Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Mustafa Kemal Coşkun

Mustafa Kemal CoşkunSınıf, Kültür ve Bilinç yazarı
Yazar
Çevirmen
7.0/10
1 Kişi
14
Okunma
3
Beğeni
2.959
Görüntülenme

undefined Mustafa Kemal Coşkun Sözleri ve Alıntıları

undefined Mustafa Kemal Coşkun sözleri ve alıntılarını, undefined Mustafa Kemal Coşkun kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bereketli Topraklar Üzerinde, Lukacs'ın bahsettiği gerçeğin şimdi olana indirgemediği, daha farklı bir yaşamın hayal edilebileceği veye kurulabileceği mesajını da veren toplumsal gerçekçi bir romandır.
Tanıdık geldi mı size
Aras: Hanımlar, mola süreniz bitti. Geçen her saniye sizin cebinizden çıkıyor, hadi bakalım telefonlara! Hadi bakalım! Ayşe: Aras Bey, Tamer'in atağı kırıldı biliyorsunuz, bir hafta ise gelemeyecek raporu masanıza bıraktım. Aras: Bir hafta mı? Zeynep: Ancak o zaman yürüyebilecek. Aras: Biz onu evden aldırırız bir şey olmaz. Halı saha maç yapmıyoruz kızlar, oturacak eliyle, ağzıyla çalışacak hepsi bu.
Reklam
Filmin en etkileyici ve çağrı merkezi çalışanları Içın "bardağı taşıran son damla" olacak olay ise, Eylem isimli arkadaşlarının bayılma sahnesidir. Aras'ın günün ciro düşkünlüğünü kapatmak için yaptığı " motivasyon" konuşması esnasında Eylem, yeri den kalkar ve bağırmaya başlar: "Ya yeter artık yeter! Yeter dayanamıyorum artık dayanamıyorum! Yeter artık ya köle mi zannediyorlar bunlar bizi? Dayanamıyorum artık ya! Kulağım duymuyor artık yeter!"
Lütfü Usta gitse de kalsa da hayatının çok zor olacağını bilir, çünkü artık "kime uşaklık ettiğini" bilir. Bu yüzden Lütfü Usta'nın son sorusu, - "Ayrılmak mı zor, bu mutfakta kalıp hizmet etmek mi?" - Bir strateji sorunsalına işaret eder. Filmin bu soruyu yanıtsız bırakması, asıl altı çizilmesi gereken şeyin stratejiden öte etrafındaki sömürü ve şiddet ilişkilerinin farkına varmak olduğunu gösterir.
Zira sınıflı toplumlarda işçilerin ve yoksulların diyelim her tür kötülükle ( yani aklınıza gelebilecek her türden taciz, tecavüz, hırsızlık, kumar, ayyaşlık, eşe karşı şiddet vb. ile) özdeşleştirilmesi, burjuvazinin ve orta sınıfların varlığının manzarasını, doğal arka planını oluşturur. Diyelim bir tecavüz taciz, olmadı herhangi bir düzenbazlık vakası varsa bunu yapan mutlaka bir işçidir, olmadı yoksuldur, hatta daha da ötesi, olsa olsa en düşük ücreti alan, örgütsüz, hatta belki göçmen işçilerdir bunlar. Çok açık biçimde yapılmadığı müddetçe doktor, avukat, profesör vb'nin bunları yapacağı düşünülmez zira. Benzwr biçimde , işçiler "işten kaytarırken" yöneticiler ya da amirler "dinlenmek için izin alır"
Başka Dilde Aşk
Filmin sonuna yaklaşırken, 25-30 kişiden oluşan bir grup çağrı merkezi çalışanı " Kariyer yalanlarınızı külahıma anlatın" yaziki bir olanların arkasında slogan atarak yürüyüşe başlarlar. " Sendika halkımız engellenemez" ve " Çağrı merkezinde sömürüye son" sloganları atarak basın açıklamasına gececekleri sırada bir polis amiri ve eylemci sayısı kadar polis gemerek önlerinde durur.
