Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

M. Ahmet Varol

M. Ahmet VarolKudüs Davamız yazarı
Yazar
Çevirmen
8.7/10
81 Kişi
616
Okunma
12
Beğeni
2.398
Görüntülenme

M. Ahmet Varol Gönderileri

M. Ahmet Varol kitaplarını, M. Ahmet Varol sözleri ve alıntılarını, M. Ahmet Varol yazarlarını, M. Ahmet Varol yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Biz Kur'an'ı sana mutsuz olasın diye indirmedik." Taha;2.
103 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
Kudüs peygamberler mirasıdır. İslam şehridir. Ancak Siyonistlerin uyguladığı politikalarla yanlızlaştırılmış, yetim kalmıştır. Yahudi yüz yıllık plan yapar sözünün haklılığını gördüm kitapta. Herşey bir plan ve program üzerine kurulmuş ve haksız davalarında başarılı olmayı başarmışlar maalesef. İşgalcilerin, Filistin'de uyguladıkları politika, yaptırımlar hakkında bilgi sahibi olmak isteyenlerin okuması gereken bir kitap. Tavsiye ederim.
Kudüs Davamız
Kudüs DavamızM. Ahmet Varol · Nida Yayıncılık · 2014318 okunma
Reklam
"Bir bedenin hayatının kalbe bağlı olduğu sözü eğer doğruysa biz de diyoruz ki, Filistin halkının hayatı da onun kalbi olan Kudüs-i Şerif'e bağlıdır. Şunu açıkça vurguluyoruz ki Filistin halkının konumu kalbinin gücüyle güçlenmekte ve onun zayıflamasıyla zayıflamaktadır. Arap dünyasının ve İslâm dünyasının konumu da kalbinin güçlenmesiyle güçlenir, onun tehlikeye düşmesiyle tehlikeye düşer. İslâm dünyasının kalbi de peygamberler diyarı, Resûlullah'ın (sallallahu aleyhi ve sellem) isra ve mirac mekânı, Hz. İsa'nın (aleyhisselam) beşiği olan Kudüs-i Şerif'tir. İşte Kudüs bu derece değerli bir konumdadır."
Sayfa 102Kitabı okudu
Şunu özellikle belirtelim ki bugün siyonist işgal yönetimi Kudüs'le ilgili "yahudileştirme" faaliyetlerinde Müslümanların sessizliklerinden cesaret almaktadır. Siyonistleri cesaretlendiren, Müslümanların adeta üzerlerine ölü ve mekânlarına sahip çıkmamalarıdır. Eğer ki Müslümanlar bu konuda gereken duyarlılığı gösterebilse ve seslerini yükseltebilseler siyonist işgalcilerin Kudüs'ün İslâmi kimliğini değiştirme konusunda bu kadar cesaretli davranmaları mümkün olmayacaktır.
Sayfa 101Kitabı okudu
Mescid-i Aksa'yı "Paylaştırma" Tuzağı
Hazırladıkları tuzaklarında Mescidi Aksa'nın zaman veya mekân yönünden yahudilerle paylaştırılmasını istiyorlar. Mekân yönünden paylaştırmayla Kıble Camisi ile Kubbetu's-Sahra'nın Müslümanlara diğer bölümlerinin ise yahudilere verilmesini, zaman yönünden paylaştırmayla da günün belli vakitlerinde sadece Müslümanlara açılıp yahudilere kapatılmasını diğer vakitlerinde de sadece yahudilere açık tutulup Müslümanlara kapatılmasını kastediyorlar.
İşgalci siyonistlerin Mescidi Aksa'yı tehdit eden en önemli faaliyetlerinden biri de çevresindeki Müslüman mahallelerini yıkma çabalarıdır. Bu mahallelerin yıkılmasının amacı yerlerine yahudi mahalleleri ve park alanları inşa etmek suretiyle etrafının tamamen yahudi kuşatmasına alınmasıdır. Bu şekilde yahudi kuşatması altına alınması durumunda sivil görünümlü yahudi teröristler vasıtasıyla Müslümanların Mescidi Aksa'ya girmelerini engellemeyi planlıyorlar. O durumda bu kutsal mabet aynı zamanda dört cihetinden tam bir yahudi sarmalına alınmış olacaktır.
Reklam
Dinî açıdan bakıldığında ise Hz. Süleyman'ın (aleyhisselam) mirasına sahip çıkmaya layık olanlar işgalci siyonistler ve onların kendilerine toplumsal destek oluşturmada istismar ettiği yahudiler değil Müslümanlardır. Çünkü her şeyden önce Müslümanlar, Hz. Süleyman'ın (aleyhisselam) bir peygamber olduğuna inanırken yahudiler onun peygamber olduğuna bile inanmaz. Üstelik Hz. Süleyman'ın (aleyhisselam) inşa ettiği mabet de bir Siyon mabedi veya Süleyman heykeli değil yine bir mescit yani Mescidi Aksa'ydı. O da bu mescidi kendisinden önce yine tevhit davetinin bir dinî merkezi olarak inşa edilmiş mabedin yerine inşa etmişti. Yani orada yine bir mescit vardı ki onun fonksiyonu da bugünkü Mescidi Aksa'nın fonksiyonundan farklı değildi. Tıpkı Hz. İbrahim'in (aleyhisselam) Allah'ın işaretleriyle Mekke'deki Ka'be'nin yerini tespit edip onu maksadına uygun bir şekilde yeniden inşa etmesi, Hz. Muhammed'in sav içindeki putlardan arındırarak tevhit davetindeki fonksiyonunu muhafaza etmesi gibi.
