Lütfi Bergen

Kenti Durduran Şehir yazarı
Yazar
8.2/10
53 Kişi
201
Okunma
45
Beğeni
3.811
Görüntülenme

En Yeni Lütfi Bergen Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Lütfi Bergen sözleri ve alıntılarını, en yeni Lütfi Bergen kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mü'min birey, hakkı varsa peygamberden bile hesap sorabilir(di). Nitekim, vefatından önce hastalığı sırasında mescide gelen Rasul (asv) "Ey insanlar her kimin sırtına vurmuşsam işte sırtım, gelip vursun. Kimin bende alacağı varsa gelip alsın" der ve ashabla helalleşir (Kütüb-ü Sitte Muhtasarı, c: 15, s: 229). Oysa İslâm Devleti tasarımı ile reisin nebevi olan ile ilgisi kalmaz. Çünkü böyle bir tasarıda reisin statüsü değil, yaptığı fiil sorgulama konusu edilir.
Sayfa 216 - Ayışığı Kitapları - KİTABEVİ (1.Baskı)
Buna göre tek tek bütün bireyler herhangi bir tasallut altında olmadıkları sürece, dinini herhangi bir örgütlü kurum olmaksızın uygulayıma sokabilir. Ortada herhangi bir siyasal organizasyon bulunmadan zekat verilebilir, Cuma namazı kılınabilir (Musab b. Umeyr, hicret öncesi Medine'de Cuma kıldırıyordu), insanlar aralarındaki ihtilaflar için illa bir İslâm Devleti tasarımına girişmek, anlam bakımından dini din olarak değil kurum halinde benimsemek demektir ki, bu seküler bir şeydir.
Sayfa 216 - Ayışığı Kitapları - KİTABEVİ (1.Baskı)
Reklam
Muaviye, hilafeti savaşla ve Hasan (ra)'ın feragati ile elde etti; önceki halifelerin yolunu tutmadığı için de sahabe-tabiin ve halktan bey'at aldı, yani kendini seçtirdi. Bu seçimle hilafete saltanat karışmış oldu. Sonrakiler veliaht tayin etmeye ve kendilerini 'halifetullah' diye nitelemeye başlayınca hilafet ilga oldu ve saltanat salt başına hakimiyet kazandı.
Sayfa 214 - Ayışığı Kitapları - KİTABEVİ (1.Baskı)
Osmanlılar yüzyıllarca üstünlük psikolojilerini sorgulamayacakları tarihsel birikime yaslanmışlardı; dinleri haktı, dünyaları mamurdu. Böylece namazlarında kıraat ettikleri "rabbena atina fid'dünya haseneten ve fil'ahireti haseneten" duası ile yaşadıkları hayat birebir uyum içinde görünüyor idi.
Sayfa 213 - Ayışığı Kitapları - KİTABEVİ (1.Baskı)
Batının meydan okuması ve hemen her alanda 'galip' gelmesi, İslamcıları da Türkçüler, Osmanlıcılar ve batıcılar gibi Batı ile hesaplaşmayı ihtiva eden tavırlar geliştirirken farkına varmadıkları bir yanılgıya sürükledi. Bu yanılgı Batı'nın 'üstün' olanı, temsil eden niteliklerinin (ilim, teknik, modern metodolojiler) yani maddi kültür unsurlarının, medeniyet şeklinde tanımlanırken, referans aldıkları Kur'an'î kavram, ilke ve yorumlarla herhangi bir bağıntının kurulmamış bulunmasıydı.
Sayfa 212 - Ayışığı Kitapları - KİTABEVİ (1.Baskı)
Bize göre medeniyet adl'dir. Adl'i gerçekleyen toplumlar; kalkınmış-geri kalmış, yerleşik-göçebe, tarımcı-zanaatkar olmalarına bakılmaksızın medenidirler.
Sayfa 209 - Ayışığı Kitapları - KİTABEVİ (1.Baskı)
Reklam
Bize göre Fransız Devrimi, dünyanın egemenleri lehine ezilen insanlığı (köylüleri) 200 yıldır oyalıyor. Bolşevik Devrimi'nin ve İran Devrimi'nin egemenler lehine statüyü sarstığı söylenemez. Hatta bu devrimlerin 1789 Devrimi'ne eklemlendiklerinin ifadesi daha doğru sayılmalıdır. Kapitalistler ve burjuvalar kotardıkları devrimlerle işçi ve köylü kitleleri için iki seçenek gösterdiler: İlki; köylülüğün parçalanarak şehirlere sürülmesi ve buralarda büyük işçi ordusunu/yedek işçi ordusunu oluşturmak zorunda kalmaları; böylece kapitalizmin sömürü nesneleri (metalan) kılındılar. İkincisi; kapitalizmi kabul etmek istemeyen kitlelerin kapitalizmin yerleşme çağında giriştikleri direnişlerdir.
Sayfa 206 - Ayışığı Kitapları - KİTABEVİ (1.Baskı)
Bir an için yeryüzünde büyük bir afet-savaş vs. meydana gelse de toplam nüfusun büyük bir yüzdesi kaybedilmiş bulunsa hatta kullanılan kimyasal maddeler kontrolden çıkıp da insan nesli en az yüzyıl sürecek bir kısırlaşmaya maruz kalsa gelişmiş ekonomilerin insanlarının tüketim temayüllerinden dolayı kapitalizm bugünkü kalkınma ideolojisini terketmeyecektir.
Sayfa 204 - Ayışığı Kitapları - KİTABEVİ (1.Baskı)
Ulus-devletlerin "kamulaştırma” sloganıyla ortaya çıkan devletçi (yani söyleme göre 'anti-emperyalist') ekonomi politikaları, devletin bağımsızlığını sağlamaktan daha ziyade küresel kapitalizmin yani uluslararası endüstrinin altyapı yatırım zincirinin halkalarını tamamlama işlevine yaramaktadır.
Sayfa 202 - Ayışığı Kitapları - KİTABEVİ (1.Baskı)
Kapitalizm, bir kent ideolojisidir; yahut kent ekonomi politiğidir. Mekke, Resul'un (asv) uygulamalarıyla kapitalistlerin, pazar yerleri üzerinde egemenliği ihtimalini doğuracak sabit pazar talepleri hakkında hiç müsamahakâr davranılmamış bir şehirdi.
Sayfa 201 - Ayışığı Kitapları - KİTABEVİ (1.Baskı)
747 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.