Toplumda yüzde beş ila on arasında otizme yatkın çocuk olduğunu düşünüyorum. Bu çocuklar yetimhanede olsalar kesinlikle otizm olacakken şimdilik sadece yüzde bir ila ikisi otizm belirtileri gösteriyor. Ailenin sosyal ortamı bu çocukları koruyor. Köylerde otizm olmuyorlar ama şehirlerde televizyonla yalnız kalınca ve sadece onları besleyen, altlarını değiştiren bakıcıları olunca otizm ortaya çıkıyor. O zaman korkutucu bir sonuca ulaşıyorum. Otizmli çocukların sayısı artmaya devam edecek. Çünkü otizm riski bizim genlerimizde kodlanmıştır ve bunu çocuğumuza aktarıyoruz.
Kitap otizmli çocuklara yönelik olarak; erken dönemde müdahale tekniklerini içeren, daha çok ebeveynlerin aile içinde oyun yoluyla çocuğuna müdahale tekniklerini anlatan bir kitap.Tabiki yine bunları uygularken bir uzman kontrolü gerekiyor. Bu oyun yöntemlerini basit bir sekilde herkesin anlayıp uygulayabileceği şekilde anlatmaya çalışmış.Bu noktada çocuk ebeyven ve uzman işbirliği çok önemli.
Nöroplay yönteminden,oyun,duyu bütünsel çalışmalardan bahsedilen kitapta,yarısından itibaren uygulamalı,kazanımlı bir çok oyun örnekleri ile açıklanmaktadır.Nöroplay'ın çocuğa göre ay sınırı olduğu için,aralığını belirtmekte fayda var.46 aya kadar uygulanan bir oyun terapisi yöntemi...
Uzun zamandır alanımda bilgisi olup da yazıya döken bir uzmanla karşılaşmamıştım. Ne yazık ki otizm ve daha da kapsamlı düşünürsek özel eğitim kimilerinin bilgisizliği, kimilerinin para hırsı yüzünden bir bilgi çöplüğüne dönüşmüş bulunmakta. Barış hoca ise nöroplay yöntemini ebeveynlerin de anlayabileceği uygulayabileceği şekilde “Bilimsel kelimelerle konuşursam daha çok şey bildiğimi düşünürler.” Diye düşünmeden anlatmış. Benim ebeveynlere nacizane tavsiyemdir. İnstagramda ne iş yaptığı bile belli olmayan insanları okumaktan ve kafanızı karıştırmaktansa kitaplara sığının derim. Keyifli okumalar, kitapla kalın…