Aslında tarihi ve kültürel mirasın korunmasıyla ilgili uluslararası hukuk açısından, geçmişte var olduğu söylenen bir binayı yeniden inşa iddiasıyla, insanlığa mal olmuş bir eseri ortadan kaldırmaya kimsenin hakkı olamaz. Yok edilmesi istenen eserin dünya nüfûsunun en az beşte birini oluşturan dinî kitle tarafından kutsal bilinen mabet olması durumunda böyle bir girişim bu kitleye savaş ilanı anlamı taşır. Yerinde daha önce başka bir mabet bulunduğu iddiası asla böyle bir eseri ortadan kaldırmanın gerekçesi olamaz. Böyle bir iddianın gerek dinî ve gerekse tarihi kaynaklara dayanan bir delilinin bulunmaması durumunda ise hiçbir geçerliliği olamaz.
Mukaddes olan bir şeyin korunması uğrunda verilen mücadele de mukaddestir. Bu itibarla Müslümanların en kutsal mekânlarından biri olan Kudüs'ün ve Mescidi Aksa'nın siyonist saldırılarına karşı korunması uğrunda verilen mücadele mukaddes bir mücadeledir. Bundan dolayı insanlar hiçbir fedakârlıktan çekinmeyerek, Allah'ın mübarek kıldığını bildirdiği mekânları savunmak amacıyla sokaklara döküldüler.
Kudüs'ün İslami vechesini değiştirme çabaları.
Kutsal Mescidi Aksa'ya ve Kudüs'teki İslâmî mirasa dair kültürü ifsat etmek amacıyla isimleri değiştirerek yahudi kültürüne ait isimler kullanıyorlar. Bu isimleri kullanmalarının amaçlarından biri de o eserlerin birer yahudi kalıntısı olduğu intibai vermektir. Dolayısıyla Müslümanların bu isim değiştirme politikalarına karşı dikkatli olmaları ve işgalci siyonistlerin güdümündeki medyanın oyununa gelmemeleri gerekir.
Reklam
Şaron, Re'su'l-Amud ile Zeytin Dağı arasını yahudi yerleşimine açmanın İsrail açısından son derece önemli olduğunu, çünkü buranın Eski Kudüs'teki Müslümanlarla Ebu Dis'te oturan Müslümanlar arasında bağlantıyı kestiğini dile getirdi.
Kudüs'le ilgili sinsi planlar
Şehrin doğusunda yeni yerleşim alanlarının açılacağının ilan edilmesiyle birlikte bu bölgede Filistinlilere ait binlerce dönum arazi gasp edildi. Yeni yerleşim birimlerinin inşa edilmesinin ve mevcut yerleşim merkezlerinin genişletilmesinin amacı şehrin etrafında oluşturulan yerleşim çemberinin daraltılması ve Batı Yaka'da gasp edilen topraklarda kurulan ve kurulacak olan yerleşim alanlarını zincirleme bir şekilde birbirlerine bağlamak suretiyle buraların şehir sınırları içinde olduğunu iddia etmek için gerekçe oluşturmaktır.
Kudüs'le ilgili sinsi planlar
Doğu Kudus'te Filistinli nüfüsun azaltılması. Bu konuda daha önce sözünu ettiğimiz uygulamalara ek olarak bütün resmi kurumlardaki, umumi hizmet, eğitim ve kültür alanlarındaki kadroların yahudilere verilmesi ve gerek Müslümanlara, gerekse hıristiyanlara ait kültürel mirasın ortadan kaldırılması suretiyle yahudileştirme çabalarına katkıda bulunuluyor. İş kadrolarının yahudilere verilmesiyle Filistinlilerin işsiz kalmalarının dolayısıyla Kudus'ü terk etmelerinin sağlanması amaçlanıyor
İsrail parlamentosu Knesset'e "Buyuk Kudus Projesi" adı verilen bir proje sunuldu ve kabul edildi. Bu projenin amacı ise şehrin yerleşim alanını genişletmek suretiyle tüm şehirde ikamet ettiği ileri sürulen nüfus içinde yahudi oranının yüksek gösterilmesiydi. Bundaki amaç ise Kudüs üzerindeki siyonist hakimiyetin uluslararası platformda kabul edilmesini ve böylece Kudus'un İsrail'in başkenti olarak resmen tanınmasını sağlamaktır.
923 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.