Murat Kefeli İstanbul Beyoğlu'nda doğdu. Genç Fm, Radyo 2000, Tempo Fm gibi radyo istasyonlarında programcı olarak çalıştıktan sonra, 2000 yılında N.Ü. Rad. Tv. Prog. bölümünden mezun oldu.
Üniversite son sınıfta kulaklarında başlayan işitme kaybı nedeniyle radyoculuğu bırakarak internet yayıncılığına yöneldi. 2000 yılında kurduğu internet sitesinde mizah, eleştiri ağırlıklı yazılar yayınlamaya başladı.
Yaşadığı işitme kaybının nedenine psikiyatrik tanı konmasından 3 yıl sonra, hastalığın kaynağının nörolojik olduğu anlaşıldı. Bir süre sonra görme yetisinin azalmaya başlamasıyla 2007 yılında kör denecek kadar az görmeye başladı.
Kendi hikâyesini anlattığı "Anne Neden Ben?" adlı ilk kitabı, 2007 yılının Ekim ayında ODTÜ Yayıncılık tarafından; kurgu ürünü ilk romanı "Penceremden Gökyüzüne Sarkarken Aşk" 2008 Ağustos ayında GOA Yayınevi'nden; kadına yönelik şiddete dikkat çeken "Veda Balesi" adlı 3. romanı ise 2012 yılı Eylül ayında GiTa Yayınları tarafından yayınlandı.
Antalya Belek'te yaşayan Murat Kefeli, yeni kitabı üzerinde çalışmaya devam ediyor.
Özgürlük haklarını kullanmanın, başka özgürlüklerin kaybına neden olacağını da söylediğimi hatırlıyorum. Ve senin özgürlük olarak gördüğün bu olayın da bir bedeli olacak.
Ölümden, dayaktan, aile baskısından, ekonomik özgürlüğe sahip olamayışına, yalnızlıktan korkan kadınların çaresizliklerini okudukça ben de çaresiz hissettim. Parası, sosyal imkanları, destek alacağı bir ailesi bile varken, yalnızca tek bir adamın saçtığı dehşetten korkup çaresizliğe saplanan kişileri gördükçe, bataklığın derinliğinin farkına varıyorsunuz. Kitapta anlatılanların tamamının gerçek olması da ayrı bir sorun.
Türkiye'nin her şehrinde, her yaştan, her eğitim düzeyinden yüzbinlerle kadının yaşadığı şiddet gerçek. Ve kadına yönelik şiddetin, erkeğin gücünü değil korkaklığının, güçsüzlüğünün, rezilliğinin bir göstergesi olduğu ilkokul sıralarında öğretilmedikçe devam edecek bir gerçek... yazar bunu çok iyi anlatmış, okuma bilen her birey okumalı diye düşünüyorum.
Veda BalesiMurat Kefeli · Gita Yayınevi · 20128 okunma
Bence güzeldi..
Sırf onunla gittim diye çeri çöpü atmayan bir ben bu kitabı gayet tabi beğenecektim. Ondan bir parça olmalıydı... Anıları taze tutan. Hep orda göz önünde olan.