Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Natsuki Ikezawa

Natsuki IkezawaAğabeyine Çiçek Taşıyan Kız yazarı
Yazar
7.8/10
47 Kişi
141
Okunma
10
Beğeni
1.970
Görüntülenme

Hakkında

Eğitim: Saitama University (Gerçek adı Natsuki Fukunaga) 1945’te Japonya’nın kuzeyindeki Hokkaido Adası’nda dünyaya geldi. Babası ünlü romancı, şair, çevirmen, Fransız edebiyatı araştırmacısı Takehiko Fukunaga; annesi ise şair Akiko Harajō’dur. Anne ve babasının boşanmalarından sonra, annesiyle 1950’de Tokyo’ya yerleşti. Çocuk yaşta bu “göç”le başlayan “göçmen” yaşam tarzı Yunanistan, Fransa, Okinawa Adası gibi farklı yerlerdeki ikametleri ve dünyanın çeşitli yerlerine seyahatleriyle sürdü; yazarın hiçbir zaman yerleşik, sabit bir hayatı olmadı. Natsuki 1968’de üniversitedeki fizik eğitimini yarıda bırakarak çevirmenliğe yöneldi. Kurt Vonnegut, Jack Kerouac, Gerald Durrell, Richard Brautigan, James Herriot, John Updike, Antoine de Saint-Exupéry ve E. M. Forster gibi yazarların birçok eserini Japoncaya çevirdi. Çeviriyle başladığı yazı hayatını öykü ve roman yazarlığıyla kaynaştırarak sürdürdü. İlk öykü kitabı olan Stiiru Raifu’da (『スティル・ライフ』, Durgun Hayatlar, 1987) kimlik meselesini işledi. Güney Pasifik Denizi’ndeki küçük bir ada ülkesinde, II. Dünya Savaşı’nda ölen silah arkadaşlarını anmaya gelen Japonları taşıyan otobüsün kayıplara karışmasıyla, ülkenin Cumhurbaşkanı Matías Guili’nin başına gelenleri anlatan Matías Guili no Shikkyaku (『マシアス・ギリの失脚』, Matías Guili’nin Düşüşü, 1993) adlı romanı postkolonyal, büyülü gerçekçi roman türünün Japonya’daki başarılı bir örneği. Eserleri İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, Portekizce gibi birçok dile çevrilen Natsuki günümüz Japon edebiyatının en revaçta, en çok ödül alan ve de en aykırı yazarlarından biridir.
Unvan:
Japon Yazar, Şair
Doğum:
Obihiro, Hokkaidō, Japonya, 7 Temmuz 1945

Okurlar

10 okur beğendi.
141 okur okudu.
6 okur okuyor.
215 okur okuyacak.
5 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Ve Bitti...
"İnsana en çok güç veren şeyin güzel anılar olduğunu anlamıştım..."
Sayfa 397
Beni de :)
Kendini bir anda böyle nitelikli bir sohbetin içinde bulman sevindirmişti seni.
Sayfa 184
Reklam
Kız güzel tâbi :)
"Eğer şimdi, şuracıkta seni baştan çıkarmaya yeltensem, buna cevap verir miydin?" Ingeborg aniden çehresini gevşeterek böyle sordu. "Tabii ki verirdim, hem de büyük bir zevkle”
Sayfa 227
Bazen engel olamazsın...
Bu odaya girdiğimden beri süren gerginliğim bir anda gözyaşı oldu, gözlerimden akmaya başladı. Ağlıyordum. Ağlamamam, metin olmam gerektiğini biliyordum. Üstelik ben öyle salya sümük ağlayıp zırlayarak sonuç almaya çalışan sulugöz biri izlenimini vermek istemiyordum. Bu her şeyden önce benim mizacıma aykırıydı. Ama yine de, ne gözyaşlarım, ne burnumun akması durmak biliyordu
Sayfa 145
Hortumla yıkanmak...
Geçen gün banyo günüydü. Gardiyanlar tutukluları gruplar halinde avluya götürdü, giysilerini çıkarmalarını söylediler ve hortumla yıkadılar onları. Pis pis kahkahalar atarak, ısrarla onun beyaz bedenine sıktılar suyu. Beyazlığına güldüklerini anlayınca, rezilce bir aşağılık duygusuna kapıldı. Çıplaklık utanç vericiydi. Nitekim cılızlıktan kaburga kemikleri görünen çıplak bedeni başka insanlara gösterilecek nitelikte değildi. Göstermek isteyeceği bir tek yeri bile yoktu. Gardiyanlardan biri, kasten makatına sıkıyordu suyu; müstehcen dürtüler içinde olduğuna şüphe yoktu. Güya meşru bir gerekçesi vardı, orasının bedenin en kirli yeri olduğunu söylüyor (daha doğrusu sen gardiyanın söy- lediklerini bu şekilde yorumlamıştın) ve sıkıyordu suyu! Tazyikli suyun o dayanılmaz gücü. İnsanın canını biraz acıtıyordu, ama zevkli de bir şeydi. Hatta burada kaldığı süre içinde en çok zevk aldığı şey buydu. İnsanın yıkanması hoş bir şeydi.
Sayfa 41
Ağabeyine Çiçek Taşıyan Kız
Ağabeyine Çiçek Taşıyan Kız
Bali yi anlatması açısından güzel bir hikaye

