Murat Arslan Sözleri ve Alıntıları
Murat Arslan sözleri ve alıntılarını, Murat Arslan kitap alıntılarını, Murat Arslan en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur .
Celal Bayar
“12 Eylül de 27 Mayıs gibi bir askerî darbedir. Ama benim nokta-i nazarıma göre bu harekât ile memleket kurtulmuştur. Eğer 12 Eylül yapılmamış olsaydı, üç ila beş ay arasında Türkiye’nin büyük şehirlerinin hepsinde sokaklarda orak çekiç alametli bayraklar asılmış olacaktı” (Ilıcak, 2012, s. 104).
Hükümetin amacı istikrara yönelik tüm tehditleri ortadan kaldırmak olsa da sürecin mağdurlarının çoğunlukla sol cenahtan olması dikkat çekiciydi.
Tanıl Bora’ya göre, kariyerinin Soğuk Savaş ile kesişen yirmi yıllık döneminde tipik bir Soğuk Savaş sağcısı kimliği taşıyan Süleyman Demirel koyu bir anti-komünist olmuştu (Bora, 2005, s. 563). Bu açıdan bakılarak dönemin şartları göz önüne alındığında sosyalist bir devrim olasılığından duyduğu korkunun bir ölçüde samimi olduğunu söylemek mümkündü. Benzer yaklaşım ordunun üst kademesi tarafından da paylaşılıyordu. Genelkurmay Başkanı Cemal Tural’ın komünistlerin bir ihtilal yaparak Türkiye’yi ele geçirme emellerine karşı orduyu dikkatli davranmaya davet etmesi dönemin zihniyetini anlamak açısından önem taşır ( Milliyet, 23 Ocak 1967). Buradan yola çıkarak Demirel’in sol cereyanlar ile mücadelesinde ordudan ciddi anlamda destek gördüğü de söylenebilir.
Demirel çocukluğunun İslamköy'ünün zor şartlarını, Anadolu köylüsündeki yabancılaşma hissini şöyle anlatır: "Devlet uzaktaydı. Emeklilik yoktu. İşsizlik sigortası yoktu. Organize değildik. Çatlamış toprakla mavi gök arasında kavgalarını sürdüren, hazırda hiçbir şeyleri olmayan insanlardık"
Köylülüğüyle, mühendisliğiyle siyasi hayatı boyunca toplumun farklı kesimlerinin desteğini almış olmasına rağmen bir türlü tam anlamıyla benimsenmemesinin sebebi de büyük ölçüde bu zamana ve zemine uygun hareket etme çabasıydı.
Demirel pragmatizmi çoğunlukla ideolojilere mesafeli durmayı yeğlerken yine pragmatizm çerçevesinde sadece fayda sağlamak için ideolojik söylem ve tutum benimsemekten de kaçınmayacaktır.
Borçsuz fukara olacağımıza, borçlu zengin olmak daha iyi değil mi?
Sayfa 94Kitabı okudu
Demirel'in siyasi başlangıcı
Rahmetli anamın çeşmeden su taşırken uzayan kollarını görürdüm. Beni devlet ve siyaset alanına iten de o ıstırabın zihimden hiç silinmeyen resmidir. Bu nedenle, su mühendisliği tahsilini seçtim Türkiye'de milyonları çatlamış toprakla, mavi gökyüzü arasında sıkışmış kaderinden kurtarma kavgasına katılmak, katkıda bulunmak istedim.
Sayfa 24 - Murat ArslanKitabı okudu
Demirel, Afyon lisesi'nde de derslerinde başarılı bir öğrenciydi. 1941'de fen şubesinden mezun olduğunda neredeyse bütün dersleri ondu. Tek istisna ise yedi almış olduğu beden dersiydi
Sayfa 29Kitabı okudu
Kalkınma bir insanlık, haysiyet meselesidir.
Sayfa 59Kitabı okudu
Türkiye siyasal hayatının önemli figürleri haline gelecek Necmettin Erbakan, Recai Kutan, Turgut ve Korkut Özal kardeşler 1940'lı yıllar boyunca Gümüşsuyu yurdundaydılar Bu isimleri bir araya getiren en önemli faktör kuşkusuz İslam'dı.Yıllar sonra Turgut Özal'ın İslam'ı İTÜ yıllarında namaz kılan öğrencilerden öğrendiğini söylemesi de aslında o dönemde dinin çoğunluğuu taşradan gelen öğrenciler için ne ölçüde bir sosyalleşme aracı olduğunu gözler önüne serer. Necmettin Erbakan'ı o günlerden tanıdığını söyleyen Özal sözlerine şöyle devam eder : ''Ezan Türkçeydi, biz Arapça ezan okurduk ama gizli okurduk. Gümüşsuyu (yurt) binasında bir kulübede namaz kılardık. O da gizliydi. Böyle öğrencilerin bir namaz kılması bayağı tehlikeliydi.'' Her ne kadar Özal kendisinden bahsetmemiş olsa da, Süleyman Demirel de mescidin düzenli ziyaretçilerinden biriydi.
Sayfa 94 - Murat AslanKitabı okudu