"Bu adam beni iyi biri olarak bildi. Ben de günün birinde tövbemi kabul eder ümidiyle Allah'ı hep iyi bilirim. Bu yolcunun benimle ilgili iyi zannını haklı çıkardım ki günün birinde Allah da benim O'nunla ilgili iyi zannımda beni yanıltmasın."
Hazreti Râbiatü'l-Adeviyye (kuddise sirrahe) şöyle dua ederdi:
"Allah'ım, eğer sana cehennem korkusundan ibadet edersem, beni cehennemde yak.
Ve eğer cenneti umarak ibadet edersem, beni cennetten kov.
Ama eğer sana, senin için ibadet edersem, beni cemâlinden mahrum bırakma."
"Secde edin ve yaklaşın."
"Secdede sıfır olursunuz.İşte bu, Allah'ın huzurunda olduğunuz zamandır. Önünüzde sadece Allah var.Kendinizi sıfıra indirdiğinizde, ilahi huzura kabul edilirsiniz. Aksi takdirde, ortada var olan ancak nefstir”
Şeyh Muhammed Haydara el-Geylâni
İngilizcede pişmanlık, tövbe anlamına gelen "repentance" kelimesi katı, püriten keskinliği olan bir kelimedir. Ancak Arapçadaki "tövbe" terimi dinamiktir, yani dönmek veya geri dönmek anlamına gelir. Allah'ın et-Tevvâb ism-i şerîfi "(Kullarına) dönüş yapan, bu eylemi nicelik ve nitelik açısından çokça gerçekleştiren" anlamına gelir. Tövbe, hayatta olduğumuz her anı yenileyen, aktif bir sabit değerdir, süregelen bir gerçekliktir.
"Kendine dön, ey kalp.
Zira sevgiliye giden gizli bir yol kalpte bulunabilir.
Altı ciheti olan dünyanın bir kapısı yoksa,
o zaman kalbe gel,
orası ki Allah'ı müşahede yeridir; şimdi öyle
olmasa bile, günün birinde o hâle gelebilir."
Mevlana Celaleddin-i Rumî