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
400 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Ağabeyine Çiçek Taşıyan Kız, Endonezya’da haksız yere tutuklanan ağabeyini kurtarmaya çalışan, Paris’te yaşayan çevirmen kız kardeşin hikayesi. Bu hikaye üzerinden Doğu-Batı kültürlerinin çatışmasını oldukça objektif bir yaklaşımla her ikisinin de eksileri ve artılarıyla sunuyor yazar ve medeniyet, modernite, emperyalizm ve ulusal aidiyeti sorguluyor. Hikayenin geçtiği coğrafyanın kültürünü ve siyasi tarihini kurguyla harmanlama şekli çok hoşuma gitti. Arka kapakta belirtildiği gibi kitap bana Camus, Kafka ya da Dostoyevski’yi çağrıştırmadı ancak irdelediği kavramları akıcı bir kurguya gayet kararında yediren, çağdaş bir eser olduğunu düşünüyorum. Çağdaş Uzak Doğu edebiyatından hoşlanan herkese tavsiye ederim, severek okudum. Bu arada Devrim Çetin Güven’e çeviri ve ön söz için teşekkür etmek isterim. Kendisinin daha önce yine Ayrıntı Yayınları’ndan çıkan Yengeç Konserveleme Gemisi çevirisini okumuştum okumadıysanız mutlaka tavsiye ederim, çok güzel ve severek okuduğum bir eserdir o da.
Ağabeyine Çiçek Taşıyan Kız
Ağabeyine Çiçek Taşıyan KızNatsuki Ikezawa · Ayrıntı Yayınları · 2016131 okunma
400 syf.
10/10 puan verdi
Anlatıcıların sürekli değişmesi, hatta aynı anlatıcının değişmesi ilginç. Bu kadar akıcı bir roman okuduğum hatırlamıyorum. Sürükleyici. Acabalarla sonunu getirdim. Yaşam karşımıza böyle kitaplar çıkarsın.
Ağabeyine Çiçek Taşıyan Kız
Ağabeyine Çiçek Taşıyan KızNatsuki Ikezawa · Ayrıntı Yayınları · 2016131 okunma
400 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Ağabeyine Çiçek Taşıyan Kız
Selâmlar Mayıs ayının ilk kitabıydı, nihayet burada yer veriyorum. Beni çok uzak coğrafyaların katmanlı dehlizlerinde usul usul gezdiren, akıcı, uzun soluklu bir roman önerisi ile geldim. Eserde bireysel bir hikâye üzerinden uzak doğu ve avrupanın yakın zamandaki siyasi dinamiği işlenmiş. Bir yanda Batıya hayran Paris 'te yaşayan çevirmen
Ağabeyine Çiçek Taşıyan Kız
Ağabeyine Çiçek Taşıyan KızNatsuki Ikezawa · Ayrıntı Yayınları · 2016131 okunma