"son kez/ sevdaya tutulduğumda/öldürdüm adamı/ama bu eski bir yüzyılda/ başka bir ülkede/ daha sıcak bir iklimdeydi/ ve ölüm kanıtladı onun/gelip geçici bir yabancı olduğunu/ diğerleri gibi"
İnsanların söyledikleri Külkedisi'nin aklını daha da karıştırdı.
Anlatmayı bıraktı, yapayalnız kaldı. Sadece "aşık olduğu" prensi, yamulmuş sırtı, ezilmiş ayakları ve kırılmış kalbi vardı.