Akış
Ara
Mesajlar
Bildirimler
Kaydedilenler
Ne Okusam?
Profil
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.17
Hakkında
1968’de Ankara’da doğdu. TED Ankara Koleji’nden mezun oldu. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde iki sene okudu. Başörtüsü yasağı sebebiyle tıp eğitimini tamamlayamadı. Anne ve babası da Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak başörtüsü yasağı sorunundan mağdur edildiğinden, ailesi ile birlikte Amerika Birleşik Devletleri’ne gitti. Teksas Üniversitesi’nde Bilgisayar Mühendisliği eğitimini bitirdi. Türkiye’ye döndü, Refah Partisi, ardından da Fazilet Partisi Kadınlar Komisyonu Dış İlişkiler Başkanlığı görevini yürüttü. Hafızlığını tamamladı. 1999 genel seçimlerinde İstanbul milletvekili seçildi. Başörtülü olduğu için milletvekilliği görevini yapması engellendi. Vatandaşlıktan çıkartıldı, partisi kapatıldı ve beş sene siyasetten men edildi.
Akabinde Harvard Üniversitesi Kennedy School of Government’da Kamu Yönetimi yüksek lisansı yaptı. Howard Üniversitesi’nde siyaset bilimi doktorasını tamamladı. Halen George Washington ve Howard Üniversitelerinde Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde öğretim üyesidir. Kavakçı, 2009’dan beri “Dünyanın En Etkili 500 Müslümanı” listesindedir. ABD’nin Siyahları Geliştirme Ulusal Derneği (NAACP) ve George Washington Üniversitesi tarafından “Mükemmeliyetçi Kadınlar” ödülüne layık görülmüştür. Kavakçı’nın TBMM’de örttüğü başörtüsü ABD Kongresi’nde “Dini İnsan Hakları Sembolü” olarak sergilenmiştir.
Doğum:
Ankara, 1968
Okurlar
1 okur beğendi.
14 okur okudu.
1 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Sözler ve Alıntılar
Düşünebiliyor musunuz?.. Şekle, şemâile "takılıp kalmak" ne kötü bir şeydir, görünüşün ötesine geçememek, saplanmak ne kadar daraltır insanı?
Şunu iyi tespit etmek lazım: Biz başörtülüler, kendi problemimize sahip çıkmadıkça, özgürlüğü ve "eşitlik" hakkını gönülden istemedikçe, bu problem çözülmeyecektir. Günün sonunda bu, bir kadın "ayrımcılığı"dır. Kadın sahiplenmedikçe çözüm de gecikecektir. Sosyal bir güç olduğumuzu unutmayalım.
Sayfa 59
Bir kadın, geleceğine dair yeşeren umutları elinin tersi ile itmeyi, zamanın belirsizliği içerisinde nerede ve ne şekilde biteceğini bilmediği bir savruluşla savrulmayı neden göze alır?
Let the chips fall where they may be.
Sayfa 67
Onları hep kırıp doktuler. Önce onları "veba"ladılar. Sonra kocalarına bulaştırdılar. Kendi başına, kocasının başına, oğlunun başına dert "oldurulan" kadınlar bunlar. Yük kadınlar. Yüklü kadınlar. "Nerede, nasıl davranacağını bilen", saçları salınmış kadınlar karşısında yerin dibine sokulan, gömülen kadınlar. "Nerede ne yapılacagını bilmeyen" kadınlar. Başörtülerinin esiri yapılan, onların bir boğumunda öldürülen kadınlar. Bütün özgürlükleri, bilgileri, görgüleri, kuvvetleri, başkalarınca, başlarındaki örtüye sarmalanan, kefenlenen, yok edilen kadınlar bunlar.
Sayfa 51
İletiler
Henüz kayıt yok
Yorumlar ve İncelemeler
