Muhakkak ki kurban, Kıyamet günü, boynuzları, tüyleri, tırnakları ve her şeyiyle dirilip Mahşer’e gelir! Kesilen kurbanın kanı, daha yere düşmeden, Yüce Allah’ın kabul ve rıza dergâhına düşer!
Hazreti Ali’nin bildirdiğine göre; bayram namazları için namazgâha yürüyerek gitmek sünnettendir. Peygamberimiz Aleyhisselam, Ramazan ve Kurban Bayramı namazlarına bir yoldan gider, başka bir yoldan dönerdi.
Peygamberimiz ﷺ, Ramazan Bayramı’nda bir şey yemeden namaza çıkmaz, Kurban Bayramı’nda ise namazı kılmadıkça bir şey yemezdi. Namazı kıldırıp eve dönünce de kurbanın etinden yerdi.
Peygamberimiz Aleyhisselam’ın Ramazan Bayramı’nda namazgâha çıkmadan önce yediği de tek sayıda birkaç hurmadan ibaretti.
Peygamberimiz aleyhisselam, Miraç gecesinde Cebrail aleyhisselamla birlikte dördüncü kat göğe yükseldiği zaman orada İdris aleyhisselamla karşılaştı.
Cebrail aleyhisselama:
"Bu kim?"diye sordu.
Cebrail aleyhisselam:
"Bu İdris aleyhisselamdır! Selam ver ona!" dedi.
Peygamberimiz selam verdi.
Oda peygamberimizin selamına mukabele ettikten sonra:
"Hoş geldin, Safa geldin, salih kardeş, salih peygamber! "dedi ve hayır dua etti.
"Yüce Allah: Adem'e (a.s)yirmi bir, Şit'e (a.s) de yirmi dokuz sahife indirip Şit'i (a.s) , bu elliyi bulan sahifelere göre hareket ve amel etmekle mükellef kıldı."