacağını düşünmüş müydü acaba?
Kimlik sorunları iradeyi sakatlar, kişiyi kararsız ve aciz bırakır.
Sayfa 132Kitabı okudu
Bu bilinç dönüşümü bugüne kadar düşüncelerimizin çerçevesini oluşturan birçok anlatı kalıbına da yansımıştır; şöyle ki, her tür değişim ilerlemedir, değişim arzusu ilericidir, ilerici olan iyidir, takılıp kalmak kötüdür, muhafazakar tepkicidir, dolayısıyla gericidir, bu da kötüdür; sol ilericidir, sağ gerici ve muhafazakârdır; sol tarihin seyrini takip eder, sağ buna karşıdır; kısacası sol iyidir, sağ kötüdür.
Hoşgörü hakim din topluluğu içinde hoşgörülen cemaatlerin köklü eşitsizliğini anlatır. Dini azınlık, hakim dini grubun insafına kalmıştır; aşırı yüksek vergiler pahasına elde edilmiş hoşgörülen statüsü her an değişebilir.
Reklam
Hoşgörü
Hoşgörü hakim din topluluğu içinde hoşgörülen cemaatlerin köklü eşitsizliğini anlatır. Dini azınlık, hakim din grubunun insafına kalmıştır; aşırı yüksek vergiler pahasına elde edilmiş hoşgörülen statüsü her an değişebilir.
Her bakımdan Yaratıcı'nın takdirini yansıttığına inanılan eşitsizlik ilkesinin antik dönem uygulamalanna, Hıristiyan ve Müslüman toplumlar yeni bir tane daha eklediler: dini cemaatlerin eşitsizliği. Pagan topluluklara yaşama hakkı tanınmadı, mensuplan hakim tektanrıcı dinlere döndürüldü ve inançlan baskılandı, ama daha eskiden kalma
Dini taassuptan ya da bağnaz düşüncelerden gelen delilik genellikle hayatın sonuna kadar kesintisiz devam eder.
Sayfa 529Kitabı okudu
Madam Du Chatelet, "erkek hizmetçilerinin önünde soyunmaktan çekimiyordu, çünkü kimse onu bu adamların gerçek et ve kemikten erkekler olduklarına inandıramazdı!"
Reklam
Modern toplum içkin olarak anomiktir ve kimlik sorunları bu toplumda bünyeseldir. hepimiz depresyon virüsüne, bu hastalığı taşıyan kültürel faile maruz kalıyoruz ve tıpkı nezleye yakalanıp burnumuzun akması ya da başımızın ağırması gibi, muhtemelen hafif seyreden bir biçimiyle bu hastalığa yakalanıyoruz..
Sayfa 333
Psikotik atağın dışarıdan bakınca bir başarı ve kendini gerçekleştirme gibi görünen bir ana denk düşmesi çok rastlanan bir durumdur çünkü bu yanlış, arzu edilmeyen ve son derece güvensiz benlik gerçekleşmesidir.
Sayfa 363Kitabı okudu
Algılamaya hazır olduğumuz, başka bir ifadeyle, orada olabileceğine inandığımız şeyi algılarız.
Toplumların ve temel değerlerinin yükseldiğini ve çöktüğünü, genellikle de yükselişlerinin hemen ardından çöktüğünü görmek için binlerce yıl geriye gitmeye gerek yok.
Voltaire'e göre İngiltere Fransa için Fransız geleneksel modeli Roma'dan daha iyi bir modeldi. "Üstünlüğü tamamen" İngiltere'ye getiren şey "Roma'daki iç savaş köleliği doğurmuşken, İngiltere'deki iç karışıklıkların özgürlüğü yaratmış" olmasıydı
Sayfa 53 - AlfaKitabı okudu
81 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.