M. Beşir Eryarsoy

İman ve Tavır yazarı
Yazar
Çevirmen
9.2/10
18 Kişi
89
Okunma
44
Beğeni
5,8bin
Görüntülenme

Alfabetik olarak M. Beşir Eryarsoy kitapları

M. Beşir Eryarsoy yazarının kitapların alfabetik sıralanması

Hakkında

1950 yılında Mardin’de doğdu. Sırasıyla Mardin Ebulula İlkokulu, Mardin İmam Hatip Okulu’nu bitirdikten sonra, İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü’nden 1975 yılında mezun oldu.rn 1975- 1978 yılları arasında Gümüşhane Öğretmen Lisesi ve Eğitim Enstitüsünde, 1978- 1981 yılları arasında İstanbul Rami Ortaokulunda Din Bilgisi Öğretmenliği yaptı.rnrnrn 1982- 1984 yılları arasında Libya’da muhtelif Türk Şirketlerinde Arapça Türkçe tercümanlığı yapan M. Beşir ERYARSOY bu tarihten 1996’ya kadar serbest olarak ilmi çalışmalarına devam etti ve yoğun olarak tercüme ile iştigal etti.rn 1996- 2000 yılları arasında Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde Arap Dili ve Belagatı dalında öğretim görevlisi olarak görev yaptı.rn2000-2001 ders yılında Hollanda Rotterdam İslam Üniversitesinde, 2001-2002 ders yılında ise kuruluşuna katkıda bulunduğu Avrupa İslam Üniversitesinde Öğretim Görevlisi olarak Arapça ve Akaid dersleri verdi.rnHalen Üsküdar İmam Hatip Lisesinde Din kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni olarak çalışmaktadır.rn Düşünce, Tevhid, Mektep ve Değişim Dergilerinde araştırma- incelemeleri yayınlandı. Ayrıca Şamil İslam Ansiklopedisi ve Sosyal Bilgiler Ansiklopedisinin muhtelif maddelerinin telifini yaptı.rn Prof. Dr. Ahmed AĞIRAKÇA ile birlikte Kur’an-ı Kerim meali hazırladı. Çok sayıda telif eseri bulunan M. Beşir ERYARSOY tercüme ettiği onbinlerce sayfa eser ile Arapça tercüme alanında sayılı ilim adamları arasında yer almaktadır.
Tam adı:
Mehmet Beşir Erensoy
Unvan:
Öğretmen, Tercüman, Çevirmen, Yazar
Doğum:
Mardin, 1950

Okurlar

44 okur beğendi.
89 okur okudu.
8 okur okuyor.
51 okur okuyacak.
2 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
  "Vahye dayalı olmayan düzenlerin en belirgin özelliği; belli bir kişinin hakim; büyük ve ezici çoğunluğun ise mahkum olmasıdır. Yönetenlerin sürekli olarak sömürmek, yönetilenlerin ise ezilmek ve sömürülmek konumunda görülmesidir.      Aslında tek başına bu vakıa üzerinde dikkatle düşünmek bile, insanların insanlar için düzen koymalarının ne derece sakıncalı, tehlikeli ve dolayısıyla da imkansız olduğunu ortaya koymaktadır."
Reklam
Reklam