Reklam
Seyfi,Kerim Bey'in şoförüdür. Ahmet ise ise Seyfi'nin abisidir ve sendikalı bir işçidir. Son karakter olan Murat da Ayse'nin işçi abisidir, işten atıldıktan sonda sendikada çalışmaya başlar.
Hasan'ın kolunu makineye kaptırdığını gören karısı Hacer,onun kopmuş kolunu patron Salim Beye atar ve "Alın diyetinizi, kim ödeyecek bizim diyetimizi?" diye bağırır. Daha sonra elini balyozu alır ve önce makineye yönelir, ancak onun suçsuz olduğunu söyleyerek Bilal Usta'ya yönelir,onunda suçsuz olduğunu söyler ve patrona yönelir ana Geçere göre o da suçlu değildir. Daha sonra işçilere dönerek "suçlu biziz" diye haykırır.
Orhan Kemal kendi çabasını söyle anlatır: Adana'da Milli Mensucat Fabrikasında uzun yıllar küçük memurluk,katiplik yaptım ... Gurbete çıkan, Adana'ya inen köylülerle tanıştım... Çırçır işçileri... Pamuk işçileri.... Onların mektuplarını yazdım... Onların dilekçelerini yazdım... Bu hal çocuklarının Şehir madrabazlarının elinde nasıl sömürüldüklerini gördüm... Ben yurdunu seven bir insan, bir yazar olarak, yurdumun kalkınmasının gerekleri üzerinde düşündüm.. Fikir yordum... Fikir yormakla da kalmadım, bu çeşit romanlar yazarak eyleme katılmış oldum. Karınca kararınca tabii. İstiyordum ki, yurdum Batı ülkeleri ayarına yükselsin... Yurdumu geri bıraktıran etkenler, koşullar ortadan kalksın...( akt., Bezirci,1984:60).
Reklam
Ben Ankara Üniversitesi Dil Tarih Fakültesi'nde Tiyatro Bölümü' nde okudum. Bir-çok fraksiyondan arkadaşlarımız vardı. Hepsinin bir umudu ve ideolojisi vardı. Ama mezun olmaya yakın, kapitalizmin kucağına doğru düşmeler oluyordu. Bu her meslek için geçerli. Biz oyuncular günde 14-16 saat çalışıyoruz. Aynı şekilde set işçileri de.... Ask filmlerinde genellikle maddiyata dair birşey göremiyoruz. Çiftler sadece aşk yaşıyorlar ve hayatın içindeki mücadeleye birlikte girişmiyorlar. Bu filmde bunu kurmayı hedefledik. Onur, aşkının gereği, üstüne vazife olmayacak bir şeyi sahipleniyor.
“İşçi hareketi Japon gülü gibidir, hangi mevsim ve nerede açacağı belli olmaz”
Sayfa 236Kitabı okudu
Başka Dilde Aşk Popüler Bir Film, Fakat Popülist mi?
Film karakterlerini anımsayacak olursak, başrol oyuncusu aynı zamanda da senaryo yazarı olan Mert Fırat, Onur karakterini canlandırmaktadır. Onur, doğuştan işitme engellidir, grafik tasarım mezunudur ve bir kütüphanede çalışmaktadır. Zeynep ksrajterinfr Saadet Işıl Akdoy'u görüyoruz. Zeynep, şehir bölge olanlara bölümünden mezundur, birçok kez iş değiştirmiştir son olarak ise çağrı merkezinde çalışmaya başlamıştır.
Diyet Filminden.
Biz rençper kısmı tarlayı sürüp tohumu septik mi gerisini Allah'a bırakmaya alışmışız. Bizim yaşamımız mutevekkile dayalı. Burası öyle değil, şunun bunun ümüğünr basmadın mi, tırnağın ile sökmedin mi ekmek yok.
37 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.