Johann Ludwig Tieck (31 Mayıs 1773 - 26 Nisan 1853) Alman yazar, şair, çevirmen ve öykücü. Berlin'de doğdu. Franz Sternbalds Wanderungen (1798) gibi ilk dönemlerine ait bazı eserlerinde arkadaşı Wackenroder'in romantizm düşüncesinden etkilendi. 1799 yılında Jena'ya yerleştikten sonra Schlegel kardeşler ve Novalis gibi dönemin genç şairleriyle birlikte "Jena romantikleri" adlı topluluğu kurdu. Yabancı yazarların da etkisiyle Alman romantizmini fantastik özellikli edebiyata, Ortaçağ Almanyası'nın eski yıllardaki efsanelerine yöneltti. Aynı zamanda Ortaçağ Fransası'nı inceleyenlerden oldu. Don Kişot'u Almancaya çevirdi (1799-1801). August Wilhelm Schlegel'in Shakespeare'ı çevirmesine yardımcı oldu. 1812'de Ulrich von Liechtenstein'in Frauendienst adlı eseri gibi Ortaçağ'dan kalma bazı yapıtları çağdaş Almancaya uyarladı. 1817'de Alman tiyatrosu hakkında bir kitap hazırladı. Avrupa şehirlerine yaptığı seyahatlerin ardından 1819 yılında Dresden'e yerleşti ve burada "şiirsel gerçekçilik" tarzında öyküler kaleme aldı. Son yapıtlarında ise W. Scott ve Manzoni'den etkilendi. Kralın çağrısı üzerine Prusya Berlini'ne geri döndü ve 28 Nisan 1853 tarihinde hayatını kaybetti.
Türk edebiyatında ise özellikle Sabahattin Ali 1940-1943 yılları arasında Ludwig Tieck'ten çeviriler yaptı.
“Elbette bir elma tatlı ve yararlıdır: Ama yine de ilkbahardaki tomurcukların yerini tutamaz. Biz ölümlüler de böyleyiz: Büyümek için içimde ufacık bir istek yok.”
Elbette bir elma tatlı ve yararlıdır: Ama yine de ilkbahardaki tomurcukların yerini tutamaz. Biz ölümlüler de böyleyiz: Büyümek için içimde ufacık bir istek yok.
Ludwig Tieck bulunuyor.
Alman bir yazar, şair, çevirmen ve öykücü olarak bilinen Tieck, Orta Çağ vurgusunu eserlerine aktaran edebiyatçılar arasında yer alır. Bu bağlamda,
Bu kitabın yazarları ülkemizde pek bilinmese de aslında çok önemli yazarlardır. Alice Harikalar Diyarı’nda kitabının yazarı Lewis Carroll’u ikna eden kişilerdir. Ve ayrıca Tolkien’i en çok etkileyen yazarlardandırlar.
Kitap elfler ve peri dünyası üzerine yazılmış, çocuk hikayesi tarzında. Süslü püslü cümleler yerine akıcı ve sürükleyici kelimeler kullanılmış. Çok beğendiğim bir kitaptı. Eğer fantastik dünyaya ilgiliyseniz iki hikayeyi de çok beğeneceksiniz
Laputa Kitap diye bir yayınevi keşfettim. Bence bastığı kitaplar harika. Bir bakmanızı tavsiye ederim.
Fantastik edebiyatın ilk eserlerindenmiş. Hatta Tolkien'in bile yorumu var kitapta. Hikayeler müthiş, inanılmaz güzel. 1700'lü 1800'lü yıllarda yazılmış. İlk hikayenin dili bana değişik geldi biraz. Hikayeler akıcıydı. Kitap incecik ama aktı gitti. Ne zaman bitirdim anlamadım.
İki kısa ve çocuk hikayesi aslında Tolkien gibi birçok yazarı etkileyen kısa hikayelermiş.
Elfler hikayesi ise edebiyatta ilk elf sözcüğünün kullanılan kitap olarak geçiyor.
Elfler:
Mary ve Andres oyun oynarken, Mary yasaklı ormana girer ve daha hiç görmediği biri ile karşılaşır. Konuşmaya başladıklarında elf olduğunu söyler. Biraz zaman geçirdikten sonra evine döner ama elfler ile görüştüğünü kimseye söylememesi gerekiyor. Evine döndüğünde artık hiç bir şey eskisi gibi değildir.
Altın Anahtar:
Periler Ülkesinin sınırında oturan bir aile vardı. Burada yaşayan bir çocuk teyzesi tarafından anlatılmış "Altın Anahtarı" bulmak için gökkuşağı çıktığında sonuna gitmek ister ve bir gün bunu başarır, "Altın Anahtarı" bulur. Peki bu anahtar nereyi veya neyi açmaktaydı ?